Gündem
İklim Kanunu nedir, bu kanunla neler değişecek? 14 soruda İklim Kanunu’yla ilgili merak edilenler

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek Türkiye‘nin ilk İklim Kanunu Teklifi ile ilgili merak edilenleri 14 soruda yanıtladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, 20 madde, 2 geçici madde ve 3 farklı kanunda değişiklik içeren kanun teklifiyle iklim değişikliğiyle mücadele yasal zemine kavuşturulacak.
Kanunla, iklim değişikliği kaynaklı afetlerin yıkıcı etkilerine karşı dirençli şehirlerin oluşturulması, yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvikiyle doğa dostu üretim, biyoçeşitlilik ve yeşil alanların korunması sağlanacak.
Su ve gıda güvenliğinin artırılması için alınması gereken tedbirler de yasal olarak düzenleme altına alınacak.
Ekonominin, şehirlerin, tarım ve gıda başta olmak üzere kritik sektörlerin iklim krizinden en az etkilenmesi için yapılacak düzenlemeleri içeren kanun teklifi ile yerel ve ulusal eylem planlarının hazırlanması sağlanacak.
1- İklim Kanunu’na neden ihtiyaç duyuldu?
“İklim Kanunu’nun temel amacı, 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi ve Yeşil Büyüme’dir. İklim Kanunu, iklim değişikliği kaynaklı krizlerin ve zararların olumsuz etkilerini en aza indirmeyi hedefleyen yasal bir düzenlemedir. Kanun, iklime dirençli şehirlerin oluşturulması ve afet risklerinin azaltılmasında kritik bir öneme sahiptir. Biyoçeşitlilik ve doğal kaynakların korunmasında, su ile gıda güvenliğinin sağlanmasında, ormanların ve yeşil alanların artırılmasında, yenilenebilir enerji kapasiteleri artırılarak enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasında yol haritası oluşturacaktır.”
2 – İklim Kanunu hangi sektörleri ilgilendirecek?
“Kanun teklifi şehirleri, altyapıyı, tarımı, hayvancılığı, yeşil alanları, su kaynaklarını koruyacak. Enerji, sanayi, ulaştırma gibi sektörleri teknolojik ve çevre dostu yapıya kavuşturacak bir yaklaşımla hazırlandı. Teklif ile çevrenin, ekonominin, toplumun ve halk sağlığının iklim bazlı olumsuz sonuçlara dirençli hale getirilmesi sağlanacak.”
3 – Yerle düzeyde hangi adımlar atılacak?
“Her ilde vali başkanlığında, ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri ile yerel yönetimlerin temsilcilerinden oluşan İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu kurulacak. Her ilin kendi şartları düşünülerek o ile özel eylem planları ilgili kurum ve kuruluşların katılımıyla hazırlanacak. İlgili kurumlar en geç 31 Aralık 2027 tarihine kadar kendi eylem ve strateji planlarını iklim değişikliği politikalarıyla uyumlu şekilde hazırlayacak.”
4 – İklim kaynaklı afetlere karşı hangi tedbirler alınacak?
“İklim değişikliğine bağlı afetlerin neden olduğu kayıp ve zararların azaltılması amacıyla risk değerlendirme, izleme, bilgilendirme ve erken uyarı sistemleri, bütünleşik afet yönetimi esas alınarak geliştirilecek.”
5 – Su yönetimi ve arazi tahribatının önlenmesi için neler yapılacak?
“Orman, tarım, mera ve sulak alanlarda iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmek için ilgili kurumlarca hazırlanan strateji ve eylem planları doğrultusunda su kaynaklarının etkin yönetimi sağlanacak. Denizel ve karasal korunan alanların niteliği ve oranı yükseltilecek. Kuraklık, erozyon ve arazi tahribatının önlenmesi için ulusal düzeyde rehabilitasyon çalışmaları plan ve program çerçevesinde daha etkin bir şekilde yürütülecek.”
6 – Temiz teknolojinin kullanımı nasıl yaygınlaştırılacak?
“Kanun teklifi, hidrojen teknolojisi gibi yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılması için kamu, özel sektör ve kurumlar arası iş birliğinin güçlendirilmesini, bu alanlarda çalışmalar yapılmasını teşvik edecek.”
7 – İklim Değişikliği ve Yeşil Dönüşüm farkındalığı için neler yapılacak?
“Kamuoyu farkındalığının artırılması ve toplumun iklim değişikliğinin etkileri konusunda duyarlı hale getirilmesi için eğitim ve bilinçlendirme programları düzenlenecek. Tüm eğitim düzeylerinde müfredat ve öğretim programlarının güncellenmesi ve yeşil iş gücünün yetiştirilmesi için gerekli çalışmalar ilgili bakanlıklarla koordineli olarak Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu’nca yapılacak.”
8 – Türkiye Yeşil Taksonomisi ne getirecek?
“Türkiye Yeşil Taksonomisi, yatırımın gerçekten çevreci ve iklim değişikliğini olumsuz etkilemeyen yatırım olup olmadığını belirleyerek, ulusal yatırım olanaklarını artıracak ve ülkemize uluslararası finans akışlarını hızlandıracak.”
9 – Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi ile ne sağlanacak?
“Ülkemizde ilk defa uygulanmaya başlayacak olan bu sistem sayesinde iklim değişikliğiyle mücadelede yıllar içerisinde sera gazı emisyonları maliyeti etkin bir şekilde azaltılacak. Böylece sanayi tesislerinin Yeşil Dönüşüm kapsamında daha verimli, daha temiz ve daha rekabetçi imalat imkanlarına ulaşmaları sağlanacak.”
10 – İklim Kanunu sadece ticaret sistemine yönelik bir kanun mu?
“İklim Kanunu iklim kaynaklı afetlere dirençli şehirler kurmak, su ve gıda güvenliğini sağlamak, Sıfır Atık sistemini yaygınlaştırmak, yenilenebilir enerji ve temiz teknolojilerin kullanımını artırmak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve daha sağlıklı bir çevre bırakmak, tarımsal alanları ve biyolojik çeşitliliği korumak için gerekli düzenlemeleri içeren bir kanundur. Ayrıca, emisyon ticaret sistemiyle sanayimizin daha rekabetçi, temiz ve verimli üretim yapmasını da sağlayacak nitelikte hazırlanmıştır.”
11 – “İklim Kanunu tarımsal faaliyetleri bitirecek, yapar gıda getirecek” iddiası doğru mu?
“İklim Kanunu’nun hazırlık süreci, hazırlanma gerekçesi dikkate alındığında hiçbir şekilde hayvancılığın ortadan kaldırılacağı, sürdürülebilir protein adı altında böcek bazlı bir beslenme düzenine geçileceği gibi bir durum söz konusu olmayıp bu iddialar tamamen hayal ürünüdür. Kanun aksine, organik tarımı ve hayvancılığı desteklemekte ve bu yaklaşımı gıda güvenliği bağlamında öncelemektedir.”
12- Kanunla vatandaştan karbon vergisi mi alınacak?
“Hayır. Kanunda vatandaştan vergi alınmasına ilişkin bir düzenleme asla yer almamaktadır.”
13 – Kanunla kömür, petrol kullanımı tamamen kalkacak mı?
“Kanunla kömür, petrol kullanımının tamamen kaldırılacağı iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Kanun, çevre dostu temiz enerjiyi teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Kanundaki tüm maddeler ülkenin kalkınma önceliği ve toplumsal refahı dikkate alınarak hayata geçirilecektir.”
14 – Kanunda yer alan karbon ayak izi ne getirecek?
“Karbon ayak izi, bir ürünün üretiminde ortaya çıkan emisyon faaliyetleriyle, çevreye verilen zararı ifade eden sera gazı emisyonunun karbondioksit karşılığıdır. Bu kapsamda, Kanun teklifinde de görüleceği üzere sadece üretim yapan kurum ve kuruluşların imalat sürecinde yeni ve temiz teknolojiler kullanarak karbon ayak izini azaltması yükümlülüğü söz konusudur. Bu noktada aynı ürünün üretim aşamasında daha az enerji ve maliyetle üretilmesi kastedilmektedir. Metinden de anlaşılacağı gibi bireysel, toplumsal ve sosyal açıdan özgürlüklerin kısıtlanmasına dair herhangi bir düzenleme, hüküm veya durum söz konusu değildir. Tamamen kurum ve kuruluşların özellikle ürünlerin sanayideki üretim aşamasında enerji verimliliği ile yeni teknolojilerin kullanılarak üretilmesi, doğal kaynakların ve çevrenin korunmasından bahsedilmektedir.”
Gündem
“Şükrü Genç, Emir Sarıgül ve Hayri İnönü Hakkında İddianame Hazırlandı: DHKP-C’ye Belediyeler Üzerinden Finansman İddiası”
açıklaması
İstanbul’da DHKP-C terör örgütüne belediye ihaleleri üzerinden finansman sağlandığı iddiasıyla eski başkanlar Şükrü Genç, Emir Sarıgül ve Hayri İnönü’nün de aralarında olduğu 25 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı. Detaylar, deliller ve dava süreci için tıklayın.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturmada, DHKP-C terör örgütüne belediye ihaleleri üzerinden finansman sağlandığı iddiaları üzerine hazırlanan iddianame, 28 Nisan 2025 itibarıyla 25 şüpheli için tamamlandı . Aralarında eski Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve eski Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Emir Sarıgül’ün de bulunduğu 25 kişi, “terörizme finansman sağlamak” suçlamasıyla 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak . Soruşturmada, 2014–2016 yılları arasında DHKP-C bünyesindeki sözde kurumların ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan İKOM adlı yapı üzerinden finansal destek talepleri gerçekleştirildiği belirlendi .
Detaylar
Soruşturmanın başlangıcı ve kapsamı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, belediyelere yönelik terör soruşturmasını DHKP-C’ye finansman sağlandığı iddiasıyla 2024 son çeyreğinde başlattı Soruşturma, Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyeleri ihaleleri üzerinden örgüte kaynak aktarıldığı şüphesiyle yürütüldü . AA’nın aktardığı ifadelere göre, örgüt içinde faaliyet yürüten bir şüphelinin etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifade, soruşturmanın temelini oluşturdu .
Suçlamalar ve sanıklar
25 şüpheli hakkında düzenlenen iddianamede, “terörizme finansman sağlamak” suçlaması yer aldı . Sanık listesinde eski Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve eski Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Emir Sarıgül bulunuyor . Diğer 22 şüpheli ise İKOM içinde farklı görevlerde yer alan üyeler ile belediye personelinden oluşuyor
İddianamenin hazırlanma süreci
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda toplanan deliller, finansal belgeler ve şüpheli beyanları bir araya getirilerek iddianame kaleme alındı . Sonuca ilişkin karar, 28 Nisan 2025 tarihinde ilgili mahkemeye teslim edildi .
İddianamenin içeriği ve dayanaklar
İKOM yapılanması
Soruşturmada, DHKP-C’ye bağlı sözde kurumların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla İKOM adı verilen bir yapının kurulduğu tespit edildi . Bu yapı üzerinden örgüte yönlendirilmek üzere mali kaynak talepleri ve fon transferleri gerçekleştirildiği iddia ediliyor .
Görüşmeler ve finansal talepler
2014–2016 yılları arasında Doğan K. ve Yunus B. adlı şüphelilerin, Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyeleri ile görüşerek finansal destek talebinde bulundukları belirlendi . İddianamede, bu görüşmelerin tutanakları ve ilgili iletişim kayıtları delil olarak sunuldu .
Deliller ve ifadeler
Soruşturma kapsamında elde edilen banka kayıtları, ihale dokümanları ve şüpheli beyanları iddianamenin temelini oluşturuyor . Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir sanığın ifadesi, örgütün finansman yapısına dair kritik bilgileri içeriyor .
Olası sonuçlar ve etkileri
DHKP-C’ye finansman sağlamak suçlaması, Türk Ceza Kanunu’nda ağır yaptırımları öngörüyor. Mahkemenin vereceği karar, siyasi arenada ve yerel yönetimlerde güven bunalımına yol açabilir . Ayrıca, benzer soruşturmaların önünü açarak, belediye ihalelerinde daha sıkı denetim mekanizmalarının gündeme gelmesi bekleniyor
Gündem
İBB yolsuzluk soruşturmasındaki kamera görüntüleri: Kameraların bantlanması rutin bir uygulama

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu‘nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından yürütülen yolsuzluk soruşturması devam ediyor.
Operasyon kapsamında gözaltı sayısı 52’ye yükseldi.
KORUMADAN BANT AÇIKLAMASI
Gözaltına alınan şüpheliler arasında 12 Ekim 2024 tarihli görüntülerde yer alan ve güvenlik kamerasının görüntü almasını engellediği tespit edilen Ekrem İmamoğlu’nun koruması Çağlar Türkmen de yer alıyor.
Ekrem İmamoğlu’nu İBB Başkanı olmasından dolayı tanıdığını, ticari faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmadığını savunan Türkmen’e, Beşiktaş’taki bir otelden temin edilen ve 8-12 Ekim 2024’de kaydedilen güvenlik kamera kayıtlarıyla ilgili bazı sorular yöneltildi.
Türkmen’e, iki kişinin toplantı salonu katındaki güvenlik kamerasına bant çektiği görüntüler gösterilip, “Görüntüyü karartan iki erkek şahıs kimdir?”, “Görüntülerde bulunan şahıslardan biri siz misiniz?” “Bahse konu bant ne amaçla çekilmiştir?”, “Kameraları ne amaçla ve kimin talimatıyla 4 gün boyunca kapalı tuttunuz?” soruları yöneltildi.
Kamera görüntülerinde yer alan iki kişiyi tanımadığını savunan Türkmen, “Görüntülerde bulunan şahıslardan biri ben değilim. Bant çekildikten sonra kamera açısından kimlerin geçtiği hakkında bilgi sahibi değilim. Kamera görüntülerini kapatan ben olmadığım için ne amaçla ve kimin talimatıyla kapatıldığını bilmiyorum. Kamera görüntülerini kapatan şahıslar arasında yer almadığım için bu görüntülere dair herhangi bir bilgim yoktur.” ifadelerini kullandı.
“RUTİN OLARAK YAPILIR”
Şüpheli Çağlar Türkmen, “12 Ekim 2024’te beyaz renkli 34 EEC 632 plakalı araçtan, üzerinde siyah ceket bulunan ve elinde çekçekli valiz olan bir kişinin otele giriş yapması”yla ilgili görüntüler de soruldu.
Türkmen, aracın İBB bünyesinde kullanıldığını, sahibinin kim olduğu konusunda emin olmadığını belirterek, “Araç belediyeye ait veya kiralanmış olabilir. Aracı kimlerin kullandığını bilmiyorum. Görüntülerde elinde valiz taşıyan kişi benim. Valizin içerisinde jammer cihazı bulunmaktadır. Genelde bu cihazın bir yere götürülmesini ekip şefleri söyler. Fakat o zaman bana kimin söylediğini bilmiyorum ve neden götürüldüğü hakkında da bir bilgim yoktur.” dedi.
Bu iş rutin olarak, önlem amaçlı yapıldığına dikkat çeken Çağlar, “Bana valiz verildi. ben de götürdüm. Ayrıntısını sorgulamadım. Cihazın bahse konu yere getirildiği hakkında da bilgim yoktur.” beyanını verdi.
“KENDİM KAMERA GÖRÜNTÜLERİNİ BANTLANDIM”
Oteldeki toplantı salonunu gören kameralara bant çekilmesine ilişkin görüntü kayıtları gösterilip, “Toplantı katında bulunan kameralara bant çeken şahıs kimdir?”, “Kameranın görüş açısı kapatılmak suretiyle bant çekilmesinin sebebi nedir?” soruları yöneltilen Türkmen, şunları söyledi:
“Toplantı katında bulunan kameralara bant çeken kişi benim. Ekrem İmamoğlu buraya geleceğinden dolayı kamera görüntüleri kapatılmıştır. Çünkü Balıkçı Kahraman isimli restoranda İmamoğlu’nun görüntülerinin basına sızdırılması sebebiyle, daha sonra İmamoğlu’nun gideceği yerlerdeki kamera görüntüleri bantlanır ve kameranın görüntü alması engellenir. Bu karar, Ekrem İmamoğlu’nun koruma ekibi tarafından alınmış bir karardır. Rutin olarak yapılan bir işlem olduğu için bana kimse talimat vermedi. Ben kendim kamera görüntüleri bantladım.”
“VALİZDE JAMMER CİHAZI BULUNMAKTADIR”
Türkmen’e söz konusu güne ait güvenlik kamerası görüntüleriyle ilgili, “Valizle çıktığı kameralara yansımış şahıs kimdir?”, “Otelden ne amaçla valizle çıkmıştır?”, “Valizlerin içerisinde ne bulunmaktadır?”, “Burada Ekrem İmamoğlu herhangi bir görüşme ya da toplantı yapmış mıdır?” ve “Yaptıysa kim katılmıştır?” soruları da yöneltildi.
Şüpheli Türkmen, cevabında, “Elinde 2 adet valizle otelden ayrılan şahıs benim. Elimdeki valizlerde jammer cihazı bulunmaktadır. Valizlerin 34 EEC 632 plaka sayılı araçla otelden ayrılmasının herhangi bir anlamı yoktur. Belediye hizmetlerinde kullanılan bir araçtır. O gün bu aracın kullanılması tamamen tesadüftür. Toplantı katında kimlerin bulunduğunu bilmiyorum. Ekrem İmamoğlu’nun görüşme yapıp yapmadığını bilmiyorum. İmamoğlu’nun hiçbir toplantısında yer almadım. Yapılan her görüşmede lüzum görüldüğü takdirde rutin olarak kameralar bantlanırdı.” savunmasını yaptı.
“EKİPÇE ALINAN KARAR”
“Eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ikametinde bulunan kamera kayıt cihazını siz mi söktünüz, söktüyseniz kimden talimat aldınız, kayıt cihazını nerede muhafaza ettiniz?” sorusunu Türkmen, “Ekrem İmamoğlu’nun ikametinde bulunan kamera kayıt cihazını ben almadım. Kimin aldığı hakkında bilgim yoktur. Kamera görüntülerinin bantlanması olayı ekipçe alınan bir karar nedeniyle yapılan rutin bir işlemdir. Valiz içerisindeki şey jammer cihazıdır. Bunun haricinde başka bir şey yoktur.”şeklinde yanıtladı.
Gündem
İBB’ye İkinci Dalga Operasyon: Gözaltı Sayısı 52’ye Yükseldi, Soruşturma Derinleşiyor
Açıklama:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik ikinci dalga yolsuzluk operasyonunda Erkan Şimşek dahil 52 şüpheli gözaltına alındı. İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’daki eş zamanlı baskınlarda ifadeleri Vatan Caddesi’nde alınan zanlıların yarın adliyeye sevk edilmesi bekleniyor.
Özet
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında düzenlenen ikinci dalga operasyonda, firari şüpheli Erkan Şimşek’in de aralarında bulunduğu 52 kişi gözaltına alındı . Şüphelilerin ifadeleri İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Caddesi yerleşkesinde sürerken, yarın adliyeye sevk edilmeleri bekleniyor .
Operasyonun Arka Planı
İlk Dalga ve Soruşturmanın Kapsamı
Cumartesi günü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’da eş zamanlı düzenlenen birinci dalga operasyonda 47 şüpheli yakalandı Soruşturma kapsamında toplam 53 şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı .
Yürütülen Suçlamalar
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme”, “örgüte üye olma”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “irtikap”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme” ve “ihaleye fesat karıştırma” suçlamaları yer alıyor .
İkinci Dalga Operasyonu Detayları
Gözaltı Sayısının Artışı
İkinci dalga kapsamında önce 4 kişi daha gözaltına alınarak sayı 51’e yükseldi . Dün firari listesinde yer alan Erkan Şimşek’in de yakalanmasıyla toplam gözaltı sayısı 52’ye çıktı.
Erkan Şimşek’in Gözaltı Sebebi
Erkan Şimşek, İETT otobüslerinin bakım süreçlerindeki usulsüzlüklerden sorumlu tutuluyor ve bu gerekçeyle hakkında yakalama kararı bulunuyordu .
Diğer Şüphelilerin Profilleri
Operasyonda gözaltına alınanlar arasında İBB Özel Kalem Müdürü Kadriye Kasapoğlu da bulunuyor; Kasapoğlu, emniyette verdiği 17 sayfalık ifadesinde aylık gelirinin 220 bin TL olduğunu belirtti
İfade Süreci ve Adli Takip
İfade İşlemleri
Gözaltına alınan 52 zanlının ifadeleri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Caddesi yerleşkesinde başlatıldı . İfadelerin Pazar gününden itibaren alındığı ve halen sürdüğü bildirild
Adliyeye Sevk
Emniyetteki işlemler tamamlandıktan sonra şüphelilerin yarın adliyeye sevk edilmesi bekleniyor .
Soruşturmanın Son Durumu ve Gelecek Adımlar
Firari Şüpheli
53 yakalama kararı çıkarılan şüpheliden biri hâlâ firari durumda; onun için çalışmalar sürüyor .
Soruşturmanın Olası Etkileri
Soruşturmanın genişlemesi İBB yönetiminde ve yerel siyasette dalgalanmalara yol açabilir. Önümüzdeki dönemde adli süreçler netleştikçe, soruşturmanın kurumsal ve siyasi yansımaları daha da belirginleşecek.
Sonuç ve Değerlendirme
İkinci dalga operasyon, İBB soruşturmasını derinleştirerek gözaltı sayısını 52’ye taşıdı. Yaklaşan adliye sevkleri ve firari şüphelinin durumu, soruşturmanın seyrini belirleyecek kilit gelişmeler arasında yer alıyor. Siyasi arenada ve belediye yönetiminde yaratacağı etki, soruşturmanın ilerleyen aşamalarında netlik kazanacak.
-
Ekonomi6 gün önce
Eskişehir’de Ormanlık Alanda Yakılarak Öldürülen 30 Yaşındaki Kadın Dehşeti: Sadece Saç ve Kemik Kaldı
-
Gündem4 gün önce
Şanlıurfalı Genç İşçi 3 Günlük Korkunç İşkenceyle Yüzleşti: Dişleri Kırıldı, Hamam Böceği Yedirildi
-
Gündem5 gün önce
“Silivri’de 6,2’lik Depremin Derinden Gelen Uğultusu: Sismik Kayıtların Ardındaki Gerçek”
-
Son Dakika1 hafta önce
Oyuncu Sevil Akdağ Arkadaşını Öldürdü: Fatih İskenderpaşa’daki Cinayet Olayının Tüm Detayları
-
Gündem3 gün önce
Konyaaltı’nda Kan Donduran Vahşet: Polisten Kaçarken Saklandığı Odunlukta Kız Arkadaşını Vuran Sezer Bozkurt
-
Son Dakika5 gün önce
İstanbul’da 6.2 Büyüklüğünde Korkutan Deprem: Vatandaşlar Panikle Sokağa Döküldü Medyatava +4
-
Gündem5 gün önce
İstanbul’da 6.2’lik Deprem Korkuttu: Aynısı Anadolu’da Meydana Gelse Sonuçlar Nasıl Olurdu?
-
Gündem1 hafta önce
Adana Çukurova’da Ayrılık Tartışması Kanlı Bitti: 24 Yaşındaki Mehmet Ayaz Öldü, 17 Yaşındaki Nazlısu C. Yaralı Kurtuldu