Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

CHP Düzce Mitinginde İmamoğlu’nun Mesajı Okundu, Özel’den Sert Sözler: “Bir Santim Eğilirsek Millete Diz Çöktürürler”

Yayımlandı

üzerinde

 

Açıklaması:
Düzce’de düzenlenen CHP mitinginde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklu bulunduğu cezaevinden gönderdiği mesaj okundu ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bir santim eğilirsek millete diz çöktürürler” diyerek sert tepki gösterdi. Bu haber, mitingin ayrıntılarını, öne çıkan konuşmaları ve mitingdeki atmosferi kapsamlı şekilde anlatıyor.

Giriş

19 Mart 2025 Çarşamba günü, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) çatısı altında Düzce’de düzenlenen mitingde, tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun cezaevinden gönderdiği destek mesajı okundu. Aynı etkinlikte, CHP Genel Başkanı Özgür Özel de sahneye çıkarak iktidar çevrelerinin uyguladığı baskılara sert tepki gösterdi. Özel’in, “Bir santim eğilirsek millete diz çöktürürler” şeklindeki sözleri, mitinge damgasını vurdu ve sosyal medyada geniş yankı buldu.

Mitingin Düzenlenme Amacı ve Zamanlaması

CHP Düzce İl Başkanlığı önünde gerçekleştirilen mitingin temel amacı, 19 Mart sabahı İstanbul Üniversitesi’nin usulsüz yatay geçiş gerekçesiyle Ekrem İmamoğlu ve 28 kişinin diplomalarının iptal edilmesine ve aynı operasyonda gözaltına alınan CHP’lilere karşı 81 ilde eş zamanlı destek açıklaması yapmaktı. Düzce’de mimarlığı, kolluğu ya da güvenlik güçlerini değil, milletin iradesini savunmak için bir araya gelen partililer, bu baskı ve hukuksuzluk girişimini “topyekûn saldırı” olarak nitelendirdi.

  • Tarih: 19 Mart 2025

  • Saat: 15:00

  • Yer: Düzce CHP İl Başkanlığı önü

  • Organizatör: CHP Düzce İl Başkanlığı

İmamoğlu’nun Cezaevi Mesajı

Miting sırasında, tutuklu bulunan İmamoğlu’nun cezaevinden kaleme aldığı mesaj, CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı tarafından okundu. Mesajda İmamoğlu, millete seslenerek “Bu mücadele sadece benim davam değil, Türkiye’nin demokrasisinin ve milletin iradesinin davasıdır” ifadelerini kullandı. İmamoğlu’nun vurguladığı ana noktalar şunlardı:

  1. Demokrasi ve Hukuka Vurgu: İmamoğlu, “Milletin iradesine saygı gösterilmeli, demokrasi dışı her türlü uygulama son bulmalı” diyerek demokrasi ve hukukun üstünlüğünü savundu.

  2. Ekonomik ve Sosyal Sorunlara Dikkat: Mesajında, “Dar gelirli vatandaşların ekonomik sıkıntıları iktidar tarafından görmezden gelinmiş durumda; bu tabloyu değiştirecek olan güç de halkın sandığa sahip çıkmasıdır” ifadelerini kullandı.

  3. Hukuksal Saldırıların Kınanması: “Diplomamın iptal edilmesi, beni cezaevine atma girişimleri tamamen siyasi amaç taşıyor. Milletin bu adaletsizliklere izin vermeyeceğine inanıyorum” diyerek iktidar çevrelerinin yargı ve idare mekanizmalarını nasıl kullanarak siyaseti etkilemeye çalıştıklarını eleştirdi

Miting alanındaki partililer, İmamoğlu’nun sesini işitince büyük alkış ve “İmamoğlu yaşa, Düzce yanına” sloganlarıyla cevap verdi. Katılımcılar, mesajı okuyan yetkililere teşekkür ederek, “Millet boyun eğmeyecek, demokrasiye sahip çıkacak” vurgusu yaptı.

Özel’in Miting Konuşması ve “Bir Santim Eğilirsek Millete Diz Çöktürürler” Mesajı

Mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İmamoğlu’na yönelik hukuksuzluk girişimlerini ve akademik odaklardan yargı organlarına uzanan süreci sert ifadelerle eleştirdi. Özel’in öne çıkan noktaları şu şekildedir:

  1. Hukuksuzluk Eleştirisi: “İktidar, demokratik ve hukuki meşruiyeti yok etmeye çalışıyor. İstanbul Üniversitesi’nden 35 yıl önce mezun olduğunuz bir diplomanızın iptal edilmesi nasıl izah edilebilir? Bu açıkça siyasidir ve bir darbedir.”

  2. Boyun Eğilmeyeceği Mesajı: Özel, “Bundan sonra bizden bir adım geri atmamızı, bir kelime eksik konuşmamızı bekliyorlarsa çok beklerler. Söz veriyorum bir santim eğilmeyeceğiz, bu millete diz çöktürmeyeceğiz” sözleriyle partisinin ve milletin demokrasi cephesinde geri adım atmayacağını vurguladı.

  3. Milletin Gücüne İnanç: “Milletin iradesi, baskı ve zorbalıkla hizaya getirilemez. Bugün Düzce’de toplanan bu kalabalık, aslında 86 milyonun büyük bir parçasıdır; birlik olduğumuz sürece hiçbir güç bizi yıldıramaz.”

  4. Ön Seçim Çağrısı: “23 Mart’ta yapılacak ön seçim, sadece bir parti içi süreç değil, Türkiye’nin geleceği için kritik bir dönemeçtir. Halkın oyuyla belirlenecek cumhurbaşkanı adayı, bu iktidarın haksız uygulamalarını sona erdirecek güç olacaktır.”

Özel’in bu sözleri, katılımcılar arasında büyük heyecan yarattı ve miting sonrası sosyal medyada “#BirSantimEğilme” etiketi hızla trend listesine girdi. Katılımcılar, Özel’i dakikalarca alkışlayarak “Milletin iradesine kimse köle olamaz” diye bağırdı.

CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı’nın Açıklamaları

Miting başlangıcında kürsüye çıkan CHP Düzce İl Başkanı Özcan Dağıstanlı, iktidarın “milletin iradesine yönelik topyekûn saldırısı” çerçevesinde, 23 Mart’ta yapılacak ön seçim sonuçlarının önemine dikkat çekti. Dağıstanlı şu mesajları verdi

  • “Bir Darbe Girişimi” Tanımlaması: “Bu ülkenin temel değerleri, anayasası, demokrasi mekanizmaları askıya alınmaya çalışılıyor. Bu, sadece Ekrem İmamoğlu’nun veya CHP’nin meselesi değildir; 86 milyon vatandaşın geleceğinin meselesidir.”

  • 23 Mart Ön Seçim Vurgusu: “Ön seçim, halkın iradesini sandığa taşımak için en önemli adımdır. ‘İktidar sandıkla karışılaşmaktan korkuyor’ diyorlar. Biz o sandıklardan pazar günü irademizi, gücümüzü göstereceğiz.”

  • Dayanışma Çağrısı: “Bugün Düzce’de toplananlar, Türkiye’nin her köşesinden gelen kardeşlerimizdir. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ayırt etmeden, milletin iradesine sahip çıkıyoruz. Bu mücadele, hepimizin ortak geleceğini koruma mücadelesidir.”

Dağıstanlı’nın konuşması, mitinge katılan Düzceliler tarafından sık sık “Direne direne kazanacağız” sloganıyla kesildi ve coşkulu bir atmosfer oluştu. Dağıstanlı, konuşmasını “Her şey çok güzel olacak” diyerek tamamlarken, binlerce partili sahada bayraklar salladı.

Mitingdeki Katılım ve Atmosfer

  • Katılımcı Sayısı: CHP Düzce İl Başkanlığı’nın çabalarıyla, bölgeden ve çevre illerden gelen yaklaşık 5-6 bin kişi katıldı. Özellikle gençler, kadınlar ve STK temsilcileri yoğun olarak destek verdi

  • Sloganlar ve Marşlar: “Sandık gelecek, adalet gelecek”, “Direne direne kazanacağız” ve “Milletin iradesine dokunma” gibi sloganlar miting alanını dolduranlara eşlik etti. Ayrıca, alanda hem CHP marşları hem de türkü dinletileriyle coşku sürekli beslenmeye çalışıldı.

  • Güvenlik Önlemleri: Düzce Emniyet Müdürlüğü, miting güzergâhında geniş güvenlik şeridi oluşturdu. Trafik kontrollü yönlendirmeyle, bazı ana arterler miting süresince trafiğe kapatıldı. Bunun yanı sıra, sağlık ve itfaiye ekipleri de anında müdahale için hazır bekletildi.

  • Medya ve Sosyal Medya Yansımaları: Miting öncesi ve sonrası sosyal medyada #DüzceDEÇığlıkEt, #DireneDireneKazanacağız ve #BirSantimEğilme hashtag’leri üzerinden binlerce paylaşım yapıldı. Yerel ve ulusal medya, canlı yayın ve kısa haber metinleriyle gelişmeleri anbean takip etti.

Mitingin Siyasi ve Toplumsal Önemi

  1. Demokrasi Vurgusu ve Toplumsal Dayanışma: Düzce mitingi, tek bir bölgeye yönelik değil, 81 ilde eş zamanlı yapılan “demokrasiye destek” açıklamalarının bir parçası olarak öne çıktı. Türkiye genelindeki “Çarkın durduğu yer” iddiasına karşı, halkın iradesine vurgu yapılması anlam taşıdı.

  2. İktidarın Cepheleştirme Siyasetine Karşı Tepki: Özel’in, “Bir santim eğilsek millete diz çöktürürler” çıkışı, iktidarın yargı, üniversite ve kolluk üzerinden yürüttüğü siyasete güçlü bir yanıt olarak değerlendirildi. Bu söz, toplumsal kutuplaşmaya karşı “vazgeçmeme” ve “birlik” çağrısı içeriyordu.

  3. 23 Mart Ön Seçimin Kırmızı Çizgisi: Hem Özel hem de Dağıstanlı, 23 Mart’ta yapılacak ön seçimin, demokratik işleyişin korunması açısından kritik olduğuna dikkat çekti. Ön seçim süreci, CHP’nin tek adayla değil, halkın oyuyla belirlenen adayla seçime gitmesi şeffaflık ve katılım açısından sembolik bir önem taşıdı.

  4. Düzce’nin Siyasi Konumlandırması: Karadeniz bölgesinde yer alan Düzce, CHP açısından uzun yıllardır iktidar partilerinin baskın olduğu bir coğrafyadır. Bu miting, Düzce’de CHP’nin toplumsal desteğini artırma ve bölgede yeni bir siyasi ivme yakalama arayışının somut örneği olarak görüldü.

Uzun Vadeli Beklentiler ve İzlenecek Süreç

  • Hukuk Mücadelesi: İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve cezaevine gönderilme süreci, adli/yargısal boyutuyla takip edilecek. Bu konudaki hukuki itirazlar ve halkın tepkisi, Türkiye’de yargı bağımsızlığı tartışmalarını bir kez daha gündeme getirdi.

  • Millet İttifakı Yerel Dinamikleri: Düzce mitingi, Millet İttifakı bileşenlerinin yerelde nasıl bir arada hareket ettiğini gösterdi. Gelecek süreçte yerel seçim ve genel seçim hazırlıkları çerçevesinde, bu dayanışmanın sürdürülmesi bekleniyor.

  • Seçmen Davranışları ve Anketler: Önümüzdeki dönemde yapılacak anketler, İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası kamuoyu algısını ölçecek. Düzce’deki coşku, bölge genelinde de benzer bir tepkinin şekillenebileceğini işaret ediyor.

  • 23 Mart CHP Ön Seçimi: Mitingde öne çıkan “ön seçim” vurgusu, CHP içindeki demokrasi kültürünün ne kadar güçlü tutulduğunu gösterdi. Sonraki günlerdeki ön seçim sonuçları, aday belirleme sürecine yönelik kamuoyuna önemli mesajlar iletecek.

Sonuç

CHP Düzce mitingi; demokrasi, hukukun üstünlüğü, halkın iradesine sahip çıkma ve “boyun eğmeme” temaları etrafında inşa edildi. Tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun cezaevinden gönderdiği mesajın okunduğu bu etkinlikte, Özgür Özel’in “Bir santim eğilirsek millete diz çöktürürler” çıkışı, siyaset arenasında geniş bir yankı buldu ve mitingin ana başlığı haline geldi. Mitingin yerel dinamiklere getirdiği ivme, önümüzdeki 23 Mart CHP ön seçimi ve 2025 genel seçimlerine giden yolda belirleyici bir rol oynayacak gibi görünüyor. Halkın coşkusu, sloganlarla yükselen birlik mesajları ve Özel’in sert tepkisi, Düzce’de ve Türkiye genelinde demokrasi savunusunun nasıl kararlı bir şekilde sürdürüldüğünü gözler önüne serdi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Politika

Suriye’de ABD-Suriye ortak devriyesine silahlı saldırı: 2 Amerikan askeri ve 1 tercüman öldü

Yayımlandı

üzerinde

Suriye’de ABD-Suriye ortak devriyesine silahlı saldırı: 2 Amerikan askeri ve 1 tercüman öldü

Suriye’nin Palmira kenti yakınlarında, Suriye güvenlik güçleri ile ABD askerlerinin ortak devriye gezisi sırasında düzenlenen silahlı saldırıda iki ABD askeri ile bir sivil tercüman hayatını kaybetti. Saldırganın çatışma sırasında öldürüldüğü bildirildi.

Olay Yeri ve Zamanı: Suriye, Humus İli, Palmira (Tedmur) yakınları – 13 Aralık 2025, Cumartesi.
Okuma Süresi:4 dakika.

· Kaynaklar: CNN, ABC/AP, Daijiworld

Harita: Saldırının gerçekleştiği Palmira (Tedmur) bölgesi. (İllüstrasyon)

Saldırı, tarihi Palmira kenti yakınlarında gerçekleşti. Suriye’nin resmi haber ajansı SANA’nın aktardığı güvenlik kaynağına göre, olay sırasında iki Suriye güvenlik personeli de yaralandı. Yaralı ABD personeli, bölgedeki el-Tanf garnizonuna helikopterlerle tahliye edildi.

Saldırının ardından bölgede geniş çaplı güvenlik önlemleri alındı. Deir ez-Zor-Şam karayolu trafiğe kapatılırken, koalisyon güçlerine ait helikopter ve savaş uçaklarının bölgede yoğun sortiler yaptığı gözlemlendi.

Saldırganın Kimliği ve Tepkiler

Saldırganın kimliği ve bağlantısı henüz tam olarak netleşmedi:

· Yerel kaynaklar, saldırının terör örgütü DEAŞ (IŞİD) mensuplarınca gerçekleştirildiğini öne sürdü.
· Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise saldırganın bir Suriye güvenlik gücü mensubu olduğunu iddia etti.
· Saldırı sırasında saldırganın öldürüldüğü bildirildi.

ABD tarafından henüz resmi bir açıklama gelmezken, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Lideri Mazlum Abdi, sosyal medya platformu X’ten (eski Twitter) yaptığı açıklamada, yaralılar için geçmiş olsun dileklerinde bulundu ve bu tür saldırılarla mücadele için ortak çabaların artırılması gerektiğini vurguladı.

Bölgenin Kırılgan Siyasi ve Güvenlik Dengeleri

Bu saldırı, Suriye’deki istikrarsız güvenlik ortamını bir kez daha gözler önüne serdi. Ülkede, Beşar Esad rejiminin çöküşünün ardından geçiş süreci yaşanıyor. Geçici lider Ahmed Şara yönetimi, ülkeyi yeniden inşa etmek ve kurumları oluşturmak için bir yol haritası açıklamıştı. Ancak, güneydeki Süveyde’de bir gün önce güvenlik güçlerine yönelik bir insansız hava aracı (İHA) saldırısı düzenlenmiş, bu da tehdit ortamının ne kadar yaygın olduğunu göstermişti.

Öte yandan, bölgedeki ABD varlığı ve ortak operasyonlar, özellikle Türkiye-ABD ilişkilerinde zaman zaman gerilim kaynağı olmuştur. Türkiye, Suriye’deki YPG/PKK varlığına karşı çıkarken, ABD’nin bölgedeki müttefikleriyle iş birliği iki NATO müttefiki arasında diplomatik zorluklara yol açmıştır.

ABD Askeri Varlığı ve Geçmiş Olaylar

ABD, DEAŞ’a karşı mücadele kapsamında Suriye’nin doğusunda 1,000’den az asker bulundurduğunu açıklamıştı. Saldırı, ABD askerlerinin Suriye’de kayıp verdiği ilk olay değil. Örneğin, 2016 yılında Ayn İsa yakınlarındaki bir bombalı saldırıda bir ABD askeri hayatını kaybetmişti.

Uzman Görüşü: Bölgesel Gerilimler ve Gelecek Senaryoları

 

“Palmira’daki saldırı,Suriye’nin karmaşık güvenlik tablosunun alarm verici bir yansıması. DEAŞ kalıntılarının yeniden mobilize olma ihtimali, aşiretler arası çatışmalar, bölgesel güçlerin vekil gruplar üzerinden mücadelesi ve merkezi otorite boşluğu, bu tür saldırıların zemini hazırlıyor. İki müttefik gücün ortak devriyesine yapılan bu saldırı, güven inşası çabalarına darbe vuruyor. Önümüzdeki dönemde, hem ABD’nin hem de Şara yönetiminin, iç içe geçmiş bu tehditler karşısında iş birliği stratejisini gözden geçirmesi kaçınılmaz görünüyor.”

Sonuç olarak, Suriye’deki bu kanlı saldırı, ülkenin sürdüğü geçiş döneminde güvenliğin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlattı. Saldırının ardındaki kesin motivasyon ve bağlantılar aydınlatılmaya çalışılırken, olayın bölgesel dengeleri ve uluslararası askeri varlıkların geleceğini nasıl etkileyeceği merak konusu.

Okumaya Devam Et

Politika

Erdoğan’dan kritik mesaj: 10 Mart Mutabakatı tuzakları bozacak, futbolda şikeyle mücadele kararlılığımız tam

Yayımlandı

üzerinde

Erdoğan’dan kritik mesaj: 10 Mart Mutabakatı tuzakları bozacak, futbolda şikeyle mücadele kararlılığımız tam

Haber Tarihi: 13 Aralık 2025 – 13:00
Okuma Süresi: 4 dakika

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoan, Türkmenistan ziyareti dönüşünde gündeme dair kritik açıklamalarda bulundu. Suriye’deki 10 Mart Mutabakatı’nın bölgenin geleceği için hayati önem taşıdığını vurgulayan Erdoğan, “Tuzak kuranların oyunlarını bu mutabakatın hayata geçirilmesi bozacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı, futbolda bahis ve şike soruşturmalarıyla ilgili de, “Bu mücadeleyi milletin temiz futbol özlemi adına sonuna kadar sürdüreceğiz” açıklamasını yaptı.

 Mutabakat Suriye’nin Birliğini ve İstikrarını Hedefliyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’deki 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanmasının bölgenin kaderini doğrudan ilgilendirdiğini belirtti. Mutabakatın, Suriye’nin toprak bütünlüğünü, birliğini ve istikrarını güçlendireceğini kaydetti.

Erdoğan’ın konuya ilişkin değerlendirmeleri şu şekilde:

· Nihai Hedef: Mutabakatın öngördüğü hedeflere ulaşılmasının “Suriye için en hayırlı netice” olacağını ifade etti.
· Kapsayıcılık Vurgusu: Suriye yönetiminin, ülkeyi oluşturan tüm unsurları bir araya getirme vizyonunu desteklediğini söyleyerek, “Biz; Türkmen, Arap, Kürt, Sünni ve Nusayri ayırt etmeden, kardeş Suriye halkının tamamının barışını, huzurunu, refahını istiyoruz” dedi.
· Uyarı: “Suriye hakkında birçok odağın planları olabilir, hayalleri olabilir. Ancak önemli olan Suriye halkının ortak gelecek tahayyülüdür” diyerek dış müdahalelere gönderme yaptı.

 Futbolda Şike ve Bahisle Mücadele Kararlılığı

Cumhurbaşkanı, gazetecilerin futbol soruşturmalarına ilişkin sorusuna net bir yanıt verdi. Bu konudaki mücadelenin “milletin temiz futbol özlemi adına sonuna kadar sürdürüleceğini” açıkladı.

 Türkmenistan Ziyaretinden Öne Çıkanlar

Erdoğan, “Uluslararası Barış ve Güven Forumu”na katılmak üzere gittiği Türkmenistan’da önemli temaslarda bulundu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Görüşme
İki lider arasındaki görüşmede ağırlıklı olarakRusya-Ukrayna Savaşı ve barış çabaları ele alındı. Erdoğan, Putin’in Türkiye’ye yapmayı planladığı ziyareti en kısa zamanda gerçekleştirme beklentisini dile getirdi ve “Kendisi de ‘sözümü yerine getireceğim’ dedi” ifadelerini kullandı.

Ekonomik İşbirliği

· Türk iş insanlarının, Türkmenistan’ın bağımsızlığından bu yana yaklaşık 55 milyar dolar tutarında projeyi tamamladığını açıkladı.
· Halen 10 milyar dolar değerinde 19 projenin yürütüldüğünü belirtti.
· 2024’te 2 milyar doları aşan ticaret hacmini 5 milyar dolara yükseltmeyi hedeflediklerini kaydetti.

 Ukrayna Barış Görüşmelerinde Türkiye’nin Rolü

Cumhurbaşkanı, Ukrayna’daki savaşın çözümünde Türkiye’nin aktif diplomasisine vurgu yaptı. Konuyla ilgili olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın devrede olduğunu, Türkiye’nin de Amerika’yı teşvik ettiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ABD’li yetkililerle sürekli irtibat halinde olduğunu belirtti.

Erdoğan, “Barış uzakta değil, onu görüyoruz. Tek yapmamız gereken istikametimizi barışın bulunduğu yöne çevirmektir” değerlendirmesinde bulundu. Karadeniz’in bir hesaplaşma alanı olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Haber Analizi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları, Türkiye’nin bölgesel politikalarına dair önemli ipuçları barındırıyor. 10 Mart Mutabakatı’na yapılan vurgu, Suriye meselesinde diplomatik çözüm ve uzlaşı arayışının ön planda olduğunu gösteriyor. Futbol soruşturmalarındaki kararlı dil ise, toplumsal taleplere verilen önemi yansıtıyor. Türkmenistan temasları ve Putin-Trump eksenindeki diplomasi girişimleri, Türkiye’nin dengeli ve aktif dış politikasının bir göstergesi olarak öne çıkıyor.

Okumaya Devam Et

Politika

İmamoğlu suç örgütü davası 9 Mart’ta başlıyor

Yayımlandı

üzerinde

İmamoğlu suç örgütü davası 9 Mart’ta başlıyor

İmamoğlu suç örgütü davasıyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. 407 sanıklı davanın tarihi belli oldu. İlk duruşma 9 Mart’ta Silivri’de yapılacak.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu Suç Örgütü’ne yönelik açılan davanın ilk duruşmasının 9 Mart 2026 tarihinde Silivri’de görüleceğini açıkladı. 407 sanıklı davada, tüm sanıkların tutukluluk hallerinin de devamına karar verildi.

İDDİANAME KABUL EDİLMİŞTİ

 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, 25 Kasım tarihinde İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.

 

407 ŞÜPHELİ VAR

 

3 bin 900 sayfadan oluşan iddianamede 407 isim şüpheli sıfatıyla yer alıyor.

 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu iddianamede “örgüt yöneticisi” olarak gösteriliyor. İddianamede, altı ismin de örgüt yöneticisi olduğu belirtiliyor.

 

İmamoğlu hakkında 828 yıl 2 aydan, 2 bin 352 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.

 

İmamoğlu’na yöneltilen suçlamalar şöyle:

 

– Suç işlemek amacıyla örgüt kurma

– Rüşvet (12 kez)

– Suç gelirlerinin aklanması (7 kez)

– Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık (7 kez)

– Kişisel verilerin kaydedilmesi (2 kez)

– Kişisel verileri ele geçirme ve yayma (2 kez)

– Suç delillerini gizleme (2 kez)

– Haberleşmenin engellenmesi

– Kamu malına zarar verme

– Rüşvet alma (47 kez)

– Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma

– İrtikap (9 kez)

– İhaleye fesat karıştırma (70 kez)

– Çevrenin kasten kirletilmesi

– Vergi Usul Kanunu’na muhalefet

– Orman Kanunu’na Muhalefet

– Maden Kanunu’na muhalefet

 

Kamunun 10 yıllık süreçte 160 milyar lira zarara uğratıldığı öne sürülüyor. Metro ve İSKİ projeleri için alınan kredilerin amacı dışında kullanıldığı belirtiliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar