Politika
Erdoğan: “Gazze’de Soykırım Bitene Kadar Mücadelemiz Sürecek” – Masum Çocukların Hesabı Sorulacak
Açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Senegal Başbakanı Sonko ile düzenlenen basın toplantısında Gazze’deki soykırımı kınayarak, “Masum çocukların hesabı sorulana dek mücadelemiz sürecek” dedi. Türkiye’nin diplomatik dayanışma kararlılığı öne çıktı.
1. Basın Toplantısının Arka Planı
7 Ağustos 2025 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen toplantıda, Türkiye ile Senegal arasındaki stratejik iş birliği ve bölgesel iş birlikleri masaya yatırıldı. Senegal Başbakanı Ousmane Sonko’nun resmî ziyareti kapsamında düzenlenen ortak basın toplantısında yatırım, ticaret ve savunma sanayii alanlarında imzalanan anlaşmaların yanı sıra, Gazze’deki insani krize yönelik Türkiye’nin tavrı da vurgulandı.
Senegal ile hedeflenen ticaret hacminin 1 milyar dolara çıkarılması, savunma sanayii iş birliğinin güçlendirilmesi ve Afrika kıtasında artan Türk yatırımları, toplantının başlıca gündem maddelerini oluşturdu. Erdoğan, Afrika kıtasının stratejik önemine dikkat çekerek, “Ana muhalefet partisi ne derse desin, Afrika halklarıyla dostluk ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirmeye kararlılıkla devam edeceğiz” ifadelerini kullandı .
2. Gazze’deki İnsani Krize Sert Tepki
Erdoğan, toplantıda Gazze’de yaşanan insani facianın uluslararası hukuka ve insanlığın vicdanına aykırı olduğunu belirtti. “Gazze’de soykırım son bulana dek, masum çocukları açlığa ve ölüme mahkûm edenler hesap verene kadar mücadelemiz sürecektir” vurgusunu yaparak, Türkiye’nin diplomatik ve hukuki tüm mekanizmaları harekete geçireceğini duyurdu .
Konuşmasında ayrıca Gazze’de açlıktan “bir deri bir kemik kalmış” çocukların durumuna dikkat çekti ve “Açlıktan bir deri bir kemik kalmış o masum yavruların hesabı, hukuk ve tarih önünde faillerinden mutlaka sorulacaktır” dedi .
3. Türkiye’nin Uluslararası Girişimleri ve Destek Çağrısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler nezdinde yürütülen girişimlerde Senegal’in desteğinden memnuniyet duyduklarını belirtti. “Senegal’in İsrail mezalimine karşı duruşunu takdirle karşıladık; bu dayanışma birçok ülke için örnek teşkil ediyor” dedi .
Türkiye, Gazze’deki sivillerin korunması için diplomatik temasları yoğunlaştırırken, sahadaki insani yardım faaliyetlerinin de desteklenmesi çağrısında bulundu. Erdoğan, “İnsani yardım koridorlarının kesintisiz işlemesi için uluslararası toplumu harekete geçmeye davet ediyoruz” ifadeleriyle, bölgedeki sivil halkın ihtiyaçlarının acilen giderilmesini talep etti.
4. Bölgesel ve Küresel Yansımalar
Erdoğan’ın sert mesajı, bölge ülkeleri ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) içinde geniş yankı buldu. Birçok Arap ülkesi, Türkiye’nin somut adımlarını desteklerken, Avrupa ve Amerika’dan gelen bazı tepkiler ise “dengeli bir yaklaşım” çağrısı üzerine odaklandı. Ancak Erdoğan, “Adalet ve hakikat, güç dengelerinden önce gelir” diyerek diplomatik baskılara rağmen tavizsiz duruşunu koruyacağını açıkladı.
Küresel medyada da geniş yer bulan açıklamalar, Türkiye’nin Orta Doğu politikasında aktif rolünü sürdürme iradesini gösteriyor. Analistler, Erdoğan’ın bu mesajını, yaklaşan uluslararası zirveler ve BM Genel Kurulu’nda Türkiye’nin savunacağı yönelimlerin habercisi olarak değerlendiriyor.
5. Sonuç ve Beklentiler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Gazze’de soykırım son bulana dek mücadelemiz sürecek” mesajı, hem diplomatik zeminde hem de sivil toplum kuruluşları nezdinde güçlü bir çağrı olarak kayda geçti. Türkiye’nin, hukuki, diplomatik ve insani alanda izlediği yol, Gazze halkının maruz kaldığı zulmü uluslararası gündeme taşımaya devam edecek.
Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi’ndeki girişimleri, İİT toplantıları ve bölgesel iş birlikleri çerçevesinde atılacak adımlar yakından takip edilecek. Erdoğan’ın bu kararlı duruşu, Türkiye’nin insani krizlere müdahale biçimini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Politika
Sosyal Medya Büyüdü: MHP’nin “9 Bölge” Afişleri Neden Tartışma Yarattı?
Açıklaması
MHP’nin “Terörsüz Türkiye” miting afişlerinde yer alan “9 bölge” ifadesi, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesi vurgusuyla çelişince sosyal medyada gündem oldu. 9 Işık Doktrini’ne dayanan bu planın perde arkası ve parti yetkililerinin yanıtları bu makalede.
1. Giriş
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’te başlattığı “Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları” etkinlikleri kapsamında ülke genelinde mitingler düzenliyor. Ancak son afişlerde “9 bölge 81 ilde” ibaresinin kullanılması, coğrafi bölge sayısının yedi olması gerçeğiyle çelişince sosyal medyada sert eleştirilere yol açtı
2. Sosyal Medyada Tartışmanın Başlangıcı
Ankara başta olmak üzere ülke genelindeki reklam panolarına asılan afişlerde “9 bölge 81 ilde, Terörsüz Türkiye için Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları” ifadeleri yer aldı. Kullanıcılar, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesi varken “9 bölge” yazmasını “coğrafi bilgisizlik” veya “algı operasyonu” olarak eleştirdi . Twitter’da #9Bölge etiketi kısa sürede trend topic’e yükseldi.
3. “9 Bölge” İfadesinin Kaynağı
Eleştiriler sürerken MHP Sosyal Medya Sorumlusu Hüseyin Özkan, partinin geçmiş organizasyonlarında da “9 bölge” tanımlamasını kullandığını hatırlattı. Özkan, “MHP; 9 Işık Doktrini’nden esinlenerek dokuz bölge toplantısı düzenliyor. Bu, partimizin ideolojik kodlarına dayanan sembolik bir ayrımdır” açıklamasında bulundu .
4. MHP’den Gelen Resmî Açıklamalar
-
İsmet Büyükataman (MHP Genel Sekreteri): “Türklüğe ve milli doktrinimize atıfta bulunulan ‘9’ rakamı üzerinden partimize yöneltilen eleştiriler ahlaksız karalama kampanyasıdır” dedi .
-
Mustafa Zafer Küçükkurt (İlçe Başkan Yardımcısı): “MHP, 9 Işık Doktrini’ne atıf yaparak organizasyonlarını dokuz bölgeye ayırıyor; bu, her kesimce bilinen bir uygulamadır” ifadelerini kullandı .
5. 9 Işık Doktrini ve Bölgesel Organizasyon
Alparslan Türkeş’in 1965’te açıkladığı 9 Işık Doktrini, partinin ideolojik temelini oluşturan şu dokuz ilkeden ibarettir:
-
Milliyetçilik
-
Ülkücülük
-
Toplumsal Adalet
-
Onurlu Bir Yaşam
-
Bilim ve Akılcılık
-
İleri Demokrasi
-
Kalkınma
-
Ahlak ve Maneviyat
-
Hukuk ve Adalet
MHP, etkinliklerini bu sembolik dokuz ışığı temsil eden “dokuz bölge”de gerçekleştirerek hem ideolojik bağlılığı vurgulamak hem de toplantılarını daha organize yürütmek amacıyla bölgesel ayrım yapıyor .
6. Sonuç
“9 bölge” tartışması, Türkiye’nin coğrafi gerçekliğiyle siyasal sembolizm arasındaki gerilimi gözler önüne serdi. Sosyal medyadaki eleştiriler parti içi doktrin vurgusuyla yanıtlansa da tartışma, halkın bilgiye ve sembolizm arkasındaki motivasyonlara ne kadar vakıf olduğuna dair soruları da beraberinde getirdi
Politika
Telefonla “Bacaklarını Kırdırırım” Tehdidi: Ömer Özdoğan’ın Muharrem İnce İddiası Siyaseti Salladı
Açıklaması
Memleket Partisi kurucusu Ömer Özdoğan, eski genel başkan Muharrem İnce’nin telefon görüşmesinde kendisini “bacaklarını kırdırmakla” tehdit ettiğini açıkladı. İddianın detayları, İnce’nin yanıtı ve olası hukuki süreç bu haberde.
1. İddianın Özeti ve Siyasi Etkisi
Memleket Partisi’nin kurucularından Ömer Özdoğan, 6 Ağustos 2025 tarihinde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, CHP’ye geri dönen eski genel başkan Muharrem İnce’nin kendisini telefonla arayıp ağır hakaret ve şiddet tehdidi savurduğunu ileri sürdü . Özdoğan, “Muharrem İnce, konuşma sırasında beni bulacağını ve fiziki şiddet uygulayacağını, bacaklarımı kırdıracağını açıkça ifade etmiştir” ifadelerini kullandı .
Bu iddia, hem CHP hem de Memleket Partisi kulislerinde büyük yankı uyandırırken, siyaset gündemini bir anda değiştirdi Uzmanlar, böylesi sert söylemlerin siyasi diyalog ve rekabet ortamına olumsuz yansıyabileceğini belirtiyor.
2. Tehdit Telefonunun Detayları
Özdoğan’ın açıklamasına göre:
-
Tarih & Zaman: 6 Ağustos 2025, gün içinde gerçekleşen telefon görüşmesi.
-
Kapsam: Ağır hakaret, küfür ve fiziki şiddet tehdidi .
-
Söylenen Söz: “Bacaklarımı kırdıracağım” ve “Seni bulacağım” gibi ifadeler .
“Bu üslup, bir siyasetçiye yakışmadığı gibi, hukuk devleti ilkeleriyle de bağdaşmamaktadır” diyen Özdoğan, tehditlerin sindirme ve yıldırma amaçlı olduğunu ancak ne şahsını ne de inandığı davayı yolundan çeviremeyeceğini vurguladı .
3. Muharrem İnce’den İlk Yanıt
T24’e konuşan Muharrem İnce ise iddiaları tamamen reddederek, “İlgi alanıma girmiyor, her gün tweet atıyor hakkımda kendisi” şeklinde kısa bir yanıt verdi . İnce, konuyu ciddiye almadığını belirtti ve hukuki süreci başlatmakla ilgili herhangi bir ifade kullanmadı.
4. Olası Hukuki Süreç ve Sonraki Adımlar
Özdoğan, yaşanan bu olayla ilgili olarak “tüm yasal haklarımı kullanacağım” açıklamasını yaparak savcılığa suç duyurusunda bulunacağını duyurdu . Uzmanlar, sözlü tehditlerin TCK’da suç teşkil edebileceğini ve delil olarak telefon kayıtlarının kullanılabileceğini ifade ediyor.
5. Siyasette Gerilim ve Geri Dönüşler
Muharrem İnce, 24 Haziran 2025’te CHP TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmayla Memleket Partisi’nden istifa ederek CHP saflarına dönmüştü. Parti, 22 Temmuz 2025’te kapatılmıştı . Bu süreç, parti içi dengeleri değiştirmiş; şimdi ise bu tehdit iddiası, İnce’nin “geri dönüş” hikâyesini tekrar tartışmaya açtı.
Sonuç
Ömer Özdoğan’ın “bacaklarımı kırdırırım” iddiası, Türkiye siyasetinde nadiren görülen sert bir tehdit söylemi olarak kayıtlara geçerken, hem hukuki hem de siyasi sonuçları yakından izleniyor. Muharrem İnce’den gelecek olası ek açıklamalar ve yargı sürecinin nasıl ilerleyeceği, önümüzdeki günlerde öncelikli gündem maddeleri arasında yer alacak.
Politika
Özgür Özel’den Çarpıcı İddia: “AK Partili İsimler Sahte Diploma ile Devlette Yükselmiş”
Açıklama
CHP Lideri Özgür Özel, Tuzla mitinginde “AK Partili isimler sahte diploma ile devlette yükselmiş” diyerek büyük yankı uyandırdı. Muhalefetin soru önergeleri, iktidar tepkisi ve hukuki boyutu bir arada değerlendiriyoruz.
Giriş
6 Ağustos 2025 akşamı İstanbul Tuzla’da gerçekleşen CHP’nin 43. adalet ve özgürlük mitinginde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gündeme bomba gibi düşen bir iddiayı kamuoyuyla paylaştı:
“AK Partili isimler sahte diploma ile devlette yükselmiş. Sen 8 ay önce sahte diploma konusunu öğrenmişsin ama milletten saklamışsın. İşte bu çürümüşlük vatandaşın işini ve aşını çalıyor.”
Bu açıklama, sahte diploma skandalı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Aşağıda iddianın perde arkasını, muhalefetin soru önergelerini, iktidarın tepkisini ve hukuki boyutları bir araya getiren detaylı bir değerlendirme bulacaksınız.
1. Özel’in İddiasının Arka Planı
-
Tuzla Mitingi: Özel’in “sahte diploma” suçlaması, partisinin dört günde 22 il gezisinin 43. ayağı olan Tuzla’da dile getirildi.
-
“8 Ay Önce Öğrenilmiş” Vurgusu: İddia, Cumhurbaşkanlığı tarafından 8 ay önce kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı’nda da sahte e-imza ve belge incelemesi yürütüldüğü haberleriyle örtüşüyor.
-
Vatandaş Tepkisi: Sosyal medyada #SahteDiploma etiketiyle başlayan paylaşımlar, milyonlarca erişim alarak hem muhalefeti hem de araştırmacı gazetecileri harekete geçirdi.
2. Muhalefetin Meclis Soru Önergeleri
Ulaş Karasu’nun Önergesi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen “sahte e-imza ile yüzlerce sahte üniversite diploması” soruşturmasını Meclis’e taşıdı.
“Ulusal güvenliğimizin nasıl bir tehdit altında olduğu ortada. Ama bu konuda yetkili kişi ve kurumlar susuyor.”
Karasu’nun önergesi,
-
Sahte diplomanın alındığı kurum ve kişilerin açıklanması,
-
Resmi makamlarca yapılan tespitlerin Meclis komisyonuna sunulması,
-
İlgililer hakkında derhal idari ve adli soruşturma başlatılması,
hükümlerini öngörüyor.
3. İktidarın İlk Tepkisi
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “sahte diploma” iddialarına şu yanıtı verdi:
“Devlet içine çöken bu yapılar jiletle kazınıp atılacaktır.” Gerçek İzmir
Çelik’in açıklamaları,
-
Temizleme Sözü: “Bu tür yapılanmalar devletin kurumsal yapısına zarar verir; bunlar derhal temizlenecek.”
-
Komisyon Oluşturma: İddiaların TBMM’de özel bir araştırma komisyonuna sevk edileceği vaadi.
4. Hukuki Boyut ve Olası Cezai Yaptırımlar
-
Türk Ceza Kanunu (TCK) Md. 204: “Resmî belgede sahtecilik” suçu, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörür.
-
Devlet Memurları Kanunu (657 sayılı K. Md. 36): Kamu görevlerine atanmada diploma şartı aranır; sahte belge ibraz edenler ihraç ve görevden el çektirme ile karşılaşır.
-
Soruşturma Süreci: Cumhuriyet başsavcılıkları, ihbar üzerine soruşturma açar; örgütlü belge sahteciliği iddiaları araştırılır.
5. Kamuoyu ve Medya Yankıları
-
Araştırmacı Gazeteciler: Gazete ve TV’lerde sahte diploma çetesinin e-imza üzerinden diploma düzenlediğine dair bulgular paylaşıldı.
-
Sosyal Medya: Twitter’da “#DiplomaSkandalı” etiketi haftanın en çok konuşulanlar listesine girdi.
-
Akademik Dünyadan Çağrı: Üniversitelerin Yükseköğretim Kurulu’na (YÖK) açık mektup yayınlanarak “Diploma kayıtlarının şeffaflaştırılması” istendi.
Sonuç
Özel’in iddiası, hem hukuki hem de siyasi zeminde geniş bir tartışma başlatmış durumda. Muhalefet soru önergeleri, iktidarın komisyon vaadi ve adli soruşturmalarla süreç hız kazanacak. “Sahte diploma” skandalının gerçek boyutları, yürütülecek kurumsal ve yargısal incelemelerin ardından netleşecek.
-
Gündem4 gün önce
Foça’yı Şoke Eden Kayıp: “Efsane Başkan” Ahmet Nihat Dirim’in Oğlu Kerem Dirim Sazlıkta Ölü Bulundu – Vücudunda Derin Kesikler Tespit Edildi!
-
Gündem1 hafta önce
“Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı Duyurdu: Bursa Harmancık‑Orhaneli Yangını Kontrol Altına Alındı”
-
Gündem1 hafta önce
Türkiye, Azerbaycan Üzerinden Cumartesi Günü Suriye’ye Günlük 6 Milyon m³ Doğalgaz Tedarikine Başlıyor
-
Gündem5 gün önce
“Banyoda Boğazından Bıçaklanarak Öldürüldü: Trans Birey Nida Nazlıer Cinayeti ve Ardındaki Gerçekler”
-
Gündem3 gün önce
Yürekleri Dağlayan Cinayet: Cezaevinden İzinli Çıkan Koca, Eşini Canlı Canlı Yaktı
-
Gündem6 gün önce
Aydın’ı Sarsan Bebek Skandalı: 9 Günlük Bebeği Para Karşılığı Satın Alan Çocuk Doktorunun Kan Donduran İtirafı
-
HAVA DURUMU1 hafta önce
Meteoroloji Uzmanı Tekin Tarih Verdi: Cuma Günü Sıcaklık Düşüyor, Yağış Geliyor!
-
Spor3 gün önce
Kaşoba FK, Kızıldağ Yaylası Köylerarası Turnuvasında Penaltılarla Rakibini Eleyerek Yarı Final Biletini Kapıyor