Gündem
“Deprem Fırsatçılarına Dur De! Mağduriyetleri Önlemenin Yolları”
Açıklama
Deprem sonrası fırsatçılık yapan dolandırıcıların yöntemlerini ve topluma verdikleri zararları keşfedin. Güvenli yardım, şeffaf bağış ve hukuki önlemlerle mağduriyetinizi nasıl koruyacağınızı öğrenin.

Amazon’da satılan 2-3 kişilik bir çadırın deprem sırasında 2864 TL’ye alınırken, depremden yalnızca 2-3 saat sonra aynı gönderici ve satıcıdan 4080 TL’ye alınabildiği görüldü.
Aynı şekilde dışarıda sabahlayanların sıklıkla kullandığı kamp sandalyelerinin de fiyatlarının arttığı görüldü.
Bir kamp sandalyesinin fiyatının satıcının talebiyle yaklaşık 359 TL’den 589 TL’ye yükseltildiği görüldü. Fiyatların karşılaştırıldığı bir sitede ürünün fiyatının 24 Nisan 2025’te artırıldığı görüldü.

İLK YARDIM SETLERİ VE EL FENERLERİNE DE ZAM YAPTILAR
Depremde ilk akla gelen ilk yardım setleri ve el fenerleri de zamlardan etkilenen ürünler arasında yer aldı.
Deprem öncesinde fiyatı 200 TL civarında olan bir ilk yardım setinin 24 Nisan itibarıyla 389 TL’ye yükseldiği görüldü. Karşılaştırmanın yer aldığı sitede “Şu anki fiyat son 1 haftanın en yüksek fiyatı” ibaresinin yer alması da deprem sonrasında yapılan zammı bir kez daha gösterdi.

1. Giriş
Depremler, toplumsal dayanışmanın en güçlü şekilde ortaya çıktığı ancak aynı zamanda fırsatçılık vakalarının da yükseldiği dönemlerdir. Bazı art niyetli kişiler, yardım malzemelerinin satışından bağış toplama sahtekarlığına kadar çeşitli yöntemlerle mağdurların güvenini suistimal eder. Bu makalede, deprem fırsatçılarının yaygın taktiklerini, yol açtıkları sorunları ve bu tür faaliyetlere karşı alınabilecek önlemleri detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
2. Deprem Fırsatçılarının Yöntemleri
2.1. Yardım Malzemelerini Karaborsaya Sürme
-
Tanım: Depremzedelere ücretsiz veya indirimli sunulan battaniye, gıda, su gibi temel ihtiyaç malzemelerini topluca satın alarak karaborsada yüksek fiyata satmak.
-
Etkisi: En çok ihtiyacı olan kişilerin temel ihtiyaçlara erişimini engeller.
2.2. Sahte Yardım Kampanyaları
-
Tanım: Sosyal medya ve SMS üzerinden devlet veya güvenilir kurum adına yalan reklamlar yayıp, bağış toplamak.
-
Etkisi: Gerçek yardım kuruluşlarının itibarını zedeler ve bağışçı güvenini sarsar.
2.3. Kayıtsız Kiralama ve Isıtma Ücretleri
-
Tanım: Geçici barınma ve ısınma için tahsis edilen konteyner, çadır veya kiralık konutları usulsüz kayda geçirip ekstra ücret talep etmek.
-
Etkisi: Barınma sorununu ağırlaştırır, mağdurlar daha fazla mali yük altına girer.
3. Toplumsal ve Ekonomik Etkiler
-
Güven Kaybı: Yardım kuruluşlarına ve devlet kurumlarına duyulan güven azalır.
-
Ekonomik Yük: Fırsatçıların yükselttiği fiyatlar, depremzedelerin bütçelerini daha da zorlar.
-
Sosyal Gerilim: Yardım eksikliği ve haksız rekabet, toplum içinde çatışmalara yol açabilir.
4. Hukuki ve Kurumsal Önlemler
4.1. Denetim Mekanizmalarının Güçlendirilmesi
-
Belediyeler ve valilikler, yardım malzemelerinin dağıtım ve satış noktalarını sıkı denetim altına almalı.
-
E-devlet üzerinden yardım takibi ve şeffaf raporlama sistemleri kurulmalı.
4.2. Hapis ve Para Cezaları
-
Afet dönemi dolandırıcılığı TCK kapsamında ağır cezalara tabi tutulmalı.
-
Örnek: Yardım malzemelerini karaborsaya sürme fiili, “nitelikli dolandırıcılık” olarak değerlendirilebilir.
4.3. Resmi İhbar Hatları ve Mobil Uygulamalar
-
Vatandaşlar fırsatçılık vakalarını hızlıca ihbar edebilecekleri 24/7 hatlar ve uygulamalar kullanıma sunulmalı.
-
İhbarlar anlık olarak ilgili birimlere yönlendirilmeli ve geri bildirim mekanizması kurulmalı.
5. Bireyleri ve Kurumları Koruma Önerileri
-
Resmi Kaynaklardan Takip: Yardım kampanyalarının İçişleri Bakanlığı, AFAD veya Kızılay gibi resmi duyurularına güvenin.
-
Belge ve Fatura İsteme: Bağış yaparken veya yardım alırken resmi belge ve fatura talep edin.
-
Güvenilir Platformlar: E-devlet, Kızılay web sitesi veya uluslararası saygın yardım kuruluşları üzerinden işlem yapın.
-
Yerel Denetim: Mahalle muhtarı, ilçe kaymakamlığı veya muhtarlık bürolarıyla koordinasyon sağlayın.
-
Topluluk Dayanışması: Sosyal medya gruplarını ve yerel gönüllü ağlarını kullanarak bilgi paylaşımı ve teyit mekanizmaları oluşturun.
6. Sonuç
Deprem fırsatçılığı, hem bireysel mağduriyetlere hem de toplumsal güven erozyonuna yol açar. Güçlü denetim sistemleri, caydırıcı cezalar ve vatandaşın aktif rol alacağı şeffaf mekanizmalarla bu tür kötü niyetli faaliyetlerin önüne geçebiliriz. Her birimiz depremzedeler için gerçek dayanışmanın savunucusu olup, fırsatçılara karşı “dur” demeliyiz.
Çağrı: Depremzedelere yardım etmek veya fırsatçı vakaları ihbar etmek için bir an önce AFAD 122’yi arayın veya e-Devlet üzerinden “Afet Yardım İşlemleri”ni kontrol edin!
Gündem
Ayakkabı, oyuncak ve deri ürünlerinde yurt dışı siparişlerine kısıtlama — Önceden verilen siparişler ne olacak?
Ayakkabı, oyuncak ve deri ürünlerinde yurt dışı siparişlerine kısıtlama — Önceden verilen siparişler ne olacak?
FATİHDOGANMEDYA / Haber — 26 Ekim 2025, 14:00 | Okuma süresi: 3 dakika
Ticaret Bakanlığı, e-ticaret denetimleri ve laboratuvar analizleri sonucunda yüksek risk taşıdığı tespit edilen ayakkabı, oyuncak ve saraciye (deri çanta/bavul vb.) ürünlerinin posta veya hızlı kargo yoluyla—“basitleştirilmiş gümrük beyannamesi” (ETGB) kapsamında—ülkeye girişine kısıtlama getirdi. Düzenleme 20 Ekim 2025 tarihli ve 2025/11 sayılı Genelge ile yürürlüğe girdi.
![]()
Neden kısıtlama getirildi?
Ticaret Bakanlığı’nın denetim ve laboratuvar incelemelerinde incelenen 182 üründen 148’inin ürün güvenliği kriterlerini karşılamadığı; uygunsuzluk oranının %81 olduğu bildirildi. İncelemelerde fitalat, kurşun, kadmiyum ve PAH’lar gibi yasal sınırların üstünde toksik kimyasallara rastlandığı açıklandı. Bakanlık, insan sağlığını koruma amacıyla posta ve hızlı kargo yoluyla gelen bu ürünlerde kısıtlama uygulamaya koydu.
Hangi gönderiler etkileniyor?
Düzenleme özellikle posta ve hızlı kargo (ETGB / basitleştirilmiş gümrük) ile bireysel tüketiciler tarafından yurt dışındaki platformlardan satın alınan ayakkabı, oyuncak ve saraciye ürünlerini kapsıyor. Diğer ithalat kanalları (ör. normal gümrük işlemiyle ithal edilen ticari sevkiyatlar) bu kısıtlamanın dışında kalabilir; yani ürünün ülkeye giriş şekli belirleyici.
Peki, daha önce verilen siparişler ne olacak?
Bakanlık ve yetkili haber ajanslarının bildirdiğine göre, kısıtlama sonrası tüketicilerin üç temel seçeneği bulunuyor:
-
Satın alma platformuyla iade sürecini başlatmak — satıcı ile iletişim kurarak geri ödeme talep edilebilir.
-
Gümrüğe normal usulde beyanla (tam gümrük işlemi) getirme — eğer teknik olarak mümkünse ve ilgili belgeler sağlanabiliyorsa ürün normal gümrük prosedürüne göre ülkeye sokulabilir; bu yol genellikle masraflı olur.
-
Gümrüğe iade veya “terk etme” seçenekleri — kargonun ülkeye girişine izin verilmezse paket gümrüğe iade edilir veya ithalatçı tarafından bırakılabilir; tüketici/ithalatçı bu süreçler için kargo firması ve satıcıyla görüşmelidir. Anadolu Ajansı
Özetle: Siparişler otomatik olarak “iletilir” diye düşünülmemeli — etkilenen gönderiler ya iade sürecine girecek, ya tüketici tarafından normal gümrük beyanı ile getirilmeye çalışılacak ya da gümrüğe iade/terk edilecek. https://ticaret.gov.tr+1
Tüketiciler ve satıcılar için pratik öneriler
-
Sipariş verdiyseniz önce satıcı/alışveriş platformu ile iletişime geçin; iade ve geri ödeme seçeneklerini sorun
-
Kargo takibini kontrol edin. Kargonuz ETGB kapsamında görünüyorsa bu düzenlemeye takılabilir.
-
Kabul etmeyin veya teslim almadan önce bilgi alın. Gümrükten işlem yapılması gerekiyorsa maliyet oluşabilir.
-
Satıcı/işletmeler için: piyasa gözetimi ve uygunluk belgeleri, laboratuvar testleri ve mevzuata uyum zorunluluğu daha da önem kazandı — tedarik zincirinizi gözden geçirin.
Etkileri ve soru işaretleri
Kısıtlama, bireysel yurt dışı alışverişlerini ve bazı e-ticaret platformlarının tüketiciye sunduğu ürün çeşitliliğini kısmen sınırlayabilir. Sektör temsilcileri ile tüketiciler arasında kısa vadede iade/mağduriyet süreçleri artabilir; uzun vadede ise iç piyasada mevzuata uygun üretim ve tedarik öne çıkabilir. (Gelişmeleri takip etmeye devam edeceğiz.)
Gündem
Kağıthane’de vahşet: Nilay’ı sokak ortasında katletti
Kağıthane’de vahşet: Nilay’ı sokak ortasında katletti
Tarih: 26 Ekim 2025 · Saat: İlk haberler 11:58 (güncelleme: 14:15) · Okuma süresi: ~2 dakika
İstanbul Kağıthane Çağlayan Mahallesi 15 Temmuz Şehitler Caddesi’nde, 42 yaşındaki Nilay Kotan sokak ortasında silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetti. Olayın şüphelisi, eski sevgilisi olduğu öne sürülen 64 yaşındaki Ali K., polis tarafından Silivri’de yakalandı.

Olayın ayrıntıları
İddiaya göre saldırı 26 Ekim 2025 sabah saatlerinde Çağlayan Mahallesi 15 Temmuz Şehitler Caddesi’nde meydana geldi. Saldırganın Nilay Kotan’a çok sayıda (haber kaynaklarına göre 15) el ateş ettiği; ağır yaralanan Kotan’ın olay yerindeki ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldığı, burada tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği bildirildi.
Şüphelinin yakalanması ve kimlik bilgileri
Olay yerinden kaçan şüpheli A.K. (64) olduğu iddia edilen kişi, polis ekiplerinin titiz çalışması sonucu Silivri’de yakalandı. Şüphelinin yakalandığı ve olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi. Bazı haberlerde şüphelinin daha önce sabıkasının olduğu yönünde bilgiler yer aldı; soruşturma ekipleri bu kayıtları inceliyor.
Emniyet ve adli süreç
Olayın ardından Kağıthane Asayiş Büro Amirliği ve olay yeri inceleme ekipleri bölgeye sevk edildi; çevredeki güvenlik kamera kayıtları ve görgü tanıklarının ifadeleri toplandı. Savcılık tarafından başlatılan soruşturma kapsamında şüpheli adliyeye sevk edilmeden önce emniyetteki işlemleri sürüyor.
Görgü tanıkları ve mahalle sakinlerinin tepkisi
Mahalle sakinleri olay karşısında şok yaşadıklarını; sokakta böyle bir saldırının gerçekleşmesinin bölge halkını tedirgin ettiğini belirtti. Polis, olayla ilgili görgü tanıklarının bildirimleri için çağrı yaptı ve ilave güvenlik önlemleri alındı.
Gündem
PKK, Türkiye sınırındaki kampları boşaltıyor — Zap ve Metina ile mağaralar tahliye edilecek
PKK, Türkiye sınırındaki kampları boşaltıyor — Zap ve Metina ile mağaralar tahliye edilecek
Tarih / Saat: 26 Ekim 2025 — 14:30
Okuma süresi: 3 dakika
Yazar: FatihDoğanMedya Haber Merkezi
Kuzey Irak kaynaklı açıklamalara göre PKK, Türkiye sınırına yakın Zap ve Metina başta olmak üzere bazı kamp ve mevzilerini boşaltma kararı aldı; örgütün bölgedeki mağara ve barınak alanlarını da terk edeceği bildirildi. Süreçle ilgili ayrıntılar ve bölgedeki askeri-güvenlik gelişmeleri devam ediyor.

Gelişme: Hangi alanlar boşaltılacak?
Kuzey Irak’ta yayılan haberlere göre PKK, Türkiye sınırına yakın Zap ve Metina kamp bölgelerinde kademeli çekilme kararı aldı; aynı açıklamada mağara ve sınır hattına yakın bazı mevzilerin de tahliye edileceği ifade edildi. Bu duyurunun örgütün üst düzey iletişim kanallarından mı yoksa bölgedeki kaynaklardan mı yapıldığına dair detaylar henüz bütünlüklü şekilde paylaşılmadı.
Süreç ve uygulama iddiaları
Bazı medya kuruluşlarının aktardığı iddialara göre, silah bırakma ve çekilme sürecinin bölge bölge yürütüleceği; mağaraların tespit edilip girişlerinin kapatılması veya imha edilmesi gibi uygulamaların yer alabileceği belirtiliyor. Bu ayrıntılarla ilgili kaynaklar, sürecin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve güvenlik birimleri gözetiminde ilerleyebileceğine işaret ediyor. Ancak bu tür operasyonel detayların sahada nasıl uygulanacağına dair resmi bir açıklama henüz yapılmadı.
Türkiye cephesinden bağlam
Türkiye, PKK’ya karşı sınırötesi operasyonlarını sürdürüyor; geçmiş dönemlerde Zap, Metina, Hakurk gibi bölgeler hava ve kara harekâtlarıyla hedef alınmıştı. Bölgedeki askeri faaliyetler ve istihbarat çalışmaları, olası çekilme ve silah bırakma süreçlerinin güvenlik boyutunu belirleyecek. Uluslararası ajanslar da Türkiye’nin operasyonlarını ve bölgedeki durumu yakından takip ediyor.
Uzman yorumları ve olası sonuçlar
Güvenlik uzmanları ve bölge analistleri, kampların boşaltılması ve mağaraların terkedilmesinin kalıcı barışa doğru atılmış önemli bir adım olabileceğini; ancak sahada denetim, teslim, rehabilitasyon ve siyasi-mekanik süreçlerin eş zamanlı ve şeffaf biçimde yönetilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, çekilme sonrası bölge güvenliğinin sağlanması, geri dönüş ve ceza adımları gibi hukuki-siyasi konuların da çözülmesi gerekiyor. (Uzman değerlendirmeleri medya kaynaklarından ve analiz raporlarından derlenmiştir.
Ne takip edilmeli?
-
PKK veya bağlı yapılanmalardan gelecek resmi açıklamalar, sürecin kapsamını netleştirecek.
-
Türkiye Cumhuriyeti makamları (MSB, MİT, Dışişleri) ve bölgedeki yerel aktörlerin açıklamaları takip edilmeli.
-
Uluslararası gözlemciler ve bağımsız raporlar, iddiaların doğruluğunu teyit edebilecek üçüncü kaynaklar sağlayabilir.
Not: Bu haber, kamuoyuna yansıyan güvenilir medya ve kaynaklara dayanarak hazırlanmıştır; iddiaların bir kısmı sahadaki fiili uygulamalarla teyit edilmeyi beklemektedir. Okurlarımız, resmi makam açıklamalarını öncelikli kaynak olarak takip etmelidir.
-
Teknoloji1 hafta önceChatGPT’nin erkeklere verdiği “korkunç flört tavsiyeleri”
-
Son Dakika1 hafta önceSon dakika deprem mi oldu? Az önce deprem nerede oldu? İstanbul, Ankara, İzmir ve il il AFAD son depremler 17 Ekim 2025
-
Teknoloji6 gün önceNASA astrofizikçisinden yeni teori: Uzaylılar “sıkıcı” olabilir
-
Teknoloji5 gün önceOpenAI, ChatGPT tarayıcısını tanıttı: Mac kullanıcılarına özel
-
Teknoloji1 hafta önceSamanyolu’nun merkezindeki kara delik uzay-zamanı nasıl büküyor?
-
Ekonomi7 gün önceCANLI ALTIN FİYATLARI 20 EKİM: Haftanın ilk gününde altın fiyatları ne kadar? (Gram, çeyrek, yarım ve tam altın fiyatı)
-
Spor7 gün önceFenerbahçe 2-1 Fatih Karagümrük — Maç Sonucu ve Detaylı Özet
-
Sağlık5 gün önceKALP SAĞLIĞI: Koroner kalp hastalığı için 6 önemli risk faktörü
