Teknoloji
Apple ve HP, Çin’den ABD’ye Bilgisayar Sevkiyatlarını Durdurdu: Ticaret Gerilimleri ve Pazar Dinamikleri Üzerindeki Etkiler
Açıklama:
Apple ve HP, Çin’den ABD’ye bilgisayar sevkiyatlarını durdurarak küresel teknoloji pazarında önemli bir adım attı. Bu makalede, yüksek gümrük vergilerinin etkileri, pazar dinamikleri, lojistik zorluklar ve gelecekte beklenen gelişmeler detaylı olarak inceleniyor.
Giriş
Son günlerde küresel teknoloji haberleri arasında öne çıkan gelişmelerden biri, Apple ve HP gibi dev markaların Çin’den ABD’ye yönelik bilgisayar sevkiyatlarını durdurma kararı oldu. ABD’nin Çin menşeli ürünlere uygulamaya başladığı yüksek gümrük vergileri, üreticileri lojistik planlamalarını yeniden gözden geçirmeye ve maliyetleri minimize etmek amacıyla sevkiyatları askıya almaya itiyor. Bu makalede, konuyla ilgili ayrıntılar, nedenler ve olası sonuçlar kapsamlı olarak ele alınmaktadır.
Sevkiyat Durdurma Kararının Arkasındaki Nedenler
Yüksek Gümrük Vergileri ve Tarife Politikaları
ABD, Çin’den gelen bilgisayar ve bileşenlere yönelik uyguladığı %104’e kadar varabilen gümrük vergileriyle ticaret politikasında önemli bir değişikliğe gidiyor. Bu yüksek vergiler, ithalat maliyetlerinde dramatik artışa neden oluyor ve şirketler, kârlılıkları üzerinde baskı hissediyor. Apple ve HP’nin, bu maliyet baskısını hafifletmek için sevkiyatları geçici olarak durdurma kararı alması, stratejik bir hamle olarak değerlendirilebilir.
Lojistik ve Tedarik Zinciri Yeniden Yapılandırması
Günümüz küresel pazarı, karmaşık tedarik zincirlerine dayanıyor. ABD ile Çin arasındaki ticaret gerilimleri, tedarik zincirlerinde kesintilere yol açabiliyor. Üreticiler, maliyet hesaplamalarını ve lojistik planlamayı yeniden gözden geçirirken, sevkiyatların durdurulması kısa vadede stratejik bir önlem olarak öne çıkıyor. Bu durum, ürün fiyatlarına, stok yönetimine ve tüketici talebine doğrudan etki etmesi beklenen bir değişim sürecini de beraberinde getiriyor.
Pazar Dinamiklerine Etkileri
Fiyat Artışları ve Tüketici Talebindeki Düşüş
Yüksek gümrük vergileri sonucunda, ithal ürünlerin maliyetinde artış yaşanması bekleniyor. Bilgisayar ve dizüstü bilgisayar pazarında bu durum, tüketici fiyatlarının yükselmesine ve dolayısıyla talepte düşüş yaşanmasına neden olabilir. Özellikle orta segment ürünlerde, artan maliyetlerin doğrudan tüketiciye yansıtılması, satışlarda belirgin bir düşüşe yol açabilir.
Rekabetin Yeniden Şekillenmesi
Apple ve HP dışında, Dell, Lenovo, Acer, ASUS gibi büyük oyuncular da benzer stratejik hamleler yapıyor. Bu durum, pazarda rekabetin yeniden şekillenmesine neden olabilir. Şirketler, sevkiyat durdurma, üretim kaynağını çeşitlendirme veya alternatif pazarlara yönelme gibi stratejileri devreye alarak, ticaret gerilimlerinin olumsuz etkilerini minimize etmeye çalışıyor. Apple’ın farklı bir strateji izleyerek Hindistan gibi alternatif üretim lokasyonlarına yönelmesi, pazar içindeki rekabet dinamiklerini değiştiren önemli bir örnek olarak öne çıkıyor.
Sektöre Yansımalar ve Uzun Vadeli Beklentiler
Kısa Vadeli Dalgalanmalar
Tarife uygulamalarının devreye girmesiyle birlikte, özellikle 2025’in ilk çeyreğinde görülen bilgisayar sevkiyatlarındaki artışın geçici bir balon olabileceği düşünülüyor. Şirketlerin stok yönetimi stratejileri, mevcut talebe cevap vermek adına şekillenmiş olsa da, uzun vadede fiyat artışları ve arz-talep dengesinde yaşanacak bozulmalar sektör üzerinde belirleyici olacak.
Üretim ve Lojistik Stratejilerinde Değişim
Geleneksel Çin merkezli üretim ve sevkiyat modelleri, artan vergiler ve ticaret gerilimleri nedeniyle yeniden değerlendiriliyor. Bazı markalar, üretim lokasyonlarını çeşitlendirerek alternatif pazarlara yönelmeyi tercih ediyor. Bu stratejik değişim, uzun vadede tedarik zincirlerinin daha esnek hale gelmesini sağlayabilir. Örneğin, Apple’ın Hindistan’dan üretim yapması, lojistik esneklik sağlamasının yanı sıra, fiyat istikrarını koruma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Ekonomik Belirsizlikler ve Gelecekteki Trendler
Ekonomik belirsizlikler, özellikle ticari ilişkilerde yaşanan gerilimler, teknoloji sektörünü yakından etkiliyor. Artan maliyetler, global pazarda tüketici harcamalarını kısmaya iterken, şirketlerin uzun vadeli stratejilerinde de yeniliklere gitmeleri kaçınılmaz hale geliyor. Uzmanlar, artan vergilerin tüketici fiyatlarına yansımasının, pazarın genel dinamiklerini olumsuz etkileyeceğini öngörürken, alternatif üretim ve sevkiyat planlarının da sektörün geleceğinde önemli rol oynayacağına işaret ediyor.
Apple ve HP’nin Stratejik Hamleleri: Farklı Yaklaşım Örnekleri
Apple’ın Alternatif Üretim Stratejisi
Apple, gümrük vergilerinin yarattığı baskıyı dengelemek için farklı üretim lokasyonlarına yönelmeye başladı. Çin dışındaki üretim tesislerine yatırım yaparak, tedarik zincirinde yaşanabilecek aksaklıkların önüne geçmeyi hedefleyen Apple, bu stratejisiyle hem maliyetlerini kontrol altına alıyor hem de pazar rekabetinde avantaj sağlamayı amaçlıyor.
HP’nin Lojistik Yeniden Yapılandırma Hamlesi
HP ise sevkiyat durdurma kararıyla lojistik zincirini yeniden yapılandırma sürecine girdi. Gerek maliyet tasarrufu gerekse stok yönetimini optimize etmek amacıyla yapılan bu adım, uzun vadede tüketiciye yansıyacak fiyat politikalarının da belirlenmesinde önemli rol oynayacak. Şirket, alternatif tedarikçiler ve üretim lokasyonları ile işbirliklerini güçlendirerek, gelecekte benzer dış baskılara karşı daha dayanıklı bir yapı oluşturmayı hedefliyor.
Sonuç ve Öngörüler
Apple ve HP’nin Çin’den ABD’ye bilgisayar sevkiyatlarını durdurma kararı, küresel ticaret gerilimlerinin teknoloji sektörüne yansıyan etkilerinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Yüksek gümrük vergileri, lojistik zorluklar ve ekonomik belirsizlikler, hem üretici hem de tüketici açısından yeni stratejilerin devreye girmesine neden oluyor. Kısa vadede piyasada dalgalanmalar beklenirken, uzun vadede üretim lokasyonlarında ve lojistik planlamada yapılacak stratejik değişikliklerin, sektörün genel dinamiklerini yeniden şekillendirmesi öngörülüyor.
Bu gelişmeler ışığında, teknoloji devlerinin atacağı adımlar, global pazarın gidişatını belirleyecek. Hem Apple’ın alternatif lokasyon stratejisi hem de HP’nin lojistik yeniden yapılanma hamlesi, sektörde benzer baskılarla karşılaşan diğer firmalara da örnek teşkil edebilir.
Teknoloji
iOS 26 güncellemesi ne zaman gelecek? İOS 26 güncellemesi alabilecek ve alamayacak telefon modelleri listesi

İOS 26 GÜNCELLEMESİNİ HANGİ TELEFONLAR ALAMAYACAK?
Yeni sürümle birlikte bazı eski cihazlar güncelleme desteğini kaybediyor. iPhone 11 serisi, iPhone XR, iPhone XS ve daha eski modeller, iOS 26 kapsamı dışında bırakıldı. Bu cihazlar, iOS 25 ile yola devam edecek ancak yeni özelliklerden ve bazı güvenlik güncellemelerinden mahrum kalacak.
Destek dışı kalan bazı modeller:
iPhone 11, 11 Pro, 11 Pro Max
iPhone XS, XS Max
iPhone XR
iPhone X ve daha eski modeller
iPhone SE (1. ve 2. nesil)
Teknoloji
İnsan genomunda gizli bir hayalet kod bulundu

İnsanlık, 1869’da İsviçreli hekim Friedrich Miescher’in DNA’yı ilk kez izole etmesinden bu yana genom biliminde muazzam bir yol kat etti. Bu yolculuğun dönüm noktalarından biri ise 1940’larda sitogenetikçi Barbara McClintock’un “zıplayan genler” olarak da bilinen hareketli genetik öğeleri (transposable elements, TE) keşfetmesiydi.
Onlarca yıl sonra, İnsan Genomu Projesi bu öğelerin insan genomunun yüzde 45’ini oluşturduğunu ortaya koydu. Bu öğeler, milyonlarca yıl boyunca “kopyala-yapıştır” mekanizmasıyla genomda yayılmayı başarmıştı.
Şimdiyse bir grup araştırmacı, zıplayan genleri derinlemesine araştırarak insan genomunu etkileyen “hayalet kodları” ortaya çıkardı.
ÇÖP DNA’LARIN ÖNEMİ
Zıplayan gen dizileri, birbirine son derece benzediği ve sık tekrarlandığı için uzun süre “çöp DNA” olarak küçümsenmiş ve eski virüslerden kalma genetik kalıntılar olarak görülmüştü.
Son yıllarda ise bu bakış açısı değişmeye başladı. Bilim insanları artık zıplayan genlerin genom işlevi, kromozom evrimi, türleşme ve genetik çeşitlilikte önemli roller oynayabileceğini düşünüyor.
Bilim dünyasını heyecanlandıran yeni bir uluslararası araştırmada bu gizemli dizileri analiz etmek için yepyeni bir yöntem geliştirildi ve gen ifadesinden sorumlu gizli kalıplar ortaya çıkarıldı. Araştırma hakemli bilimsel dergi Science Advances’ta yayınlandı.
Kyoto Üniversitesi’nden çalışmanın ortak yazarı Fumitaka Inoue, “Genomumuz uzun zaman önce dizilendi ama pek çok bölümünün işlevi hâlâ bilinmiyor” diyerek zıplayan genlerin anlaşılmasının genetik biliminin en büyük gizemlerinden birini çözebileceğini belirtti.
YENİ BİR YAKLAŞIM
Araştırma ekibi, zıplayan genleri daha iyi anlayabilmek için onları sınıflandırmada yeni bir yaklaşım benimsedi. Geleneksel araçlar yerine, bu dizileri hem evrimsel ilişkilerine hem de primat genomundaki koruma düzeylerine göre gruplandırdılar.
Özellikle MER11 adlı bir zıplayan gen ailesine odaklanan araştırmacılar, bu dizileri MER11_G1’den G4’e kadar dört alt gruba ayırdı. G1 en eski evrimsel dizileri, G4 ise en genç olanları temsil ediyordu.
MER11 ailesine bu yeni bakış açısıyla bakan ekip, bu grupların genom içinde düzenleyici bir işlev üstlenebileceğini ortaya koydu. Yani bu diziler, özellikle insan gelişiminin erken aşamalarında gen ifadesini açıp kapayan anahtarlar gibi davranıyor olabilir.
Gen ifadesini açıp kapamak, bir genin aktifleşip pasifleşmesini kontrol etmek anlamına geliyor. Gen ifadesi açıksa gen çalışıyor demektir, yani o genin taşıdığı talimatlara göre bir protein üretilir. Gen ifadesi kapalıysa gen devre dışıdır; protein üretimi gerçekleşmez.
EN GENÇ GRUP EN GÜÇLÜ ETKİYE SAHİP
Araştırmacılar, “lentiMPRA” adı verilen özel bir teknik de kullandı. İnsan kök hücreleri ve erken dönem sinir hücreleri üzerinde 7 bin MER11 dizisi test edildi.
Sonuçlar, en genç grup olan MER11_G4’ün gen ifadesi üzerinde en güçlü etkiye sahip olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre bu grup, gen gelişimini ve tepkisini etkileyen kısa DNA dizilerini, yani “düzenleyici motifleri” kullanıyor.
Bu grubun evrimsel geçmişini izleyen bilim insanları, kadim virüslerden miras alınan DNA dizilerinin halen primat genomunun şekillenmesinde ve işlemesinde aktif rol oynayabildiğini ortaya koydu.
İnsan genomunu anlama yolculuğu 150 yılı aşkın süredir devam etse de, her yeni buluşta şaşırtmaya devam ediyor.
Teknoloji
Proton’dan “mahrem” yapay zeka geldi: Lumo kullanıma sunuldu

Gizlilik odaklı hizmetleriyle tanınan Proton, son yıllarda Proton Mail, Proton VPN ve benzeri uygulamalarıyla dikkat çekmişti. Geçen yıl ise yapay zeka alanına ilk adımını, Proton Mail’e entegre ettiği yazı asistanı Scribe ile atmıştı. Scribe, kullanıcıların verileri büyük teknoloji şirketlerine gitmeden yapay zeka desteğinden faydalanmasını sağlamıştı.
Şimdi ise şirket, yeni ve iddialı bir ürünle sahnede: Lumo adlı tam donanımlı bir yapay zeka sohbet asistanı.
TAMAMEN GİZLİLİK ODAKLI
BGR’ye göre Lumo, rakipleri olan ChatGPT, Gemini ya da Claude gibi modellerin aksine tamamen gizliliği ön planda tutuyor. Bu da şu anlama geliyor:
– Tüm sohbetler uçtan uca şifreleniyor.
– Hiçbir sohbet kaydı tutulmuyor.
– Sohbet geçmişi yalnızca kullanıcının cihazında (bulutta değil) saklanıyor.
– Veriler hiçbir şekilde model eğitimi için kullanılmıyor.
Şirketin kullandığı “zero-access encryption” sayesinde, veriler saklansa bile şirketin sunucularında dahi okunamaz durumda olacak.
Bu yaklaşım, bugüne kadar Meta, OpenAI, Anthropic gibi şirketlerin yapay zeka sistemlerinde sıkça eleştirilen veri toplama uygulamalarına güçlü bir alternatif olabilir. Zira bu sistemlerde yapılan sohbetlerin eğitim verisi olarak saklanabileceği uyarısı sıkça yapılıyor. Lumo, bu kaygıları tamamen ortadan kaldırmayı hedefliyor.
AÇIK KAYNAKLI
Lumo, Proton’un 11 yıldır hizmetlerinde uyguladığı “sıfır erişim şifreleme” prensibiyle inşa edildi. Dikkat çeken diğer özellikler şunlar:
– Tamamen açık kaynaklı bir büyük dil modeliyle çalışıyor.
– Tüm kodlar, Avrupa’daki sunucularda barındırılıyor ve şeffaf biçimde erişilebilir.
– Lumo, web araması yapabiliyor, dosya yüklemelerini destekliyor ve Proton Drive ile tam entegre çalışıyor.
– Proton Drive üzerinden Proton Docs (şifreli Google Docs alternatifi) ile de uyumlu.
NASIL KULLANILIR?
Sohbet botuna “me” uzantılı “luma.proton” adresinden erişmek mümkün. Android ve iPhone cihazlar için mobil uygulamalar da geliştirildi.
Lumo Plus aboneliği ise sınırsız sohbet, genişletilmiş sohbet geçmişi gibi özelliklere sahip. Abonelik ücreti aylık 12,99 dolar olarak belirlendi.
YAPAY ZEKAYLA MAHREMİYET MÜMKÜN MÜ?
Proton’un Lumo ile verdiği mesaj şu: Yapay zeka kullanmak zorunda kalmadan özel hayatınızdan vazgeçmek zorunda değilsiniz.
Açık kaynak kod, şifreleme teknolojileri ve kullanıcı odaklı veri politikaları sayesinde Lumo, gizliliğe önem veren kullanıcılar için güçlü bir alternatif olabilir.
Bu hamle, Proton’u yapay zekâ dünyasında hem teknolojik gelişme hem de etik ilke bakımından dikkatle izlenmesi gereken bir oyuncu haline getirebilir.
-
Gündem6 gün önce
Sivas’ta Feci Kaza: Yolcu Otobüsü Dağın Yamacına Çarptı, 3 Ölü – 24 Yaralı
-
Gündem1 hafta önce
20 Yıllık Gizem Çözüldü: Pendik’te Gönül Çelen Cinayeti Dosyası Raftan İndi
-
Politika1 hafta önce
Avrupa’nın En Büyük Limanı Rotterdam, İsrail’e Kapanıyor: Silah Taşımacılığı Durdu!
-
Politika4 gün önce
Ahmed Şara’ya 7 Ayda 3 Suikast Girişimi: Her Defasında Türk İstihbaratı Devredeydi
-
Gündem6 gün önce
Kocaeli’de Kan Donduran Cinayet: “Sen Beni Aldatıyorsun” Diyen Eşi Tüfekle Vurdu – İlk İfadesi Ortaya Çıktı
-
Gündem6 gün önce
Ümraniye’de Özel Menzilli Havalı Tüfek Cinayeti: Mobilya Ustası 142 Metre Uzaklıktan Vurularak Hayatını Kaybetti
-
Gündem5 gün önce
Etçil Dev Çekirge Şaşırtıyor: Batman’da 20 cm’lik “Etcanavarı” Görüntülendi
-
Gündem1 hafta önce
Dürziler İsrail Saldırılarıyla Gündemde: İnanç Sistemlerinde Namaz ve Oruç Neden Yok?