Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Halit Yukay’ın naaşı böyle çıkarılacak: “Dalgıç asansör” nedir, 68 metredeki zorlu operasyon nasıl yapılacak?

Yayımlandı

üzerinde

Spot: Yalova’dan Bozcaada’ya giderken kaybolan iş insanı Halit Yukay’ın (43) cansız bedeni, arama-kurtarma ekiplerinin YTS (yan taramalı sonar) ve ROV (uzaktan kumandalı sualtı aracı) çalışmasıyla deniz tabanında 68 metre derinlikte tespit edildi. Yetkililer, naaşın vücut bütünlüğünün korunması amacıyla Deniz Kuvvetleri koordinasyonunda özel bir “dalgıç asansör” (sualtı kaldırma/asansör sistemi) ile çıkarılacağını açıkladı.

Olayın özeti — nerede, ne zaman, nasıl bulundu?

  • Olay ve arama süreci: Halit Yukay, 4 Ağustos’ta Yalova’dan Bozcaada’ya seyahat etmek üzere “Graywolf” adlı teknesiyle denize açıldı. Tekne bir süre sonra parçalanmış/yrı batık halde bulundu; aramalar 19 gün sürdü.

  • Tespit: Deniz Polisi ve Kıyı Emniyeti botlarının yan taramalı sonar (YTS) çalışmasında belirlenen koordinatlarda yapılan incelemede, insansız sualtı aracı (ROV) ile 68 metre derinlikte bir cansız beden görüntülendi; naaşın etrafında tekne parçaları ve motor plakası parçaları tespit edildi. Çıkarma çalışmalarına başlandı.


“Dalgıç asansör” ne demek? (Teknik açıklama)

Medya haberlerinde geçen “dalgıç asansör / asansör sistemi” tabiri, sahadaki ekiplerin kullanacağı birkaç farklı sualtı kaldırma yönteminden veya bunların kombinasyonundan bahseder. Uygulamada şu teknikler öne çıkıyor:

  1. Yükseltilmiş kaldırma (lift bag) — Sualtı lift bag (şişirilebilir kaldırma kesesi): Kuvvetli, hava ile doldurulduğunda nesnenin (veya naaşın) kaldırılmasını sağlayan hava torbalarıdır. Torba; nesneye güvenli şekilde bağlanır, kontrollü olarak hava verilip boşaltılarak yüzeye doğru kontrollü bir yükseliş sağlanır. Hacim/kapasite hesapları ve emniyet valfleri kritik önemdedir.

  2. Sualtı kademe / kafes-asansör (subsea elevator / recovery cage) — Özellikle beden bütünlüğünün korunması isteniyorsa, yerinde montajlanan bir kafes veya sert taşıyıcı platform ile naaş sabitlenir; bu kafes vinçle/çekme sistemleriyle yüzeye vinç aracılığıyla çıkarılır. Bu yöntem lift-bag’den daha kontrollü kaldırış sağlar ve yüzeye iniş/çıkışta hacim-genleşmesi (Boyle yasası) kaynaklı riskleri azaltır. (Medya kaynaklarının “asansör” diye aktardığı uygulama genellikle bu kontrollü kafes/askı düzeneklerine işaret eder.)

  3. ROV destekli müdahale ve tutma-aygıtları — ROV’lar yüksek çözünürlüklü kamera, manipülatör (tutucu) kol ve bağlama ekipmanlarıyla ilk tespit ve hazırlık aşamasını yapar; lifti bağlayacak dalgıç veya robotik kollar için ön hazırlık yapar. 300 m’ye kadar görev yapabilen ROV’lar, hassas yerleştirme ve kontrol için hayati önemdedir.


Operasyonun adımları (beklenen/uygulanan genel cerceve)

Aşağıdaki adımlar, saha raporlarında ve sualtı kurtarma standartlarında açıklanan uygulamaların özeti niteliğindedir; yetkililerin tercihine göre kombinasyon halinde uygulanır:

  1. Konum doğrulama ve görüntüleme: YTS (yan taramalı sonar) ile koordinat belirlenir; ardından ROV ile bölge canlı görüntülenir, naaşın pozisyonu ve çevresel koşullar (batık tekne parçaları, halatlar, zemine gömülme durumu) değerlendirir.

  2. Operasyon planlaması: Derinlik (68 m), su ve akıntı koşulları, zemindeki enkaz durumu göz önünde bulundurularak hangi yöntem(ler) seçileceği kararlaştırılır — doğrudan ROV-tutucu + kafes mi, lift bag mı, yoksa her ikisi birlikte mi? Bu aşamada Deniz Kuvvetleri / askeri dalgıç ekipleri ve kıyı emniyeti koordinasyonu belirleyici olur.

  3. Sabitleme ve bağlama: ROV veya dalgıçlar tarafından naaşa zarar vermeyecek şekilde bağlama/askılama yapılır; enkazdan ayrıma gerekiyorsa önce ROV manipulasyonlarıyla temizleme yapılır.

  4. Kontrollü kaldırma: Kafes-asansör vinç sistemi ya da kontrollü hacim artışıyla lift bag kullanılarak yüzeye transfer gerçekleştirilir. Yüzeye çıkış sırasında hava genleşmesine bağlı ani hızlanma (runaway ascent) riskini önlemek için mutlaka kontrollü valfleme / taktik uygulanır.

  5. Yüzeyde tespit, nakil ve adli işlemler: Yüzeye çıkarılan naaş, sahadaki tıbbi/adalet ekiplerine teslim edilir; kimlik doğrulaması ve otopsi için Adli Tıp Kurumu’na sevk yapılır. Medya kaynakları kimlik ve adli süreçlerin sürdürüleceğini bildiriyor.


Neden “asansör” tercih ediliyor? — 68 metre derinliğin zorlukları

  • Derinlik riski: Rekreasyonel dalışta standart güvenli limitler genellikle 40 metre civarıdır; 68 metre, insanlı dalış için çok daha zorlu ve riskli bir derinliktir. Ticari/satürasyon dalgıçları veya özel ekipler olsa da operasyonun insanlı dalışlarla yürütülmesi ciddi tıbbi/dekompresyon riskleri getirir. Bu nedenle mümkün olduğunca ROV ve mekanik kaldırma tercih edilir.

  • Vücut bütünlüğünü koruma gereği: Medikal ve adli süreçler için naaşın zarar görmeden çıkarılması istenir; kontrolsüz çekme veya enkazla birlikte hızla yükseltme adli incelemeyi (ve tıbbi bulguları) zorlaştırır. Bu yüzden “asansör” tabirindeki kontrollü kaldırma yöntemleri seçiliyor.

  • Çevresel / enkaz faktörü: Parçalanmış tekne ve etraftaki metal/halat/çarpışma izleri işleri zorlaştırır; önce enkazdan güvenli ayrıştırma gerekebilir — yine ROV ve deneyimli dalgıçların iştirakiyle.


Kim yapıyor — kim koordine ediyor?

Medya ve kurum açıklamalarına göre tespit ve çıkarmada Deniz Polisi / Kıyı Emniyeti ekipleri ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı koordineli çalışıyor; ROV görüntüleri ve YTS tespitiyle başlayan süreç, özel askeri dalgıç ekipleriyle devam edecek şekilde planlanıyor. Kimlik ve otopsi süreci için adli makamlarla koordinasyon sağlanacak.


Kısa not — ne bekleniyor?

Operasyon teknik ve riskli olduğundan, çıkarma çalışması saatler/ günler sürebilir; yetkililer önce güvenliği ve naaşın bütünlüğünü garanti altına almak için acele etmeden hareket etmeyi tercih edeceklerdir. Çıkarma tamamlandığında naaş adli tıp incelemesi için ilgili kuruma sevk edilecek; soruşturma ve adli süreç devam edecektir. (Bu bölüm için yetkili kurumlardan gelecek resmi açıklamalar takip edilmelidir.)

Gündem

Eski Muhtar, Köy Meydanında Av Tüfeğiyle Vurularak Hayatını Kaybetti

Yayımlandı

üzerinde

Eski Muhtar, Köy Meydanında Av Tüfeğiyle Vurularak Hayatını Kaybetti

Edirne’nin Enez ilçesine bağlı Şehitler Köyü’nde, eski muhtar Alaaddin Yaman (55), eşinin akrabası Fethi Aktaş (58) ile yaşadığı tartışmanın ardından av tüfeğiyle vurularak hayatını kaybetti.

Oluşturma Tarihi: 26 Kasım 2025
Son Güncelleme: 26 Kasım 2025
Okuma Süresi: 3 dakika

Kanlı Olayın Detayları

Edirne’nin Enez ilçesine bağlı Şehitler Köyü’nde dün akşam saatlerinde silahlı bir olay meydana geldi. İddiaya göre, eski köy muhtarı Alaaddin Yaman (55) ile eşinin akrabası Fethi Aktaş (58) köy meydanında karşılaştı. İki kişi arasında bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı.

Tartışmanın büyümesi üzerine Fethi Aktaş, yanında bulunan av tüfeği ile Alaaddin Yaman’a ateş etti. Silah sesleri üzerine köylüler durumu jandarmaya bildirdi.

Olay Yerine Gelen Ekipler Çaresiz Kaldı

İhbar üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptıkları ilk incelemede Alaaddin Yaman’ın hayatını kaybettiğini belirledi.

 Zanlı Teslim Oldu, Soruşturma Başlatıldı

Olaydan kısa bir süre sonra Fethi Aktaş, av tüfeğiyle birlikte jandarmaya teslim oldu. Zanlı gözaltına alınırken, Alaaddin Yaman’ın cenazesi nöbetçi savcı ve jandarmanın incelemelerinin ardından otopsi yapılmak üzere Edirne Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

Olayla ilgili başlatılan soruşturma devam ederken, iki kişi arasında çıkan tartışmanın nedeni ve olayın ayrıntıları henüz tam olarak aydınlatılamadı.

 Benzer Olaylar ve Önlem Çağrısı

Araştırmalar, Enez ilçesinde bu tür olayların maalesef nadir yaşanmadığını gösteriyor. Ekim 2025’te Enez’in Hasköy’de yaşanan bir başka silahlı olayda Necati Sunar ve Erman Korkmaz adlı iki kişi yine bir tartışma sonucu av tüfeğiyle öldürülmüştü. Bu tür olaylar, toplumda şiddetin önlenmesi ve silah kullanımının denetimi konularında daha etkili politikalar geliştirilmesi ihtiyacını bir kez daha ortaya koyuyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Çinli kadının Türk erkekle evlendikten sonraki hali sosyal medyayı salladı

Yayımlandı

üzerinde

Çinli kadının Türk erkekle evlendikten sonraki hali sosyal medyayı salladı

Okuma Süresi: 3 DAKİKA- 26 Kasım 2025

FATİHDOGANMEDYA HABER SERVİSİ

Bir Türk vatandaşının, Çin’de tanışıp evlendiği eşinin Türkiye’ye gelmeden önceki ve sonraki fotoğraflarını paylaşması sosyal medyada fırtına kopardı. Çinli gelinin giyim tarzındaki şaşırtıcı değişim ve Türk kültürüne hızlı adaptasyonu kullanıcılar tarafından büyük ilgi gördü.

BamBaşka Birine Dönüştü

Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarda, genç Çinli kadının Türkiye’ye yerleştikten sonra giyim tarzında belirgin bir dönüşüm göze çarpıyor. Türkiye’de günlük yaşamda yaygın olan kıyafetlere hızla uyum sağlayan gelinin, kısa sürede Türk kültürüne adapte olduğu görüldü .

Paylaşılan karelerde, kadının stili ve günlük yaşam tercihlerindeki değişim net bir şekilde fark ediliyor. Bu kişisel uyum hikayesi, sosyal medya kullanıcıları tarafından binlerce beğeni ve yorum alarak kısa sürede viral oldu .

 Sosyal Medyada Viral Etki

Gönderi, kısa sürede binlerce beğeni ve yorum toplayarak birçok sosyal medya platformunda yayıldı. Kullanıcıların bir kısmı çiftin uyumunu takdirle karşılarken, bir kısmı da iki farklı kültürün birbirini etkileme biçimine dikkat çekti .

Bu kişisel paylaşım, uluslararası evliliklerde kültürel entegrasyon sürecine ilginç bir örnek teşkil etti. Sosyal medya kullanıcıları, gelinin Türk yaşam tarzına bu denli hızlı adapte oluşunu yorumlayarak hikayenin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağladı .

Araştırmalar Ne Diyor?

Hacettepe Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, Türk erkekleriyle evlenip Türkiye’ye yerleşen Çinli kadınların sosyal uyum süreçlerini inceledi. Çalışmaya göre, bu kadınlar Türk toplumuna uyum sağlama sürecinde dil öğrenme, yemek kültürü, dini inanç ve yaşam tarzı gibi alanlarda çeşitli zorluklarla karşılaşıyor .

Araştırmaya katılan Çinli kadınlar, Türk eşleriyle genellikle “aşk” ve “duygusal bağ” nedeniyle evlenme kararı aldıklarını belirtirken, partnerlerinin kişiliği, aile yapısının uyumu ve benzer yaşam görüşlerinin bu kararda etkili olduğunu vurguladı .

 Uluslararası Evliliklerde Yasal Süreç

Türk vatandaşlarının yabancı uyruklu kişilerle evlilik sürecinde birtakım yasal prosedürler bulunuyor. Yabancı uyruklu gelin veya damat adaylarının bekarlık belgesi, evlenme ehliyet belgesi, doğum belgesi gibi çeşitli belgeleri temin etmesi gerekiyor .

Aşağıdaki tabloda, Türkiye’de uluslararası evlilik için gerekli temel belgeleri inceleyebilirsiniz:

Belge TÜRÜ                                                             Açıklama Geçerlilik Süresi
Bekarlık Belgesi                         Kişinin kendi ülkesinden alacağı evli olmadığını gösteren belge 6 ay
Evlenme Ehliyet Belgesi          Kişinin kendi ülkesinden veya Türkiye’deki konsolosluktan alınır 6 ay
Sağlık Raporu                            Aile hekimi veya devlet hastanesinden alınacak –
Apostil Onaylı Belgeler          Türkiye dışından alınan belgeler için valilik/kaymakamlık onayı –

Kültürel Uyum Süreci

Türkiye’ye yerleşen Çinli kadınlar, kültürel uyum sürecinde entegrasyon ve ayrışma stratejilerini bir arada kullanarak Türk sosyal yaşamına adapte olabiliyor. Araştırmalar, bu kadınların Türk toplumuyla bütünleşmede güçlü bir kimlik hissi geliştiremese de mevcut yaşam durumlarından memnun olduklarını gösteriyor .

İlginç bir şekilde, bu kadınların çoğunluğu gelecekte Türkiye’de yaşamaya devam etmeyi, Çin’e dönmeye tercih ediyor. Bunun nedeni olarak Türkiye’deki yaşam koşullarının cazibesi ve edindikleri sosyal çevre gösteriliyor .

Okumaya Devam Et

Gündem

DİLOVASİ’DA FECİ KAZA: MOTOSİKLETİN YAYAYA ÇARPIP OTOMOBİLE SÜRÜKLENMESİ SONUCU 2 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Yayımlandı

üzerinde

DİLOVASİ’DA FECİ KAZA: MOTOSİKLETİN YAYAYA ÇARPIP OTOMOBİLE SÜRÜKLENMESİ SONUCU 2 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

FatihDoganMedya / Dilovası
Tarih: 26 Kasım 2025 · Saat: 00:30

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde D-100 karayolunda trafik kazası meydana geldi. İstanbul istikametinde seyreden 26 yaşındaki H.U.’nun kullandığı motosiklet, yolun karşısına geçmek isteyen 65 yaşındaki Z.S.’ye çarptı.

MOTOSİKLET SAVRULUP OTOMOBİLE ÇARPTI

Çarpışmanın şiddetiyle devrilen motosiklet, sürüklenerek seyir halindeki 35 CLT 653 plakalı otomobile çarptı. Olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar