AÇIKLAMA

ABD Başkanı Donald Trump, 15 Mayıs Perşembe günü İstanbul’da düzenlenecek Rusya-Ukrayna barış görüşmelerine katılabileceğini açıkladı. Trump’ın Orta Doğu turu, Türkiye’nin arabuluculuğu ve görüşmelerin önemi detaylarıyla ele alınıyor.

Trump’ın 12 Mayıs 2025 açıklaması, Orta Doğu turunun ardından Rusya ve Ukrayna liderlerinin İstanbul’da yapacağı barış görüşmelerine katılma olasılığını gündeme taşıdı. Bu haber, hem uluslararası ilişkiler hem de bölgesel diplomasi açısından büyük önem taşıyor. Aşağıdaki makalede, Trump’ın açıklamasının arka planı, görüşmelerin önemi, Türkiye’nin rolü ve olası ziyaret programına dair ayrıntılı bilgiler bulacaksınız.

Giriş

12 Mayıs 2025’te Reuters’a konuşan ABD Başkanı Donald Trump, “Perşembe günü Türkiye’de gerçekleşecek barış görüşmesine katılabileceğini” belirtti . Bu sözler, Trump’ın Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan Orta Doğu turunun en kritik ayağı olarak değerlendiriliyor.

Trump’ın Orta Doğu Turu ve Türkiye Olasılığı

ABD Başkanı Trump, Mayıs 13–16 tarihleri arasında Suudi Arabistan, Katar ve BAE’yi ziyaret edecek . Turun planlanan güzergâhı henüz kesinleşmemiş olsa da, Trump “Perşembe günü orada olursam, iyi bir sonuç çıkabileceğini” söyledi. Bu sözler, Katar’da bulunacağı Mayıs 15 tarihinde İstanbul’a kısa bir uçuş yapma ihtimalini doğurdu.

Görüşmelerin Arka Planı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Mayıs 15’te İstanbul’da doğrudan görüşme önerisinde bulundu . Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenskiy ise hemen ardından katılım kararı alarak Türkiye’ye gitme hazırlıklarını başlattı . Ancak Kremlin’den henüz resmi bir onay gelmediği bildiriliyor .

2022 İstanbul Ortak Bildirisi

Bu görüşme teklifi, 2022 yılında imzalanan İstanbul Ortak Bildirisi’ni hatırlatıyor. O dönemki taahhütler arasında Ukrayna’nın tarafsızlık statüsü ve NATO üyeliğinden feragat gibi maddeler bulunuyordu, ancak kalıcı bir çözüme ulaşılamamıştı .

Türkiye’nin Rolü

Türkiye, hem NATO üyesi hem de tarafsız arabulucu konumuyla kritik bir rol oynuyor. İstanbul’da düzenlenen önceki görüşmelerde aktif diplomasi yürüten Ankara, bu kez de barış umutlarını canlı tutmak istiyor . Dışişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanlığı ofisi yetkilileri, sürecin başarılı olması için çaba gösterdiklerini ifade ediyo

Barış Umudu ve Trump’ın Mesajı

Trump, “Perşembe günkü toplantı çok önemli. Kan dökülmesini durdurmalıyız” açıklamasını yaparak barışa dair ümidini dile getirdi . Bu sözler, uluslararası toplumda savaşın durdurulmasına yönelik beklentileri tekrar gündeme taşıdı.

Olası Ziyaret Tarihi ve Program

• Tarih: 15 Mayıs 2025 Perşembe

• Yer: İstanbul, Dolmabahçe Sarayı veya Dolmabahçe Mutabakatı’na ev sahipliği yapan konaklama alanları

• Katılımcılar: Donald Trump, Volodymyr Zelenskiy, muhtemelen Vladimir Putin

• Gündem: 30 günlük ateşkes talebi, bölgesel güvenlik garantileri ve insani yardım koridorları

• Türkiye’nin Rolü: Ev sahibi ve arabulucu

Sonuç

ABD Başkanı Trump’ın İstanbul’a seyahat etme olasılığı, bölgesel ve küresel düzeyde barış umutlarını canlandırdı. Türkiye’nin stratejik konumu, bu tür yüksek profilli diplomatik hamlelerde kilit rol oynarken, 15 Mayıs’ta gerçekleştirilecek görüşmelerden çıkacak sonuçlar savaşın seyrini belirleyebilir.

5-7 Mayıs’ta kongresinin toplandığını duyuran PKK, fesih kararını ve silah bıraktığını açıkladı.

Konuya ilişkin Ankara’dan ilk açıklama geldi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sürecin titizlilikle takip edildiğini ifade ederek “Terörün tamamen bitmesi halinde yeni bir dönemin kapısı açılacaktır. Bu kararın fiilen uygulanması ve tüm boyutlarıyla gerçekleşmesi gerekmektedir.” dedi.

“Fesih” ve “silahları teslim etme” kararının, PKK’nın tüm şube ve uzantıları ile illegal yapılarını kapayacak şekilde olması gerektiğine vurgu yapan Çelik, “Somut olarak ve eksiksiz hayata geçmesi bir dönüm noktası olacaktır.” dedi.

“DAHA DA GÜÇLENDİRECEKTİR”

“Bu çerçevede, terör örgütünün fesih ve silah bırakma kararının ‘içerde’ ve ‘dışarıda’ tüm boyutlarıyla ve somut olarak hayata geçmesi gerekir. Böylece, yakın bölgemizde terör örgütlerinin vekâlet savaşları için kullanıldığı emperyalist planların önünün kesilmesine dönük olumlu bir dalga oluşacaktır.” diye konuşan Çelik, şöyle devam etti:

“Ayrıca Terörsüz Türkiye hedefine somut olarak ulaşılması, tüm dünyada siyasetin siyasetsizleşmeye boğulduğu bir dönemde, Türkiye’nin siyasi tüm kanalları daha etkili şekilde işletebilmesine imkan verecek, demokrasimizi, siyasi hayatımızı ve milli birliğimizi daha da güçlendirecektir.

Siyasi diyalog kanallarının, TBMM başta olmak üzere siyasetin tüm meşru adreslerinde en güçlü şekilde çalışmasını sağlayacaktır. Cumhuriyetimizin hepimizin çatısı olduğu bilinci, demokrasimizin her türlü sorunun çözümü için temel zemin olduğu anlayışı daha güçlenecek ve siyasi olarak kökleşecektir. Tarihdaşlık, kaderdaşlık ve vatandaşlık bilinci ile geleceğimiz en sağlam ve meşru zeminlerde şekillenmeye devam edecektir. Her olumlu aşama yeni bir olumlu aşamanın davetiyesi olacaktır.

“HEPİMİZİN SOYADI TÜRKİYE CUMHURİYETİ’DİR

Terörsüz Türkiye’nin sahada tüm boyutlarıyla, eksiksiz ve somut hedefleriyle ulaşılması gerektiğine de vurgu yapan Çelik, “Buna ulaşılması demek, bütün kültürel, etnik ve mezhepsel unsurlarıyla tüm vatandaşlarımızın kazanması demektir. Kazanan tüm vatandaşlarımız olacaktır. Adlarımız farklı olsa da hepimizin soyadı Türkiye Cumhuriyeti’dir.” dedi.