Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“İBB’ye Üçüncü Dalga: 20 İsim Çağlayan’da Adliyeye Sevk Edildi”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

“20 Mayıs 2025’te düzenlenen üçüncü dalga operasyonda gözaltına alınan İBB yöneticileri, usulsüz ihaleler ve rüşvet soruşturması kapsamında 22 Mayıs’ta Çağlayan Adliyesi’ne sevk edildi. Soruşturmanın kapsamı ve hukuki süreç ayrıntıları bu makalede.”

Giriş
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)’ne yönelik yürütülen ‘yolsuzluk’ soruşturmasının üçüncü dalgası, 20 Mayıs 2025 sabahı düzenlenen eş zamanlı operasyonla yeni bir boyut kazandı. Bu operasyonda gözaltına alınan 20 kişi, İl Jandarma Komutanlığı’ndaki işlemlerinin ardından 22 Mayıs 2025 tarihinde Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi


Operasyonun Detayları
Üçüncü dalga kapsamında; İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin, Çetin’in asistanı Arzu Can, Halkla İlişkiler Müdürü Serap Karay, Müdür Yardımcısı Mustafa Karaoğlu, Çeşme Belediye Başkan Yardımcısı Onur Gülin ve ayniyatçı Musa Özışık gibi üst düzey yöneticiler dâhil olmak üzere toplam 20 kişi gözaltına alındı . İki şüphelinin ise ‘firari’ olduğu bilgisi paylaşıldı .


Soruşturmanın Kapsamı
Soruşturma, İBB’ye bağlı Medya AŞ ile Kültür AŞ şirketlerinde “usulsüz ihaleler düzenlenmesi ve rüşvet alım süreçleri” iddialarına odaklanıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada, daha önce 22 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarılmıştı . Şu ana kadar 20’si yakalanırken, soruşturmanın derinleştirilmesi için ifadeleri büyük önem taşıyor.


Şüpheli İsimler ve Suçlamalar
Gözaltına alınanlar hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi ağır suçlamalar yöneltiliyor  Özellikle ihalelerin tanıdık şirketlere verilmesi ve bu karşılığında rüşvetin aktarılması iddiaları dosyanın kritik noktalarını oluşturuyor.


Hukuki Süreç ve Beklentiler
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edilen 20 şüphelinin savcılıktaki ifade işlemlerinin başlamasıyla birlikte, tutuklama veya adli kontrol kararları önümüzdeki günlerde netleşecek. İddianamenin hazırlanma süreci ve kovuşturmanın hızlandırılması bakımından bu ifadeler belirleyici olacak .


Kamuoyu ve Siyasî Yansımalar
Operasyonun, İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu ile Beylikdüzü döneminden itibaren bağlantılı isimleri de kapsaması, hem yerel yönetim hem de ulusal siyaset gündeminde geniş yankı buldu . İktidar ve muhalefet kanatları, konuyu hem adli süreç hem de seçim atmosferi bağlamında yakından izliyor.


Sonuç
Üçüncü dalga operasyon, İBB içerisindeki yolsuzluk iddialarına dair soruşturmanın seyri açısından kritik bir eşik oldu. Önümüzdeki günlerde savcılık ifadeleri, tutuklama talepleri ve mahkeme kararlarıyla birlikte, kamu vicdanının ve siyasetin kilitlendiği bu dosyanın akıbeti netleşecek.

Gündem

Otel çalışanları iş bıraktı, tatilciler mağdur oldu

Yayımlandı

üzerinde

‘nın Manavgat ilçesinde bir otelde kalan tatilciler, ücretlerini alamadıkları iddiasıyla çalışanların iş bıraktığını, dün geceden beri de elektrik kesintisi nedeniyle mağdur olduklarını söyledi. Çalışanların iş bırakması nedeniyle otelde yeterli temizlik olmadığını, yemeklerin az çıktığını öne süren tatilciler, duruma tepki gösterdi.

“PERSONEL 1,5 AYDIR MAAŞ ALAMIYORMUŞ”

Otelde tatil yapan gurbetçi Aydın Akçalan, 3 çocuğu ve eşiyle perişan olduklarını belirterek, “Böyle tatil, böyle rezalet otel görmedim. İmkanlarımız bu şekilde denk geldi. pislikten geçilmiyor, duvarlar su akıtıyor. Elektriksiz kaldık, geceden beri klima çalışmıyor. Temizlik çok kötü. Personel de 1,5 aydır maaş alamıyormuş. Onlar da haklı. Ne olacak halimiz? Perişan durumdayız. 10 gündür çekmediğimiz çile kalmadı. 2 bin 500 avro ödedik. Her şey dahil” dedi.

“SABRETTİK AMA REZİL OLDUK”

Gaziantep’ten tatil için eşi ve 2 çocuğuyla gelen Osman Baloğlu, “Otele giriş yaptığımız günden beri her gün elektrik yok, personel çalışmıyor. Yemekler yarım çıkıyor, çay yok, kahve yok. 7-8 gün kadar burada kalmayı planladık. 4 gündür sabrettik ama rezil olduk. Buraya 2 yetişkin, 2 çocuk olarak 40 bin 800 lira ödedik. Bize geri kalan 3 gece için 13 bin lira iade vereceklerini söylediler” diyerek duruma tepki gösterdi.

Otelin genel müdürü İbrahim Üstüntaş ise personelin iş bırakmasının söz konusu olmadığını öne sürerek, “Elektrik sıkıntısından dolayı bir mağduriyet yaşandı. Onun dışında herhangi bir sıkıntımız yok. Otelde kalan müşterilerin şikayetleri ise hayatın olağan durumunda olan şeyler. Geceden TEDAŞ’ın sisteminde elektrik gitmiş. Durum bu. Bugün personel maaşları da ödenecek, herhangi bir sıkıntımız yok. Bütün bunlar hayatın olağan akışında olan şeyler. Evde de elektriğimiz gidebiliyor, sabaha kadar elektriksiz kalabiliyoruz. Bu otelle alakalı bir şey değil, TEDAŞ’la alakalı. Bizim elektrik borcumuz yok” diye konuştu.

Öte yandan otelde kalan bazı tatilcilerin yaşanan olumsuzluklar nedeniyle ayrıldığı görüldü.

Okumaya Devam Et

Gündem

Dünyanın en büyük mayın sahası: “Herkes her an ölebilir”

Yayımlandı

üzerinde

FATİHDOGANMEDYA – Güncel Haber
Tarih: 26 Ağustos 2025 · Saat: 15:30
Okuma süresi: 6 dakika

Özet: Rusya-Ukrayna savaşının ardından Ukrayna toprakları, uzmanların ifadeleriyle “dünyanın en büyük mayın sahası” haline geldi. Yüz binlerce kilometrekareye yayılan mayın ve patlamamış mühimmat, sivil güvenliğini, tarımı ve ülke ekonomisini tehdit ederken, temizlik operasyonları onlarca yıl ve milyarlarca doları bulacak bir mücadeleye işaret ediyor.

Neler oluyor?

Rusya’nın 2022’de başlattığı büyük çaplı işgal ve çatışmalar sırasında hem sahaya bırakılan anti-personel/antitank mayınları hem de patlamamış mühimmat (UXO) sayısında dramatik artış yaşandı. Savaşın gidişatına bağlı olarak mayınlar sadece cephe hattında değil; ormanlar, tarlalar, yollar ve yerleşim alanlarının çevresinde de tespit ediliyor. Bu durum, sivillerin günlük yaşamını doğrudan tehdit ediyor.

Büyüklük ve kapsam — rakamlar ne diyor?

Farklı kuruluşlar ve haber kaynakları, mayınla kontamine olduğu düşünülen alanın büyüklüğü için değişen ama hep yüksek tahminler veriyor. Tahminler, yüz binlerce kilometrekareyi işaret ediyor; bazı değerlendirmeler Ukrayna yüzeyinin yaklaşık %20–30’una denk gelen 139.000–174.000 km² aralığını gösteriyor. Bu alan, sıklıkla Yunanistan’ın veya İngiltere’den büyük bir ülke büyüklüğünde örneklerle kıyaslanıyor.

Sivil hayat ve ekonomik maliyet

Mayınlar yalnızca doğrudan can kaybına yol açmıyor; tarım arazilerinin kullanılamaz hale gelmesi, ulaşım hatlarının kapanması ve geri dönüşün gecikmesiyle ekonomik zararlara neden oluyor. Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşlar, mayın temizliğinin yıllar, hatta onlarca yıl alabileceğini; maliyetin ise onlarca milyar doları bulabileceğini bildiriyor. Bu, hem Ukrayna’nın yeniden yapılanmasını geciktiriyor hem de küresel gıda arzı açısından riskler yaratıyor.

Mayın temizleme: zorluklar ve yöntemler

  • Kapsamın büyüklüğü: Temizlenecek yüzey çok geniş; önceliklendirme, hassas analiz ve sahadan sahaya çalışma gerektiriyor.

  • Çeşitli tehlikeler: Anti-tank ve anti-personel mayınları, bozunmamış top mermileri, roket ve havan mühimmatları farklı uzmanlık gerektiriyor. Bazı mayın türleri yeni/ileri tasarımlı olduğundan yer tespitini zorlaştırıyor.

  • Teknoloji ve insan emeği: Robotik çözümler, zırhlı ve mekanik temizleyiciler, drone ve yapay zeka destekli analizler kullanılıyor; ancak saha çalışmaları hâlâ insanlı ekipler ve yerel uzmanlık gerektiriyor. Uzmanlar teknolojinin süreçleri hızlandırabileceğini ama “endüstrileşmiş” bir temizliğe henüz ulaşılmadığını belirtiyor.

İnsan hikâyeleri ve güvenlik

Mayınlar, savaşın bitmesinin ardından bile uzun süre gündemde kalıyor. Geri dönen aileler tarlada ya da köy yollarında patlamalara maruz kalabiliyor; çocuklar için özellikle büyük risk söz konusu. Yerel savunma ve sivil koruma ekipleri, halkı riskleri bildirmeye ve işaretlenmiş bölgelere yaklaşmamaya çağırıyor.

Uluslararası boyut ve ne yapılmalı?

  • Finansman: Uluslararası fonlar, insani yardım ve yenilenme bütçeleri mayın temizliğine ayrılmalı. Birleşmiş Milletler, UNDP gibi kurumlar finansman mekanizmaları ve yenilikçi modeller (ör. kamu-özel ortaklıkları, yeşil finansman araçları) öneriyor.

  • Eğitim ve kapasite: Yerel ekiplerin eğitimi ve ekipman temini hızlandırılmalı; özellikle kırsal bölgelerde topluluk eğitimleri hayat kurtarıcı olabilir.

  • Teknoloji yatırımı: Drone, uydu görüntüleme, AI destekli analiz ve insansız temizleme araçları verimliliği artırabilir ama insan faktörünü tamamen ortadan kaldırmıyor.


Uzman notu

Uzmanlar, bu tehdidin hem insani hem de ekonomik boyutlarının eş zamanlı olarak ele alınması gerektiğini vurguluyor: Sadece mayınları temizlemek değil, etkilenen toplulukları yeniden güvenli hale getirmek, tarım arazilerini rehabilite etmek ve uzun vadeli tazminat-planları oluşturmak hayati önem taşıyor. The Guardian


FATİHDOGANMEDYA – Sonuç: Ukrayna’daki mayın krizi, modern tarihin en büyük sivil güvenlik ve kalkınma sorunlarından biri olarak önümüzde duruyor. Temizlik yıllar sürecek, maliyet yüksek olacak; ancak küresel iş birliği, teknoloji ve insani odaklı politikalarla riskler azaltılabilir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Ankara’da dehşet: Evinde uyuyan çocuğu lağım faresi ısırdı

Yayımlandı

üzerinde

FatihDoganMedya — 26 Ağustos 2025, 18:30 | Okuma süresi: 3 dakika

Özet : Ankara’nın Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi’nde evinde uyuyan küçük bir çocuk, iddialara göre yatağın altından çıkıp yüzünü ısıran lağım faresi nedeniyle yaralandı. Aile tarafından Bilkent Şehir Hastanesi’ne götürülen çocuğa, sağlık ekipleri tarafından enfeksiyon riskine karşı müdahale edilip kuduz aşısı yapıldı; antibiyotik tedavisi başlatıldı.


Olayın ayrıntıları

Olay, mahalledeki bir apartman dairesinde hafta sonu sabaha karşı meydana geldi. Anne Hasret Ermiş’in aktardığına göre, çocuğun ağlama sesiyle odaya koşulduğunda yüzünün kanlar içinde olduğu görüldü. Anne, yatağın altından çıkan farenin peteğin altına girip kaçtığını, daha sonra banyoya geçtiğini belirtti. Aile, çocuğu derhal Bilkent Şehir Hastanesi’ne götürdü.

Hastanede ilk müdahale

Hastane yetkilileri, yara yerinin açık olması ve enfeksiyon riski nedeniyle çocuğa yerinde müdahale yapıldığını; ayrıca önlem amacıyla kuduz aşısı uygulandığını ve antibiyotik tedavisi başlatıldığını bildirdi. Kaynaklara göre çocuğa ilk doz kuduz aşısı yapıldı, izlem ve ek doz planlaması sürüyor.

Ailenin belediyeye başvurusu ve çevre endişesi

Aile yaşananların ardından belediye ekiplerine başvurduklarını, ancak yayınlanan haberlerde göre olay sonrası aynı gün içinde etkin bir ilaçlama ya da yaygın kontrol yapılmadığı yönünde şikâyetlerini ilettikleri belirtildi. Aile yetkililerinden, mahallede benzer risklerin önlenmesi için hızlı müdahale talebi geliyor.

Uzman uyarıları ve kısa notlar

  • Haber kaynakları, hastanenin çocuğa tıbbi müdahalede bulunduğunu ve izlem önerildiğini aktarıyor; sağlık görevlileri gerekli gördükleri takdirde ek önlemleri uyguluyor. (Kaynaklar).

  • Kamuoyuna ve mahalle sakinlerine önerimiz: ev ve binaların gider kapakları, balkon ve banyo giderleri, çöp toplama alanları kontrollü tutulmalı; şüpheli hayvan görülürse yetkili ekipler aranmalı.


Aileden gelen sözler

Anne Hasret Ermiş, yaşadıkları anları anlatırken “Sabah ezanına yakın oğlumun ağlama sesiyle uyandık; yüzü kan içindeydi. Yatağın altından lağım faresini gördüm, kaçtı. Çocuğum epilepsi hastası olduğu için daha da tedirgin olduk, hemen hastaneye gittik.” ifadelerini kullandı. (Haber kaynaklarından aktarıldı.)

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar