Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Çalık Holding’in Koruma Şiddeti: 7 Milyon TL’lik Tazminatını İsteyen Erol Eğrek Dövülerek Katledildi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

İstanbul Şişli’de, 10 yıldır alamadığı 7 milyon TL’lik tazminatını isteyen eski işçi Erol Eğrek, Çalık Holding korumaları tarafından dövülerek hayatını kaybetti. Olayın ayrıntıları, hukuki süreç ve işçi hareketlerinden gelen tepkiler bu makalede.

Özet

İstanbul Şişli’de 9 Mayıs 2025’te yaşanan dehşet verici olayda, Çalık Holding’in Türkmenistan’daki tekstil fabrikasında çalıştıktan sonra işten çıkarılan ve mahkeme kararıyla hak kazandığı 7 milyon TL’lik tazminatını 10 yıldır alamayan 49 yaşındaki Erol Eğrek, Şişli’deki holding binası önünde güvenlik görevlileri olduğu öne sürülen yaklaşık 10 kişi tarafından dakikalarca dövülerek öldürüldü  Görüntülerde Eğrek’in tazminatını talep etmek için yanında ruhsatlı silahıyla geldiği ve korumaların müdahalesi sonrası fenalaştığı görülüyor . Olay sonrası hukuki süreç, sendikal tepkiler ve kamusal çerçevedeki tartışmalar devam ediyor .


Olayın Detayları

9 Mayıs 2025 günü saat 14:30 sularında, Şişli’de Büyükdere Caddesi üzerindeki Çalık Holding binasının önüne gelen Erol Eğrek, uzlaşma ve tazminat görüşmesi talebiyle bina girişine yöneldi . Eğrek’in yanındaki ruhsatlı silahıyla önce havaya, sonra da yerdeki saksıya üç el ateş ettiği iddia ediliyor . Bu sırada devreye giren korumalar, dakikalarca süren şiddetli bir müdahaleyle Eğrek’i yere serdi; darp sonucu ağır yaralanan Eğrek, Okmeydanı Cemil Taşçıoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırılmasına rağmen hayatını kaybetti .


Erol Eğrek Kimdir?

49 yaşındaki dört çocuk babası Erol Eğrek, uzun yıllar Çalık Holding’in Türkmenistan’daki tekstil fabrikasında çalıştıktan sonra iş akdi sonlandırıldı . İşten çıkarıldıktan sonra açtığı tazminat davalarını kazanmasına rağmen, 10 yıldır toplam 7 milyon TL’lik alacağını tahsil edemedi . Olay öncesinde sosyal medya üzerinden yaşadığı mağduriyeti anlattığı kısa bir video paylaşarak “Haklarım için mücadele ediyorum, fazladan para değil, hakkımı istiyorum” ifadelerini kullandı .


Hukuki Süreç ve Tazminat Hakkı

Eğrek’in iş mahkemelerinde açtığı davalar sonucu lehine verilen kararlar, Çalık Holding tarafından yerine getirilmedi . 7 milyon TL’lik tazminat alacağı için başlattığı yasal süreç, icra işlemlerine ve yeniden yargılamalara rağmen sonuçsuz kaldı . Bu hukuki akış, işçi haklarının uygulanmasında Türkiye’deki yaygın tıkanıklıklara dikkat çekiyor


Görüntüler ve Kamusal Tepkiler

Ekol TV’nin elde ettiği kamera kayıtlarında, korumaların Eğrek’e defalarca yumruk ve tekme attığı, silahının alınmasının ardından da sert bir şekilde yere düşürüp şiddet uygulamaya devam ettiği anlar yer alıyor . Sosyal medyada paylaşılan görüntüler infiale yol açarken, işçi hakları savunucuları “Bu bir cinayet” yorumları yaptı  Birçok platform, Çalık Holding’in sorumluluğunu vurgulayan haberler yayınladı.


Sendikalar ve Eylem Çağrıları

Umut-Sen, Hak-İş ve bölgedeki diğer işçi sendikaları, Çalık Holding önünde eylem çağrısı yaptı; İstanbul’un yanı sıra Ankara ve Eskişehir’de de eşzamanlı protesto planlanıyor . Sendikalar, “Eğrek’in ölümünün sorumluları hesap vermelidir” mesajıyla kamuoyu desteği toplamaya çalışıyor .


Çalık Holding’in Açıklama Eksikliği ve Kamusal Boyut

Olay sonrası holding yönetiminden ya da ilgili bir devlet kurumundan resmi bir açıklama gelmedi . Hukuk çevreleri, şirketin hem tazminat ödememe pratiğini hem de güvenlik güçlerinin orantısız şiddet kullanmasını eleştiriyor . Uzmanlar, bu tür vakaların işveren-işçi ilişkilerini zehirlediğini ve iş güvenliği hukukunun güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor .


Sonuç ve Değerlendirme

Erol Eğrek’in yaşam hakkının, işçi tazminat hakkı için verdiği mücadele sırasında, şirket korumaları eliyle son bulması, Türkiye’de işçi-işveren ilişkilerinde şiddetin ulaştığı boyutu gözler önüne seriyor . Hukuki eksikliklerin giderilmesi, şirketlerin hesap vermesinin sağlanması ve işçi haklarının korunması, benzer trajedilerin önüne geçmek adına acil bir gereklilik olarak öne çıkıyor

Gündem

Özgürlük Filosu’ndaki milletvekili Necmettin Çalışkan son durumu NTV’ye anlattı

Yayımlandı

üzerinde

02.10.2025 – 19:03

Son Güncelleme : 02.10.2025 – 19:19

NTV Haber

Okumaya Devam Et

Gündem

ASKİ su kesintisi programı 2 Ekim: Ankara’da sular ne zaman gelecek?

Yayımlandı

üzerinde

Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, kentte 6 Ekim’e kadar dönüşümlü su kesintileri yapılacağını bildirdi.ASKİ’den yapılan açıklamada, Ankara’ya Çamlıdere, Kurtboğazı ve Kesikköprü hatlarından paçallama ile günde ortalama 1530 bin metreküp su sağladığı, verilen suyun üçte birinin Kesikköprü’den gelen 3 hattan tedarik edildiği belirtildi.

Defalarca arızalanan CTP hatların çelik hatlarla değiştirilmesi için imalata başlandığı ve yaklaşık 1 hafta süreceği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Kuraklık nedeniyle barajlardaki su seviyesi de kritik seviyelere düştüğü için 6 Ekim tarihine kadar Ankara genelinde dönüşümlü olarak su kesintisi yapılacaktır. Su kesintilerinin hayatın olağan akışını asgari düzeyde etkilemesi için her türlü çaba gösterilmektedir. Bu çerçevede, bugün saat 09.00 itibarıyla Eryaman bölgesi, Susuz ile Kazan Saray bölgesinde kesinti yapılmıştır. Hatta yarın saat 09.00 itibarıyla yeniden su verilecektir. Halkımızın kuraklıkla mücadele kapsamında gösterdiği hassasiyet ve anlayış için teşekkür ederiz. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz.”

Okumaya Devam Et

Gündem

3 Ekim Cuma hutbesinin konusu: Diyanet cuma hutbesinde Gazze’ye yer verdi

Yayımlandı

üzerinde

İşleri Başkanlığınca hazırlanan 3 Ekim 2025 tarihli ve “HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR ” konulu Cuma hutbesi yayınlandı. Vatandaşlar, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü resmi internet adresinden bu haftaki hutbe metnine ve diğer haftalara ait hutbelere ulaşabiliyor.

HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR

Muhterem Müslümanlar!

Hicretin beşinci yılıydı. Bedir’de bozguna uğrayan, Uhud’da istediklerine tam olarak ulaşamayan Mekkeli müşrikler, İslam’ı ortadan kaldırmak, Müslümanları yok etmek için Medine’ye büyük bir saldırı hazırlığı yapmışlardı. Durumu öğrenen Peygamber Efendimiz (s.a.s), ashabıyla istişare etti ve Medine çevresine hendek kazılmasına karar verildi. Müminler el birliğiyle hendeği kazarken büyük bir kayaya denk geldiler. Resûl-i Ekrem (s.a.s), bir yandan bu kayayı kırdı, diğer yandan da Kisrâ’nın, Rum diyarının ve San’a’nın fethedileceğini müjdeledi.1 Zorlu bir mücadelenin ardından, Cenâb-ı Hakk’ın lütuf ve inayeti, inananların azim ve gayretiyle düşman bozguna uğradı.

Aziz Müminler!

Günümüzde Hendek Savaşına benzer bir mücadele Gazze’de yaşanmaktadır. Dün, Allah Resûlü (s.a.s) ve ashabına zulmeden zalimler vardı. Bugün de dünyanın gözü önünde hiçbir hukuk tanımadan Gazze’de masum ve mazlumlara karşı soykırım uygulayan katiller var. Gazze’de camiler, mabetler, okullar ve hastaneler bombalanmakta; sadece bir şehir değil, bir medeniyet yok edilmeye çalışılmaktadır. Basın mensupları, yardım görevlileri ve sağlık çalışanları zalimce öldürülmektedir.

Kıymetli Müslümanlar!

Yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen Gazze’de bir avuç mücahit Müslüman, tıpkı Medine’de olduğu gibi kazdıkları hendeklerde dünyada eşine az rastlanır bir kahramanlık mücadelesi vermektedir. Kur’an-ı Kerim’de, “Birtakım insanlar onlara, “İnsanlar size karşı asker toplamışlar, onlardan korkun” dediler de bu, onların imanlarını arttırdı ve ‘Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!’ diye cevap verdiler.”

buyrulduğu üzere; düşmanın çokluğu ve teknik imkânlarının güçlü olması, onların Allah’a olan teslimiyetlerini arttırmaktadır. Sanki onlar; “Müminler içinde Allah’a verdikleri söze bağlı kalan nice yiğitler vardır. Onlardan kimi, sözünü yerine getirip şehit olmuştur; kimi de şehitliği beklemektedir. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.”3 ayetinin vücut bulmuş halidir. Cenâb-ı Hak, sırât-ı müstakimden ayrılmayan, zorluklar karşısında sabır gösteren müminleri asla sahipsiz ve yardımsız bırakmaz. “Şüphesiz Allah, kendi dinine yardım edenlere mutlaka yardım eder.”

Değerli Kardeşlerim!

Müslümanlar, ne zaman Allah ve Resûlü’nün çağrısına uydular, gönüllerini birbirlerine açtılar, birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler işte o zaman bütün zorlukların üstesinden geldiler. Ne zaman da ayrılığa düştüler, birbirlerinin dertleriyle ilgilenmediler, ilimde ve teknikte geri kaldılar o zaman güçleri zayıfladı, zalimler pervasızca kötülük yapar hale geldi. Yüce Rabbimiz, bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.

Öyleyse Aziz Müslümanlar!

Dün olduğu gibi bugün de haklının yanında yer almaya devam edelim. Mezhep ve meşrep ayrılıklarını bir tarafa bırakıp birlik ve beraberliğimizi güçlendirelim. Ümmet bilincini, din kardeşliğini pekiştirelim. Birliğimizi bozmak isteyenlere karşı uyanık olalım. Masumların yanında olduğumuzun nişanesi olan etkinliklere destek verelim. Unutmayalım ki, Gazze bütün insanlık için bir ahlak ve vicdan sınavıdır. İnsanlık ailesi olarak ya el ele, gönül gönüle verip bu sınavı kazanacağız ya da hepimiz kaybedeceğiz. Hutbemi, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in Hendek Gazvesi esnasında yaptığı şu dua ile bitirmek istiyorum: “Ey Kur’an-ı Kerim’i indiren, hesabı çabuk gören Allah’ım! Zalim grupları bozguna uğrat ve perişan eyle!”

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar