Açıklama :
Batman Asri Mezarlık’ta 23 Haziran’da defnedilen 75 yaşındaki Mehmet Ekin’in mezar yeri, daha önce başkasına satıldığı iddiasıyla aileden ve savcılıktan haber verilmeksizin başka bir mezara taşındı. Aile nöbet tutmaya başladı, idari ve adli soruşturma başlatıldı.

Batman’da Mezar Skandalı: Cenaze İzinsiz Taşındı

Olayın Özeti

Batman’da 23 Haziran 2025’te hayatını kaybeden 75 yaşındaki Mehmet Ekin, ailesi tarafından Asri Mezarlık’ta toprağa verildi. Ancak 4 Temmuz’da mezarlık ziyaretine gelen aile, defin edilen mezarda babalarının naaşının bulunmadığını fark etti. İddiaya göre mezar yeri, daha önce başka bir kişiye satılmış; bu kişi itiraz edince görevliler, aile ve savcılıktan izin almaksızın gece yarısı cenazeyi komşu mezara nakletti .

Mezarı Taşınma Süreci

• Satış İddiası: Mezarlık görevlileri, Ekin’in defnedildiği parselin daha önceden başka bir vatandaşa satıldığını belirtti.

• İtiraz ve Habersizlik: Söz konusu alıcının itirazı üzerine; ne aileye ne de adli makamlara haber verilmeden, gece saatlerinde cenaze mezardan çıkarıldı ve yandaki mezara defnedildi .

Ailenin Tepkisi ve Hukuki Adımlar

Mezarında babasını bulamayan Ekin ailesi büyük şok yaşadı. Olayı fark eden Mehmet Ekin’in oğlu Mahmut Ekin, “Kimse bize haber vermedi, rızamızı almadılar. Kendi gözlerimizle gördük. Bu işin peşini bırakmayacağız” dedi . Aile, sorumlular hakkında polise suç duyurusunda bulundu ve benzer bir durum yaşanmaması için mezarlıkta nöbet tutmaya başladı.

Yetkililerin Açıklamaları

Belediye yetkilileri, söz konusu personele yönelik idari soruşturma başlatıldığını, adli sürecin de devam ettiğini bildirdi. Mezarlık yönetimi, uygulanan işlemle ilgili iç soruşturmanın sürdüğünü vurguladı .

Hukuki ve Toplumsal Boyut

• Mezar Yeri Hukuku: Türk Medeni Kanunu’na göre, defin işlemi ve mezar yeri tahsisi aile izni ve yetkili mercilerin onayıyla gerçekleşir. İzinsiz müdahaleler hem ceza hem de tazminat davalarına konu olabilir.

• Toplumsal Güven: Bu tür vakalar, vatandaşın devlet kurumlarına ve yerel yönetimlere güvenini sarsmakta; cenaze hizmetlerinde şeffaflık ve denetim ihtiyacını öne çıkarmaktadır.

Sonuç ve Beklenen Gelişmeler

Soruşturmanın sonuçlanmasına kadar Ekin ailesinin mezarlıkta nöbeti sürecek. İdari ve adli mercilerce yapılacak incelemeler, hem ilgili personelin hem de mezarlık yönetiminin sorumluluğunu ortaya koyacak. Kamuoyunun yakından takip ettiği bu skandal, cenaze hizmetlerinde reform ve sıkı denetim taleplerini güçlendirdi.

Yayın Bilgileri:

• Tarih: 06 Temmuz 2025

Açıklaması
İstanbul ve Antalya Cumhuriyet Başsavcılıkları’nın yürüttüğü geniş kapsamlı yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda Adana, Adıyaman ve Antalya büyükşehir belediyeleri hedef alındı. Tutuklanan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in savcılık ifadesindeki çarpıcı açıklamalarının detayları ve operasyonun hukukî süreci bu haberde.

1. Operasyonun Kapsamı ve Başlatılması

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı öncülüğünde 5 Temmuz 2025 tarihinde başlatılan “Çoklu Belediye Yolsuzluk” soruşturmasında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere gözaltına alındı. Aynı dönemde Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı da kendi bünyesinde yürüttüğü “rüşvet” soruşturması kapsamında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ile üç şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıp Böcek’in tutuklanmasını talep etti

2. Antalya’daki Rüşvet İddiaları

Soruşturma dosyasına göre, 2024 yerel seçimleri öncesinde Böcek’in oğlu Gökhan Böcek’in iş insanı Yusuf Yadoğlu’nun ofisinde 25 milyon TL talep ettiği, karşılanmayınca araç giydirme karşılığı 8,5 milyon TL’lik fatura düzenlendiği öne sürüldü. Antalya Emniyet’inin teknik inceleme, tanık beyanları ve finansal belgeler ışığında “kuvvetli suç şüphesi” tespit edilerek tutuklama talebinde bulunuldu .

3. Muhittin Böcek’in Savcılık İfadesi

06.07.2025 tarihinde savcılığa verilen ifadesinde Böcek, tüm suçlamaları reddetti.

• Yusuf Yadoğlu’nu 10 yıldır tanıdığını, ancak kendisiyle “detaylı bir diyaloğu” olmadığına vurgu yaptı.

• Oğlu Gökhan’ın Yadoğlu ile ilişkisinden haberdar olmadığını ve “bir ev için minnet edecek durumda” olmadığını belirtti.

• İfadesinde, “Bu süreçlerin herhangi bir noktasında benim bilgim yoktur. Hatta Gökhan bu parayı borç olarak almıştır” dedi .

4. Diğer Belediye Başkanlarının Durumu

• Zeydan Karalar (Adana) ve Abdurrahman Tutdere (Adıyaman), İstanbul’a sevk edilerek sorgulanıyor; adli kontrol şartıyla serbest bırakılmaları gündemde.

• Antalya’daki eski gelin Zeynep Kerimoğlu ise adli kontrollü serbest bırakıldı; oğlu Gökhan Böcek’in ise yurt dışında olduğu için ifadesi sonraya bırakıldı .

5. Hukukî Süreç ve Gelecek Adımlar

1. Yerel Mahkemeler: Tutuklama talepleri sulh ceza hakimliklerine sevkedildi.

2. ** delillerin Değerlendirilmesi:** Mali kayıtlar, tanıklar ve teknik raporlar detaylı şekilde inceleniyor.

3. Ek Gözaltılar: Soruşturmanın genişleme ihtimali, başka CHP’li ve iş insanlarını da kapsayabileceğine işaret ediyor.

4. Siyasi Yansımalar: Operasyonun CHP içindeki tartışmaları ve yerel seçim stratejilerini nasıl etkileyeceği merak konusu.

Sonuç: İstanbul ve Antalya başsavcılıklarının eş zamanlı yürüttüğü operasyon, CHP’li üç büyükşehir belediyesini odağına aldı. Muhittin Böcek’in savcılık ifadesindeki ret ve savunmaları, davanın seyrini belirleyecek önemli bir enerji oluşturuyor. Hukukî süreç hız kesmeden devam ederken, kamuoyu ve siyasî aktörler gelişmeleri yakından izliyor.

Açıklaması:
The Telegraph’in paylaştığı uydu görüntüleri ve Oregon State University radar verileri, İran’ın 12 günlük savaş sırasında İsrail’in önemli hava üsleri, istihbarat merkezleri ve lojistik tesislerine düzenlediği füze saldırılarını gün yüzüne çıkarıyor. Sansürlenen gerçekler ve bölgesel etkileri bu detaylı analizde keşfedin.

Giriş

İngiliz The Telegraph gazetesi, Oregon State University’den aldığı radar ve uydu görüntülerini kamuoyuyla paylaşarak, Mayıs–Haziran 2025 dönemindeki 12 günlük İran–İsrail çatışmasında İran’ın beş farklı askeri tesise doğrudan isabet kaydettiğini ortaya koydu. İsrail Savunma Kuvvetleri, operasyonun devamlılığını savunsa da, söz konusu hasar ve çarpıcı görseller içeride sıkı bir sansür uygulamasıyla gizlendi .

Olayın Ardındaki Belgeler ve Veriler

The Telegraph’in analizine göre:

• 6 İran füzesi, İsrail hava savunma sistemini aşıp doğrudan beş farklı tesise isabet etti.

• Bu veriler, Oregon State University radar kayıtları ve Planet Labs’ın yüksek çözünürlüklü uydu görüntülerine dayanıyor .

• Görüntülerde, etkili kraterler, yıkılan hangarlar ve hasar gören lojistik alanları net şekilde ayırt edilebiliyor.

Hedef Alınan Tesisler

1. Nevatim Hava Üssü

   • Güney İsrail’de stratejik konumu olan bu üs, İran füzelerinden en az bir darbe aldı.

2. Tel Nof Hava Üssü

   • Merkezi bir bölgeye sahip olan Tel Nof’da, lojistik hangar binalarında çarpıcı hasar tespit edildi.

3. İstihbarat Merkezi

   • Mossad ve Unit 8200’e yakın konumdaki kritik bir merkezin yakınında kraterler görüldü.

4. Lojistik Depo ve Tesisler

   • Askerî malzeme sevkiyatının kalbi sayılan depolarda yapısal hasarlar meydana geldi.

5. Diğer Destek Üniteleri

   • Radar ve haberleşme ekipmanlarının bulunduğu küçük yerleşkelerde de izler mevcut

İsrail’in Bilgi Kısıtlaması ve Sansür

• Saldırıların hemen ardından, IDF (İsrail Savunma Kuvvetleri) “tüm birimlerin operasyonel kapasitesine devam ettiğini” duyurdu.

• Füzelerin isabet ettiği konumlar, katı askeri sansür ve “güvenlik gerekçesi”yle yerel medyada yayımlanmadı.

• 13 Haziran gecesi, yetkililer vatandaşları bölgedeki hasar görüntülerini paylaşmamaları konusunda uyardı .

Bölgesel ve Uluslararası Etkiler

• İran: Saldırının, İsrail’in Gazze’ye yönelik baskılarına misilleme niteliğinde olduğu vurgulandı.

• ABD ve NATO: Saldırı sonrası hava savunma sistemlerinin etkinliği sorgulanırken, bölgesel dengeyi koruma çağrısı yapıldı.

• Uluslararası Medya: The Telegraph’ten sonra diğer yayın organları da verileri doğrulayarak sansür uygulamasının boyutlarını mercek altına aldı.

Sonuç ve Geleceğe Bakış

Bu gelişme, Orta Doğu’daki silah teknolojisi ve bilgi akışı savaşlarının yeni bir safhaya geçtiğini gösteriyor. Uydu verilerinin şeffaflığı, devletlerin kamuoyunu nasıl yönlendirdiği konusunda önemli dersler sunuyor. Analistler, ilerleyen günlerde benzer vakaların ortaya çıkabileceğine ve askeri sansürün sınırlarının giderek zorlanacağına dikkat çekiyor.

Not: Tüm veriler The Telegraph raporu ve ilgili uydu-radar analizlerine dayanmaktadır.