Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Halil İnalcık’ı andı

Yayımlandı

üzerinde

Cumhurbaşkanı , “Tarihçilerin Kutbu” olarak nitelendirilen Prof. Dr. Halil İnalcık’ı vefatının dokuzuncu yılında andı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Eserleriyle bizlere eşsiz bir miras bırakan, Türk tarihçiliğinin büyük ismi, ‘Tarihçilerin Kutbu’ Prof. Dr. Halil İnalcık hocamızı ahirete irtihalinin 9’uncu yılında rahmetle, hürmetle yad ediyorum.” ifadesini kullandı.

HALİL İNALCIK KİMDİR?

Babası Kırım göçmenlerinden Seyit Osman Nuri Bey ve annesi Ayşe Bahriye Hanım olan Halil İnalcık, 7 Eylül 1916’da İstanbul’da dünyaya geldi.

İlk ve ortaokulu Ankara ve Sivas’ta okuyan, liseyi Balıkesir Necati Bey Muallim Mektebi’nde tamamlayan İnalcık, lisans eğitimini ise 1935’te Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesinde (AÜDTCF) yaptı.
Yeniçağ Tarihi Bölümünde yaptığı bir çalışma ile Prof. Dr. Fuat Köprülü’nün dikkatini çeken İnalcık, onun tavsiyesi ile ilmi yardımcı olarak görevlendirildi.

“Tanzimat ve Bulgar Meselesi” adlı doktora tezini 1942’de veren İnalcık, 1943’te “Viyana’dan Büyük Ricat”e Osmanlı İmparatorluğu ve Kırım Hanlığı” başlıklı teziyle doçent oldu.

1945’te aynı üniversitede Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünden Şevkiye Işıl ile dünya evine giren Halil İnalcık’ın bu evlilikten kızı Günhan dünyaya geldi.

Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesinde dersler veren İnalcık, 1947 yılında Türk Tarih Kurumu üyeliğine seçildi.

Üniversite tarafından 1949’da İngiltere’ye gönderilen İnalcık, burada Osmanlı tarihine ait kaynakları araştırdı, önemli tarihçilerle tanıştı.
Halil İnalcık, 1952’de “Viyana Bozgun Yıllarında Osmanlı-Kırım Hanlığı İşbirliği” teziyle profesörlük unvanı aldı.

Columbia, Princeton, Pennsylvania, Harvard üniversitelerinde ziyaretçi profesör olarak dersler veren İnalcık, ABD’de Osmanlı-Türk tarihi araştırmalarının gelişimine büyük katkı sağladı.

Öğrenci olarak girip hocalık yaptığı Ankara Üniversitesinden 1972’de emekli olan İnalcık, Chicago Üniversitesinde Osmanlı Tarihi Kürsüsü’nü kurdu.

Chicago Üniversitesinden de 1986’da emekliye ayrılan İnalcık, 1993 yılında Bilkent Üniversitesinde Tarih Bölümünü kurarak, 23 yıl boyunca yüksek lisans ve doktora öğrencilerine seminer dersi verdi.

2003 yılında aynı üniversitede Halil İnalcık Center for Ottoman Studies adlı bir merkez kuran İnalcık, yıllardan beri çeşitli arşivlerden topladığı belge ve defterlerin kopyalarını, yarım kalmış araştırma metinlerini, binden fazla ayrı basımı ve diğer materyalleri bu merkeze bağışladı.

İnalcık, iyi düzeyde İngilizce, Fransızca, Almanca’nın yanı sıra orta düzeyde de Arapça, Farsça ve İtalyanca biliyordu.

Uluslararası çapta şöhreti olan İnalcık, Cambridge Uluslararası Biyografi Merkezi tarafından dünyada sosyal bilimler alanında sayılı 2 bin bilim insanı arasında gösterilirken Türk, Amerikan, İngiliz, Sırp ve Arnavutluk akademilerine üye seçildi. Çok sayıda ödül ve nişan verilen İnalcık, birçok üniversiteden de fahri doktora unvanı aldı.

Halil İnalcık, Prof. Suraiya Faroqhi ile birlikte E. J. Brill’in (Leiden) yayımladığı “The Ottoman Empire and Its Heritage” (Osmanlı İmparatorluğu ve Mirası) serisinin editörlüğünü üstlenirken, 2005 yılına kadar bu seriden yayınlanan 38 ciltlik çalışma, Osmanlı tarihini Batı dünyasına tanıtan belli başlı eserler arasında yer aldı.

Prof. Dr. Halil İnalcık, 2002’de İslam Konferansı Teşkilatı tarafından “Teşekkür Plaketi” ve Kültür Bakanlığı “2002 Kültür ve Sanat Büyük Ödülü”ne layık görüldü.

İnalcık, 25 Temmuz 2016’da Ankara’da tedavi gördüğü hastanede vefat etti.

Cenazesi, Bakanlar Kurulu kararıyla çok sevdiği Osmanlı padişahı olan Fatih Sultan Mehmet’in de türbesinin bulunduğu Fatih Camisi Haziresine defnedildi.

Cumhurbaşkanı ‘ın talimatı ile İnalcık’ın mezarı, geleneksel Osmanlı ulema kabri şeklinde yapıldı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

TSK, Altay Tankı’na kavuşuyor — Seri üretimden çıkan ilk tanklar teslim edildi

Yayımlandı

üzerinde

TSK, Altay Tankı’na kavuşuyor — Seri üretimden çıkan ilk tanklar teslim edildi

FATİHDOGANMEDYA / Ankara
Tarih: 28 Ekim 2025 — Saat: 16:30
Okuma süresi: ~3 dakika

Türkiye’nin milli ana muharebe tankı ALTAY’ın seri üretimden çıkan ilk araçları bugün Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) teslim edildi. Ankara Kahramankazan’daki BMC Ankara Tank ve Yeni Nesil Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi’nde düzenlenen açılış ve teslim törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı bildirildi.

Teslimat detayları

Tören kapsamında seri üretim hattından çıkan ilk 3 yeni ALTAY tankı TSK envanterine resmen dahil edildi. Proje kapsamında toplam 250 adet ALTAY tankı siparişi olduğu; bunun 85 adet T1, 165 adet T2 konfigürasyonunda planlandığı aktarılıyor

BMC’nin yeni üretim tesisinin kapasitesi ve üretim akışı hakkında farklı kaynaklar şu rakamları veriyor: tesis yıllık yaklaşık 96 adet ALTAY üretim kapasitesine sahip olacak şekilde planlandı; aylık üretim hedefleri ve teslimat takvimi teslimatlar ilerledikçe artırılacak. İlk seri teslimatlar 2025 içinde başlayacak biçimde duyuruldu.

Neden önemli?

ALTAY projesi, Türkiye’nin kara kuvvetleri için uzun süredir beklenen yerli ana muharebe tankı programı. Serbestleştirilmiş yerlileştirme ve milli tedarik zincirleriyle birlikte, platformun daha yüksek bir yerlilik oranı ve geliştirilmiş muharebe yetenekleriyle sahaya çıkması hedefleniyor. Tören konuşmalarında savunma sanayinde “tam bağımsızlık” vurgusu yapıldı.

Teknik özelliklere kısa bakış

BMC tarafından paylaşılan teknik verilere göre ALTAY’ın öne çıkan bazı performans değerleri şunlar: karayolunda maksimum hız ~65 km/s, off-road hızları, fording kapasitesi ve zırh/koruma çözümleri. Tank; modern atış kontrol sistemleri, reaktif/kompozit zırh seçenekleri ve entegre komuta-kontrol altyapısı ile donatıldı. (Detaylı teknik spesifikasyonlar BMC tarafından yayımlanan teknik dokümanda yer alıyor.)

Teslimat takvimi ve sonraki adımlar

Resmi açıklamalara göre 2025 yılı içinde ilk küçük partinin teslimatı tamamlanacak; 2026–2028 arasında seri teslimatlar planlandığı ve kademeli olarak envanter takviminin yürütüleceği belirtiliyor. Hedef, T2 konfigürasyonuyla ilave yetenekler kazanmış ALTAYları düzenli olarak teslim ederek Kara Kuvvetleri envanterini modernize etmek.

Uzman yorumu (kısa)

Savunma uzmanları, ALTAY’ın yerli üretimle devreye alınmasının lojistik, bakım ve teknoloji transferi açısından stratejik bir avantaj sağlayacağını belirtiyor. Bununla birlikte miktar, teslim hızı ve yabancı bileşenlerin yerlileştirilmesi programın başarısını belirleyecek ana değişkenler olarak öne çıkıyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Türkler artık Karadağ’a gitmek için vize almak zorunda

Yayımlandı

üzerinde

hükümeti, Türk vatandaşlarına yönelik vize serbestliği rejimini geçici süreyle askıya alındığını duyurdu.

Karadağ Dışişleri Bakanlığı, umumi (bordo) pasaporta sahip vatandaşların 30 Ekim 2025 tarihinden itibaren Karadağ’a seyahatlerinde vize rejimine tabi tutulacağını açıkladı.

başvuruları, Karadağ’ın Ankara Büyükelçiliği veya İstanbul Başkonsolosluğu aracılığıyla yapılacak.

Öte yandan, maksimum kalış süresi 30 gün ile sınırlı olmak kaydıyla en az 3 ay süreyle geçerliliği bulunan pasaport ve oturum kartı sahibi olan kişiler ile Avustralya, Kanada, Japonya, Yeni Zelanda, İrlanda, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Schengen bölgesi ülkelerinden geçerli ve çok girişli vizeye sahip olanlar Karadağ’a vize almaksızın giriş yapabilecek.

İKİ TÜRK GÖZALTINA ALINMIŞTI

Karadağ’ın başkenti Podgoritsa’da yaşanan bıçaklama olayının ardından iki Türk gözaltına alınmıştı.

Bazı Karadağ vatandaşlarının sosyal medyada çağrısı üzerine hafta sonu Türk vatandaşlarına ait iş yerleri ve araçlara saldırılar düzenlenmişti.

Olaylar sonrası Karadağ Başbakanı Milojko Spajic Türkiye’ye vize serbestisinin geçici olarak askıya alınacağını duyurmuştu.

Okumaya Devam Et

Gündem

Kırşehir’de miniklerden büyük coşku: “Efendiler! Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz!”

Yayımlandı

üzerinde

Kırşehir’de miniklerden büyük coşku: “Efendiler! Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz!”

Tarih: 28 Ekim 2025
Saat (Yayın): 12:10 (Yerel)
Okuma süresi: 3 dakika

Kırşehir Cumhuriyet Anaokulu öğrencileri, 28 Ekim 2025 günü öğretmenleri eşliğinde Cumhuriyet’in ilanını canlandırdı; dönemin kostümlerini giyen 27 öğrenci, Cacabey Meydanı ve Ankara Caddesi’ndeki vatandaşlara temsili gazeteler dağıttı. Etkinlik sırasında minikler, dönemin duyurusunu anımsatan sözleri yüksek sesle tekrarlayarak kutlamaya renk kattı

Etkinliği düzenleyen öğretmenlerden Fırat Arslan, gazetecilere yaptığı açıklamada bu tür uygulamalı çalışmalarla çocuklara tarih bilinci ve Cumhuriyet sevgisi aşılamayı amaçladıklarını söyledi. Arslan, “Öğrencilerimiz sadece Cumhuriyet’i öğrenmeyecek, onun ruhunu yaşayacaklar.” ifadelerini kullandı. Öğretmen Yasemin Vurgun Dağlı da çocukların ellerinde gazetelerle dönemin havasını hissettirecek şekilde sokaklarda yürüdüklerini belirtti.

Etkinlik kapsamında minikler ellerindeki temsili gazeteleri dağıtırken “Yazıyor, yazıyor — yarın Cumhuriyet’in ilan edileceği yazıyor” şeklinde seslendi; vatandaşlar ise çocukları alkışlayarak destek verdi. Organizasyonun amacı, Cumhuriyet’in farklı kuşaklar tarafından 7’den 70’e sahiplenildiğini somut biçimde göstermek olarak açıklandı.

Bu temsili anons, Cumhuriyet’in kuruluş sürecine atıfta bulunan simgesel bir tekrar niteliği taşıyor. Mustafa Kemal Atatürk’e atfedilen “Efendiler, yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” sözleri, Cumhuriyet’in kuruluş öyküsünde önemli bir yer tutar; miniklerin bu sözleri canlandırması, tarih bilincini güçlendirme amaçlı bir eğitim yaklaşımı olarak değerlendirildi.

Etkinliğin yankıları ve amaç

  • Vatandaşlar etkinliği samimi buldu, öğrencileri tebrik edip hatıra fotoğrafları çekti

  • Okul yönetimi, benzer uygulamaların her yıl tekrarlanabileceğini ve öğrencilerin milli değerlere bağlanmasını destekleyeceğini bildirdi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar