Gündem
Bakan Yerlikaya Duyurdu: Mattia Ahmet Minguzzi’nin Ailesini Tehdit Edenler Yakalandı!
Açıklama:
İstanbul Kadıköy’de yaşanan elim hadise sonrası, 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesini sosyal medyada tehdit eden şahıslar gözaltına alındı. Bakan Yerlikaya’nın yaptığı açıklama, güvenlik operasyonları ve duruşma süreciyle ilgili tüm detaylar makalemizde.
Giriş
İstanbul Kadıköy’de meydana gelen üzücü olay, ülkemizi derinden sarsmış durumda. 24 Ocak 2025 tarihinde, tarihi Salı Pazarı’nda bıçaklı saldırıya uğrayan 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin hayatını kaybetmesi sonrası, failleri öven ve ailesine ölüm tehdidinde bulunan sosyal medya paylaşımları, kamuoyunda tartışma yarattı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yaptığı açıklamada, söz konusu tehdit mesajlarını gönderen 5 şahsın güvenlik güçlerimizce yakalandığı bildirildi. Bu makalede, olayın ayrıntıları, hukuki süreç ve aileye yönelik tehditlerin etkileri ele alınmaktadır.
Olayın Özeti
Mattia Ahmet Minguzzi’nin Hayatı ve Olayın Gerçekleşme Anı
15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi, İstanbul Kadıköy’de, ailesinin sevilen üyesi olarak ön plana çıkmıştı. Ne yazık ki, 24 Ocak’ta gerçekleşen pazardaki saldırı sonucu, genç Minguzzi ciddi yaralanmalar aldı. Yapılan iddialara göre;
-
İlk aşamada, 15 yaşındaki sanık B.A. tarafından beş kez bıçaklanarak yaralandı.
-
Ardından, olay yerinde 16 yaşındaki sanık U.B.’nin attığı tekmelerle yaraları ağırlaştı.
Hastaneye kaldırılan Mattia, yoğun bakımda geçirdiği 14 günlük yaşam mücadelesinin ardından 9 Şubat’ta yaşamını yitirdi. Bu trajik olay, ülke genelinde ve sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
Ailenin Tehdit Altında Olduğu İddiaları
Sosyal Medyada Yaygın Olarak Gözlemlenen Tehdit Mesajları
Minguzzi’nin ölümünün ardından, sosyal medya üzerinden ailesini öven ve aynı zamanda tehdit içeren mesajlar paylaşılmaya başlandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın resmi X (eski Twitter) hesabından yaptığı açıklamada, bu paylaşımların failleri öven ve aileye yönelik ölüm tehditleri barındırdığı belirtildi. Bakan yerli ifade etti:
“15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi, İstanbul Kadıköy’de bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Bu elim hadise sonrası sosyal medya hesaplarından failleri öven ve aileye tehdit içerikli mesajları veren 5 şüpheli şahıs, güvenlik güçlerimizce yakalandı.”
Paylaşımlarda, şahısların kullandığı dil ve gönderilen görseller, ailenin yaşadığı acının üzerine ek bir zulüm olarak görülürken; bu tür davranışlar, kamu vicdanı tarafından şiddetle kınandı.
Güvenlik Operasyonu ve Gözaltı İşlemleri
Operasyonun Yürütülmesi ve Yakalanan Şahıslar
Olayın hemen ardından, emniyet güçleri ve jandarma birimleri devreye girerek sosyal medya platformlarında yayılan tehdit mesajlarının izini sürdü. Yapılan operasyon sonucunda toplam 5 şüpheli gözaltına alındı. Açıklamalara göre, bu şahıslar arasında 4’ü “Suça Sürüklenen Çocuk” (SSÇ) kategorisine giriyor; isimleri B.A., H.E.A., K.G., E.K. ve A.S.D. olarak belirlendi. Operasyon, sosyal medya üzerinden yapılan bu paylaşımların izini sürme ve ilgili şüphelilerin tespiti konusunda örnek teşkil eden bir çalışma olarak değerlendirildi.
Siber Suç Operasyonları ile İlgili Gelişmeler
Bunun yanı sıra, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın açıklamalarına paralel olarak, ülke genelinde siber suç operasyonları kapsamında 27 ilde gerçekleştirilen operasyonlar sonucu 118 şüphelinin tutuklanması da kamuoyuna duyuruldu. Bu bilgiler, dijital ortamda işlenen suçların ne denli geniş kapsamlı ve örgütlü bir hal aldığını gözler önüne seriyor.
Hukuki Süreç ve Duruşma Gelişmeleri
Davanın Görülmeye Başlanması
Minguzzi cinayetiyle ilgili dava kapsamında, 15 ve 16 yaşındaki sanıkların yargılandığı duruşmanın ilk aşamaları başladı. İstanbul Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen ilk duruşma, sanıkların savunmalarının alınması ve tanık ifadelerinin dinlenmesiyle devam etti. Ancak, önemli bir noktada mahkeme heyeti, ek tanık ifadelerinin alınması amacıyla duruşmayı 8 Mayıs’a erteledi.
Ailenin Hukuki Mücadele Süreci
Minguzzi ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, duruşma sırasında yaptığı açıklamalarda; “Mezarı yıkarak bize verilmek istenen mesajı aldık. Ancak, ailemizi ve adalet talebimizi hiçbir şekilde korkutamayacaklar. Hukuk devleti gereği hakkımızı sonuna kadar arayacağız” ifadelerini kullandı. Bu açıklamalar, ailenin yaşadığı travmanın yanı sıra, adaletin tecellisi için yürütülen hukuki sürecin ne kadar hassas ve kritik olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Toplumsal ve Kamuoyu Tepkileri
Aileye Destek ve Ünlü İsimlerin Müdahalesi
Olayın duyulmasının ardından, ünlü isimlerden ve kamuoyundan gelen destek mesajları da yaşandı. Hem sosyal medyada hem de çeşitli platformlarda, “Adalet” ve “Hukuk Devleti” vurgusu yapılarak, benzer acıların tekrarlanmaması için güçlü adımlar atılması çağrısı yapıldı. Bazı ünlü sanatçıların ve siyasetçilerin adliyeye gelerek aileye destek mesajlarında bulunması, kamuoyunun olayın ciddiyetine verdiği önemi yansıtıyor.
Hukuki Düzenlemeler ve Meclis Tartışmaları
Olayın etkisi sadece bireysel acı ile sınırlı kalmayıp, meclis gündemine kadar taşındı. Bazı milletvekilleri ve siyasi partiler, çocuk suçluluğu ve suç işleyen çocukların cezaları konusunda kapsamlı bir yasal düzenlemenin gerekliliğini dile getirirken; özellikle Minguzzi cinayeti örneği üzerinden mevcut yasalarda yaş küçüklüğü nedeniyle indirim uygulanmasının eleştirildiği belirtildi. Bu bağlamda, adaletin tecellisi ve benzer vakaların önüne geçilmesi için somut değişikliklerin yapılması yönünde çağrılar yapıldı.
Gelecek Adımlar ve Sonuç
Adalet Beklentisi
Minguzzi ailesi, acı kayıplarının yerine adaletin tecelli etmesini beklerken; yaşanan bu olay, ülkemizdeki dijital ortam suçlarının ve çocuk suçluluğunun boyutunu da gözler önüne seriyor. Aile, tehdit mesajlarına ve mezarın tahrip edilmesi gibi olaylara rağmen, hukuki mücadelesini sürdürme kararlılığını defalarca dile getirmiştir. “Mesajı aldık, korkmuyoruz” ifadesi, ailenin adalete olan inancını ve kararlılığını simgeliyor.
Toplumsal Hassasiyetin Artırılması
Bu tür olaylar, sadece bireysel aile acısı değil, aynı zamanda toplumun genelinde yarattığı derin endişe ve hassasiyet nedeniyle, hukuki ve sosyal düzen açısından önemli bir dönemeçtir. Yetkililerin siber suç operasyonlarını artırması, güvenlik önlemlerini sıkılaştırması ve yargı sürecinde adaleti sağlama yönündeki çabaları, benzer vakaların tekrarının önlenmesi için elzemdir.
Sonuç
Bakan Ali Yerlikaya’nın açıklamaları, Minguzzi ailesine yönelik tehditlerin ve sosyal medyada yayılan nefret içerikli paylaşımların ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor. Operasyonlarla yakalanan 5 şahsın gözaltına alınması, hem siber suçların hem de toplumsal huzursuzluğun giderilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendirilirken; davanın hukuki süreçleri, adaletin tecellisi için kritik önem taşımaktadır. Minguzzi ailesi ve kamuoyu, adaletin tecelli etmesi için atılacak her adımı yakından takip ediyor.
Bu makale, olayın detaylarına ışık tutarken, kamuoyunun bilinçlenmesi ve benzer acıların tekrar yaşanmaması için alınacak önlemlerin önemine vurgu yapmaktadır.
Gündem
Eniştesini tornavidayla öldürmüştü! Yasak aşk iddiası: “17 sene sakladım” — O söz sonrası cinayeti işledi
Tarih.Saat: 09 Eylül 2025 — 17:05 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dakika
Yayın: FatihDoganMedya
Aydın’da Ozan K. iddiasına göre 17 yıl önce annesiyle yasak ilişki yaşadığını söylediği eniştesi Şenol G. ile tartışıp tornavidayla öldürdü. Olayın ayrıntıları, mahkeme ifadeleri ve savcılık iddianamesi.
Olayın özeti
Aydın’ın kırsal Sınırteke Mahallesi (Çayiçi mevkisi) yakınlarında 13 Haziran 2025 sabahı meydana gelen olayda, iddiaya göre mısır tarlasına sulama için giden Şenol Göktaş ile Ozan Kaya (O.K.) arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Tartışma sırasında O.K., eniştesi Göktaş’ı tornavida ile yaraladı; Göktaş olay yerinde hayatını kaybetti. Jandarma ve sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından yapılan incelemede Göktaş’ın yaşamını yitirdiği tespit edildi
Sanığın iddiası: “Yasak ilişkiyi 17 yıl sakladım”
Duruşmada savunma yapan sanık Ozan Kaya, öldürme gerekçesini “namus” meselesi olarak gösterdiğini, “17 sene önce annemle Şenol’un ilişkisini gördüm ve bunu kimseye söylemedim” şeklinde ifade verdiğini belirtti. Sanık, ayrıca Göktaş’ın küçük kardeşini ima ederek kendisine “Büyüdü mü?” şeklinde sözler söylediğini, bunun üzerine uzun süre içini çektiğini ve son sözlerin ardından sinirlendiğini anlattı. Sanık, olaydan önce tornavidayı iş yerinde bilediğini ve sabaha karşı tarlada beklediğini söyledi.
Olayın gelişimi — yakalanma ve soruşturma
İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ekipleri inceleme yaptı; O.K. bir süre sonra jandarmaya teslim oldu ve adliyeye sevk edilerek tutuklandı. Soruşturma kapsamında Ozan Kaya hakkında “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Mahkeme, sanığın akıl sağlığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istenmesine karar verdi.
Tarafların ifadeleri ve olası motivasyon
-
Sanıkın savunması: Ozan Kaya, öldürme sebebini maddi değil, annesiyle olduğu iddia edilen ilişki ve “namus” meselesi olarak açıkladı. Ayrıca miras ve tapu uyuşmazlığına dair gerilim de yaşandığını, ancak miras sebebiyle öldürmediğini ifade etti.
-
Aile bireylerinin beyanı: Ölen kişinin eşi ve sanığın annesi duruşmada tanık olarak dinlendi; sanığın annesi, çiftle arasında bir sorun olmadığını, eniştesini “baba gibi” gördüklerini belirtti.
Hukuki süreç ve sonrası
Soruşturma ve kovuşturma sürecinde savcılık dosyasında “tasarlayarak kasten öldürme” suçuna yer verilmiş; mahkeme süreci devam ediyor. Mahkeme ayrıca sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığını değerlendirmek üzere Adli Tıp raporu alınmasına karar verdi. Yargılama ilerledikçe deliller, tanık ifadeleri ve Adli Tıp raporu kritik öneme sahip olacak. M
Gündem
BM Genel Sekreteri Guterres: İsrail’in Doha’ya Yönelik Hava Saldırıları, Katar’ın Egemenliğinin “Açıkça İhlali”
Tarih: 9 Eylül 2025
Saat: 16:30 (TSİ)
Kaynak / Yayın: FATİHDOGANMEDYA
Okuma süresi: ~3 dakika
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres, İsrail tarafından Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen hava saldırılarını sert bir dille kınayarak bu eylemi Katar’ın egemenliği ve toprak bütünlüğünün “açıkça ihlali” olarak nitelendirdi. Guterres, saldırının aynı zamanda Doha’nun aracılık rolünü de zedeleyebileceğine dikkat çekti.
Olayın Özeti
İsrail ordusu, Doha’da bazı Hamas yetkililerini hedef aldığını belirterek hava saldırıları düzenledi. Saldırının ardından başkentte patlamalar ve duman görüntüleri rapor edildi; ilk haberler saldırının üst düzey Hamas isimlerini hedef aldığı yönündeydi. Reuters ve diğer uluslararası ajanslar, saldırıyı doğrulayan raporlar yayımladı.
Guterres’in Mesajı
Guterres, gazetecilere yaptığı açıklamada İsrail saldırısını “Katar’ın egemenliği ve toprak bütünlüğünün açıkça ihlali” şeklinde tanımladı ve bölgedeki ateşkes çabalarına zarar verilmemesi gerektiğini vurguladı. BM Genel Sekreteri, Katar’ın barış sürecinde önemli bir arabulucu rolü üstlendiğini hatırlatarak tüm taraflara itidal çağrısında bulundu.
Katar ve Bölgesel Tepkiler
Katar yönetimi saldırıyı “cezalandırılmalı” derecede ağır bir şekilde kınadı; Doha’dan yapılan resmi açıklamalarda eylemin “korkakça ve uluslararası hukuku ihlal eden bir saldırı” olduğu belirtildi. Arap Ligi ve bazı bölge ülkeleri de saldırıyı kınayarak Katar’ın egemenliğine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Hedefler ve Son Durum
Bazı haber ajansları, saldırıların Hamas’ın üst düzey müzakerecilerini hedef aldığı ve ilk raporlara göre hedeflenen kişilerin hayatta kaldığı ya da ölü sayısıyla ilgili çelişkili bilgiler bulunduğunu bildirdi. Olay yerinden gelen görüntüler ve resmi açıklamalar çerçevesinde durumun netleşmesi için gelen bilgilerin doğrulanması gerekiyor.
Uluslararası Hukuk ve Olası Sonuçlar
Uzmanlar, bir ülkenin başka bir ülke topraklarında askeri operasyon düzenlemesinin uluslararası hukukta ciddi sonuçları olabileceğini hatırlatıyor. BM ve bölgesel aktörlerin atacağı adımlar; diplomatik protestolar, Güvenlik Konseyi gündemi ve uluslararası soruşturmalar biçiminde şekillenebilir. Guterres’in açıklaması, bu tür adımların değerlendirilmesine zemin hazırlayabilir.
Neden Önemli?
Doha, son yıllarda Gazze konusunda arabuluculuk yapan kilit aktörlerden biri oldu. Katar’daki böyle bir saldırı, bölgedeki ateşkes ve rehine takası görüşmelerini zayıflatabilir; ayrıca Körfez ülkeleriyle ilişkilerde yeni gerilimler yaratabilir. Uluslararası toplumun tepkisi ve gelişmelerin nasıl şekilleneceği, önümüzdeki saatlerde ve günlerde netleşecek.
Kısa Not: Haber, BM Genel Sekreteri António Guterres’in açıklamaları ve uluslararası haber ajanslarının ilk doğrulanmış raporları temel alınarak hazırlanmıştır. Daha fazla resmi açıklama ve ayrıntı geldiğinde FATİHDOGANMEDYA üzerinden güncelleme yapılacaktır.
Gündem
Ankara’da kadın cinayeti: MSB’de görevli yüksek mühendis 5 yaşındaki kızının gözü önünde öldürüldü
Tarih • Saat: 09 Eylül 2025 — İlk yayın: 17:03 / Son güncelleme: 18:25.
Okuma süresi: ~3 dakika
Ankara Yenimahalle’de, Milli Savunma Bakanlığı’nda görevli yüksek mühendis Başak Gürkan Arslan (46), boşanma sürecinde olduğu eşinin babası tarafından evde bıçaklanarak hayatını kaybetti. Olay sırasında 5 yaşındaki kız çocuğu ve eşin de bulunduğu, kayınpeder ve oğlunun gözaltına alındığı bildirildi.
Olayın gelişimi — Detaylı haber
Ankara’nın Yenimahalle ilçesi Kardelen Mahallesi’ndeki müstakil bir evde öğle saatlerinde tartışma çıktı. İddiaya göre, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü’ne bağlı 5’inci Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’nde sivil memur olarak görev yapan yüksek mühendis Başak Gürkan Arslan (46), boşanma aşamasında olduğu eşinin babası Kudret Arslan (63) tarafından defalarca bıçaklandı. Yaralı halde kapıyı açıp yardım isteyen Arslan, saldırgan tarafından boğazından da tekrar bıçaklandı; sağlık ekiplerinin müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi.
Olay anında evde aralarında 5 yaşındaki kızının da bulunduğu öğrenildi. Çocuğun olayın tanığı olduğu, olay sonrası çocuğun koruma altına alındığı bildirildi.
Soruşturmayı yürüten polis ekipleri kısa sürede adrese intikal etti; kaynaklara göre Kudret Arslan ile oğlu olay yerinde gözaltına alındı. Emniyetteki işlemler ve olay yeri incelemeleri sürüyor.
Kayınpeder Kudret Arslan’ın savunmasında, geliniyle ve oğluyla konuşmak için bir araya geldiklerini; tartışma sırasında kendisine hakim olamadığını iddia ettiği yönünde ifadeler geçtiği bildirildi. Olayla ilgili adli süreç ve soruşturma devam ediyor.
Kurumsal ve toplumsal yansımalar
Olayın mağduru Başak Gürkan Arslan’ın MSB’de görevli olması habere geniş yansımalar getirdi; yetkili kurumların ve yerel birimlerin olayla ilgili soruşturmayı titizlikle yürüttüğü belirtiliyor. Kadın cinayetleri vakaları toplumda büyük tepki gördüğü için olay, hem yerel hem ulusal basında geniş yer buldu.
Bilinmesi gerekenler (kısa notlar)
-
Yer: Ankara, Yenimahalle — Kardelen Mahallesi (müstakil ev).
-
Mağdur: Başak Gürkan Arslan, 46, MSB’de yüksek mühendis olarak görevl
-
Şüpheli: Kudret Arslan, 63 (kayınpeder); olaya karıştığı belirtilen oğlu ile birlikte gözaltına alındılar.
-
Olay anında 5 yaşındaki kız çocuğu ve mağdurun eşi de evdeydi; çocuk koruma altına alındı.
-
Gündem1 gün önce
“Kafa kesme videoları” detayı kan dondurdu: Türkiye’nin konuştuğu Eren Bigül olayı — Ailenin sözleri şok etti
-
Gündem1 hafta önce
EVLİLİK YILDÖNÜMÜ KABUSA DÖNDÜ: FİTNESS EĞİTMENİ İREM KARATUTLU TIR’IN ÇARPMAĞI SONUCU İKİ BACAKLARINI KAYBETTİ
-
Teknoloji1 hafta önce
Instagram’da yeni dönem başlıyor: Abonelik ücreti belli OLDU!
-
Sağlık1 hafta önce
Yıllarca panik atak dediler, diş çektirdikten sonra anlaşıldı! Adana’daki Emrah dünyadaki ilk hasta oldu
-
Spor1 hafta önce
Samsunspor taraftar kafilesine silahlı saldırı: 1 ölü, 1 yaralı
-
Teknoloji6 gün önce
SON DAKİKA | Küresel çapta Google krizi — erişim kesintisi
-
Sağlık1 hafta önce
Konuşmayı unutturan tümörden kurtuldu… “Çocuklarımın ismini bile unutuyordum”
-
Sağlık1 hafta önce
En mutsuz yaş grubu belirlendi