Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

İmamoğlu’ndan Operasyonlara Sert Yanıt: “Sandıktan Sana Tarihe Geçecek Güçlü Bir Tokat Çıkacak!”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması 
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yürütülen operasyonların ardından ilk kez konuştu. “Sandıktan sana tarihe geçecek güçlü bir tokat çıkacak!” diyen İmamoğlu’nun mesajı ve siyasi yansımaları.,

Giriş

Son günlerde İstanbul’da gündemi meşgul eden operasyonlarının ardından, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ilk kez kameraların karşısına geçti. Muhalefetin ve kamuoyunun merakla beklediği bu açıklamada İmamoğlu, sert ifadeler kullanarak “Sandıktan sana tarihe geçecek güçlü bir tokat çıkacak!” mesajını verdi.

Operasyonların Arka Planı

  • Operasyonların başlama sebebi: İstanbul genelindeki yolsuzluk iddiaları ve usulsüz ihale süreçlerine yönelik başlatılan operasyonlar, hem yerel hem ulusal ölçekte tartışmalara neden oldu.

  • CHP cephesinden tepki: Parti kulislerinde, İstanbul’da yürütülen soruşturmaların siyasi içerikli olduğu ve iktidarın yerel yönetimi zayıflatmayı hedeflediği görüşü hakim.

İmamoğlu’nun Mesajı ve Vurguları

  1. Demokrasi vurgusu: “Sandıktan çıkacak tokat” benzetmesiyle, halka seslenen İmamoğlu, demokratik araçların en güçlü savunma mekanizması olduğunu belirtti.

  2. Güçlü muhalefet kararlılığı: Operasyonların parti çalışmaları ve halkın iradesini engellemeye yönelik bir hamle olduğunu savunan İmamoğlu, CHP olarak mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.

  3. Geleceğe dönük strateji: Yerel seçim sürecine dikkat çeken başkan, “Bu tokat, sadece bir seçim sonucu değil, tarihe geçecek bir demokrasi zaferidir” diyerek motivasyon mesajı verdi.

Siyasi Yansımalar ve Analiz

  • Muhalefetin moral yükselişi: Bazı CHP’li isimler, İmamoğlu’nun konuşmasını “siyasi moral ve motivasyon deposu” olarak yorumluyor.

  • İktidar cephesinin tavrı: Operasyonları başlatan savcı ve emniyet makamlarının açıklamaları, “suçlamaların hukuki çerçevede olduğu” yönünde. Ancak toplumda “siyasi operasyon” algısının güçlendiği gözlemleniyor.

  • Yerel seçimlere etkisi: İstanbul’un kilit önemdeki seçmen havuzunda yaşanacak bu tartışma, önümüzdeki yerel ve genel seçim kampanyaları için önemli bir kaldıraç unsuru olarak değerlendiriliyor.

Sonuç: Sandıktan Çıkacak Tokat Ne Anlama Geliyor?

Ekrem İmamoğlu’nun dile getirdiği “tarihe geçecek tokat”, hem İstanbul seçmeni hem de ülke siyaseti bakımından kritik bir dönemeç olabilir. Halkın iradesinin, tüm baskı ve operasyonlara rağmen sandığa yansıması, demokratik işleyişin güvencesi olarak görülüyor.

Politika

Bahçeli’den Erdoğan’a Çağrı: “Türkiye’nin Erdoğan’a İhtiyacı Var”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “tekrar aday olma derdim yok” açıklamasına tepki göstererek, “Türkiye’nin Erdoğan’a çok ihtiyacı olduğu tartışmasız bir gerçek” dedi. Ayrıntılar ve siyasi değerlendirme.

Giriş

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23 Mayıs 2025 tarihinde yayımladığı yazılı basın açıklamasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Macaristan dönüşü uçakta dile getirdiği “Benim tekrar aday olma derdim yok” ifadesine tepki gösterdi. Bahçeli’ye göre, Türkiye’nin yeni yüzyıla hazırlanırken liderliğe ihtiyacı bulunuyor ve bu liderlik Erdoğan’da vücut buluyor

Bahçeli’nin Açıklamasının Detayları

  • Tarihi ve Politika Vurgusu: Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti devleti ilk kez çok güçlü bir ivme kazanmıştır” diyerek mevcut yönetimin dinamizmine işaret etti. “Nevzuhur sorun alanlarına rağmen ufuk ötesine kilitlenen… bir yönetim anlayışı teşekkül etmiş vaziyettedir” ifadeleriyle Erdoğan döneminin başarılarına dikkat çekti .

  • Adaylık Meselesi: Erdoğan’ın “tekrar aday olma derdim yok” sözlerini “adil ve hakkaniyetli bir hal beyanı” olarak değerlendirmeyen Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk milletinin… Erdoğan’a çok ihtiyacı olduğu tartışmasız bir tarih ve hayat gerçeğidir” diyerek cumhurbaşkanından yolundan caymamasını istedi .

Erdoğan’ın “Adaylık” Tercihi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan dönüşü yaptığı açıklamada mevcut görev süresiyle sınırlı kalabileceğinin sinyalini vermişti. “Benim tekrar aday olma derdim yok” ifadesi, muhalefet ve pek çok siyasetçiden farklı tepkiler aldı. Bahçeli ise bu sözleri, “vatan ve millet davasından sapma” olarak yorumlayarak hükümet ortağı olarak güçlü bir adaylık çağrısı yaptı .

Siyasi Analiz ve İttifak Dinamikleri

  • Cumhur İttifakı’nın Geleceği: MHP ve AK Parti ittifakının 2025’te tekrar yarışacağı düşünüldüğünde, Bahçeli’nin bu çıkışı ittifak içi uyumu ve motivasyonu yüksek tutma amacını taşıyor.

  • Seçmen ve Kamuoyu Etkisi: Erdoğan’ın karizmatik liderliği, özellikle ekonomik ve dış politikada atılan adımlarla pek çok seçmende karşılık buluyor. Bahçeli’nin açıklaması, bu havayı koruma ve yeniden seçme yönünde psikolojik bir hamle olarak değerlendirilebilir.

  • Muhalefetin Stratejisi: CHP ve diğer muhalefet partileri, “adaylık” konusundaki belirsizliği gündemleştirerek Erdoğan’ın performansına odaklanmayı tercih edebilir.

Sonuç

Devlet Bahçeli’nin “Türkiye’nin Erdoğan’a ihtiyacı var” vurgusu, 2025 seçim sürecinde ittifakın ve seçmenin motivasyonunu canlı tutmayı amaçlayan kritik bir mesaj niteliğinde. Erdoğan’ın adaylık tercihi netleştiğinde, bu çıkışın siyasi etkisi daha da belirginleşecek.

Okumaya Devam Et

Politika

İBB Yolsuzluk Soruşturmasında Kritik Gelişme: Ertan Yıldız Adli Kontrolle Serbest Bırakıldı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk soruşturmasında kilit isim Ertan Yıldız, ikinci kez etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak ev hapsi ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında tutuklu bulunan Ertan Yıldız, 21 Mayıs 2025 tarihinde hakimlik kararıyla adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı . Yıldız’ın ev hapsi uygulamasıyla birlikte gelen bu karar, soruşturmada yeni bir dönemin kapılarını araladı.

Soruşturma kapsamında “örgüt yöneticisi” olduğu iddiasıyla tutuklanan Yıldız, ilk başvuruda etkin pişmanlık beyanları savcılık tarafından yetersiz bulununca cezaevine geri gönderilmişti . İkinci başvurusunda ise çok daha ayrıntılı bilgiler sunarak soruşturmanın kritik noktalarına dair somut deliller sağladı.

Ertan Yıldız’ın ikinci kez etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifade; ihaleler, şirket alımları ve üst düzey bürokratlarla kurulan irtibat ağlarına ilişkin yeni veriler içeriyordu . Savcılık, Yıldız’ın bu ifadesini “soruşturmanın seyrini etkileyebilecek nitelikte” bularak serbest bırakılması yönünde talepte bulundu.

Nöbetçi sulh ceza hâkimliği, Yıldız’ın ev hapsi ve adli kontrol tedbirleri kapsamında serbest bırakılmasına karar verdi; yurt dışına çıkmama, belirli aralıklarla imza verme ve susma hakkına riayet etme gibi şartlar getirildi  Böylece Yıldız, Kandıra Cezaevi’nden tahliye edilerek ikametgahında gözetim altında tutulacak.

Bu gelişme, İBB soruşturmasındaki kilit isimlerden birinin serbest kalmasıyla birlikte dosyada yeni tanık beyanları ve delil değerlendirmeleri sürecini tetikleyecek görünüyor . Önümüzdeki günlerde savcılık, Yıldız’ın verdiği bilgilerin corroborasyonuna yönelik adımları hızlandırarak ek gözaltı veya tutuklama taleplerini hakimlik makamına sunabilir.

Okumaya Devam Et

Politika

Erdoğan ve Aliyev’den Budapeşte’de Samimi Kucaklaşma: Sosyal Medyayı Sallayan O Anlar

Yayımlandı

üzerinde

 

Açıklaması
Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’nde Budapeşte’de bir araya gelen Cumhurbaşkanları Erdoğan ve Aliyev, meyveli çay sohbeti ve torun muhabbetiyle sosyal medyanın ilk sırasına oturdu. Samimi diyalog detayları ve sosyal medya tepkileri bu makalede!

Zirveye Damga Vuran Karşılama

21 Mayıs 2025 tarihinde Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi’nin diplomatik ajandası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in sıcak ve samimi diyalog anları sayesinde bir anda sosyal medyanın odağı haline geldi. İki lider, resmi karşılama törenlerinin ardından, karşılaşır karşılaşmaz içten bir şekilde kucaklaşarak dostluk mesajı verdi

Zirvenin ilerleyen dakikalarında, Erdoğan’ın “Gel bir sarılayım sana” ifadesiyle Aliyev’e uzattığı kucaklama daveti, protokol görüntülerinin ötesinde gerçek bir dostluk sahnesi sundu. O anlar, hem resmi heyet üyelerinde hem de sosyal medyada gülümsemelere neden oldu .


Meyveli Çay Üzerinden Neşeli Sohbet

Tradisyonel diplomatik ritüellerin ötesinde, Aliyev’in Erdoğan’a önce meyveli çay ikram etmesi, ardından “Sen ne içiyorsun?” diye sormasıyla başlayan sohbet, iki lider arasındaki samimiyeti tüm dünyaya gösterdi. Erdoğan, ikram edilen meyveli çaya dair esprili yorumlar yaparken, Aliyev de tebessümle karşılık verdi

Bu sıcak atmosferde, Erdoğan “Yahu gözün aydın. İkinci geldi. Maşallah, maşallah. Burada mı?” diyerek Aliyev’in ikinci torununun müjdesine sevincini paylaştı. Torun muhabbeti ve esprili hitaplar, sosyal medya kullanıcıları tarafından kısa sürede yüzbinlerce kez izlendi ve paylaşıldı .


Sosyal Medyada Etkisi ve Geri Dönüşler

Söz konusu anlar, Twitter, Instagram ve TikTok başta olmak üzere pek çok platformda #TürkDünyası, #Dostluk ve #Budapeşte etiketiyle trend topic oldu. Hem Türk hem de Azerbaycan kullanıcıları, iki liderin gösterdiği samimi diyaloğu “diplomaside bir anne-baba masumiyeti” olarak yorumladı. Bazı paylaşımlarda “Gerçek dostluk budur” başlığı altında mizahi videolar ve GIF’ler üretilerek viral hâle geldi .

Uluslararası basın kuruluşları da bu sıcak anları “diplomatik nezaketin ötesinde, kardeşliğin simgesi” şeklinde değerlendirdi. Video ve fotoğraflar, haber bültenlerinin sosyal medya hesaplarında geniş yankı buldu. Özellikle meyveli çay sunumu ve torun muhabbeti kareleri, “diplomaside yumuşak güç” olarak tanımlandı .


Zirvede Mesajlaşan Liderler: Aile ve Strateji

Sohbet sadece aile ve çay etrafında dönmedi. Üçlü masada Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın da yer aldığı bir bölümde, Erdoğan ve Aliyev’in bölgesel iş birliği, enerji projeleri ve kültürel bağların güçlendirilmesi konuşuldu. Ancak sosyal medya, bu stratejik görüşmelerden çok, liderlerin birbirlerine gösterdikleri sıcak ilgiye odaklandı .

Erdoğan’ın “Türk dünyası kardeşlik hukuku üzerinde yükselecektir” vurgusu, Aliyev’in “Ortak tarihimiz ve geleceğimiz bizi birleştiriyor” sözleriyle birleşerek zirvenin hem diplomatik hem de insani boyutunu ortaya koydu. Bu sözler de sosyal platformlarda “diplomatik sıcak mesaj” etiketiyle paylaşıldı .


Samimiyetin Diplomasideki Önemi

Diplomasi geleneği, resmi protokol kodlarının ötesinde insan ilişkilerine de dayanır. Erdoğan ve Aliyev’in bu içten yaklaşımı, klasik “kısa selamlama” ritüellerinin yerini gerçek bir dostluk ifadesine bıraktığını gösterdi. Uzmanlar, “Karakonferans dışı bu samimi anlar, liderler arasındaki güveni pekiştirir ve resmi mesajları daha inandırıcı kılar” yorumunu yaptı .

Aynı zamanda, halkların gönüllerinde de pozitif bir etki uyandıran bu kareler, Türkiye–Azerbaycan ilişkilerinin “Bir millet, iki devlet” ruhunu bir kez daha teyit etti. Sosyal medyanın gündemine düşen bu anlar, diplomaside insani temasın ne denli güçlü bir yumuşak güç olduğunu ortaya koydu .


Sonuç ve Değerlendirme

Budapeşte’de yaşanan bu samimi anlar, diplomasinin yalnızca resmi metinler ve saha ziyaretlerinden ibaret olmadığını; karşılıklı sevgi, dostluk ve aile bağlarının da uluslararası ilişkileri şekillendirdiğini kanıtladı. Erdoğan ve Aliyev’in bu sıcak kucaklaşması, sosyal medyada viral olurken, dünya kamuoyuna “Türk dünyasının kardeşliği” mesajını güçlü bir görsellikle iletti.

Gelecek zirvelerde benzer içten diyalogların artması, hem halklar arası empatiyi artıracak hem de resmi müzakereleri daha samimi bir zemine taşıyacaktır. Budapeşte’den yansıyan bu kareler, diplomasi tarihine “meyveli çay sohbeti” ve “torun muhabbeti” başlıklı hoş bir anı olarak geçti.


Hazırlayan: FATİHDOGANMEDYA EDİTÖRÜ FATİH DOĞAN 

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar