Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Tophane’de Havai Fişekli Kundaklama: Bursa’da Yangın Çıkaran 4 Şüpheli Gözaltında”

Yayımlandı

üzerinde

“Bursa Tophane yamaçlarında havai fişek atarak ormanlık alanda yangın çıkaran 4 kişi, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla yakalandı. Olayın tüm detayları ve adli süreç burada.”

Olayın Gelişimi

28 Temmuz 2025 günü, Bursa kent merkezindeki Tophane yamaçlarında aniden yükselen alevler, bölge halkında paniğe yol açtı. Görgü tanıkları, şüpheli bir grup tarafından havai fişek atıldığını ve bunun alevlerin yayılmasına sebep olduğunu bildirdi. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, “havai fişek atarak kundaklama” iddiasıyla derhal soruşturma başlattı

Şüphelilerin Yakalanması

Savcılığın talimatıyla, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Çarşı Polis Merkezi Amirliği ekipleri, olay yerine sevk edildi. Yapılan çalışmalarda, S.D., A.K., M.B. ve M.A. adlı dört kişi, 28 Temmuz akşamı havai fişek atarak ormanlık alana yangına neden olmak suçlamasıyla gözaltına alındı. Havai fişeklerin atılmasının yasaklanmasına dair özel bir düzenleme bulunmamasına rağmen, bu eylem “kundaklama” suçu kapsamında değerlendirildi.

Adli Süreç ve Savcılık Açıklaması

Gözaltındaki dört şüpheli, ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen soruşturmanın titizlikle sürdüğünü ve kamu zararının telafisi için gerekli yasal işlemlerin eksiksiz yapılacağını duyurdu . Savcılık, yangına sebebiyet veren tüm şüphelilerin eylemlerinin “bilinçli kundaklama” kapsamında soruşturulduğunu vurguladı.

Bölge Halkının Tepkisi ve Önlemler

Tophane eteklerinde yaşanan bu olay, Bursa’da havai fişek kullanımının denetimsizliğini yeniden gündeme taşıdı. Vatandaşlar, benzer olayların tekrarlanmaması için hem yerel yönetimlerden hem de emniyet yetkililerinden sıkı önlemler alınmasını talep ediyor. Uzmanlar ise, ormanlık ve kuru alanlarda havai fişek kullanımının mutlaka yasaklanması gerektiğini belirtiyor.

Sonuç ve Öneriler

Kesin Yasak Talebi: Özellikle ormanlık ve çamurla kaplı alanlarda havai fişek atılmasına yasak getirilmesi için yasal düzenleme yapılmalı.
Denetim ve Cezai Yaptırım: Yetkililer, denetimleri artırarak benzer eylemleri caydırıcı hale getirecek cezai yaptırımları uygulamalı.
Toplum Bilinçlendirmesi: Sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler, “Ateşle Oynamayın” kampanyaları düzenleyerek halkı bilinçlendirmeli.

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın titiz çalışmasıyla hayatı tehdit eden yangına neden olan çetelenin yakalanması, benzer felaketlere karşı erken müdahalenin önemini bir kez daha gösterdi. Kamuoyunu ilgilendiren tüm gelişmeler için resmi kurum duyuruları takip edilmelidir.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Avcılar’da kediyi kurtarmaya çalıştı, otomobil çarptı — TEM Otoyolu’nda tehlikeli anlar

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul — 14 Eylül 2025, 15:00
Okuma süresi: 2 dakika

Avcılar TEM Otoyolu Yeşilkent mevkiinde bugün öğleden sonra viyadük tellerinde mahsur kalan bir kediyi kurtarmak isteyen bir kadın, aracından inerek viyadük teline doğru koştu. Bu sırada emniyet şeridinden ilerleyen bir otomobil kadına çarptı; kaza anı bazı araç içi kameralarına yansıdı.

Çarpmanın etkisiyle yola savrulan kadın hafif yaralandı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri kısa müdahale yaptı; kadın bir süre şok yaşasa da kendi imkânlarıyla ayağa kalktı. Kazanın ardından, kazaya karışan sürücüyle diğer araçtaki kişiler arasında kısa süreli arbede yaşandığı, çevredekilerin araya girmesiyle tansiyonun düştüğü bildirildi. Mahsur kalan kedi ise olay sırasında tellerden atlayarak uzaklaştı; kedi daha sonra çevredeki vatandaşlar tarafından görülmediği yönünde bilgiler var.

Görgü tanıkları ve olay yerindeki görüntüler, kazanın ani geliştiğini ve otoyol gibi yüksek hızlı trafiğin olduğu yerlerde araçtan inmenin ne kadar tehlikeli olduğunu gösterdi. Trafik güvenliği uzmanları, böyle durumlarda aracın emniyetli bir alana çekilip yetkililere haber verilmesi gerektiğini; emniyet şeridine inmenin ve hareket halindeki şeride doğru koşmanın çok riskli olduğunu vurguluyor. (Uzman yorumları ve güvenlik uyarıları yerel haber kayıtlarına göre derlenmiştir.)

Trafik ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı; kaza anına ait görüntüler delil olarak toplandı ve tarafların ifadeleri alınmaya başlandı. Şu ana kadar olayla ilgili ağır yaralanma veya can kaybına ilişkin bir bilgi paylaşılmadı. Soruşturmanın devam ettiği, kamera kayıtları ve görgü tanıklarının ifadelerinin olayın netleşmesinde kullanılacağı bildirildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

DJ’den Devrimciye: Nepal’de Z Kuşağı Hükümeti Nasıl Kurdu?

Yayımlandı

üzerinde

 

14 Eylül 2025 — 21:30 (TSİ) · Okuma süresi: 4 dakika

Nepal’de sosyal medya yasağına karşı sokaklara dökülen Z kuşağı aktivistleri, kısa sürede ülke siyasetini sarsıp Başbakanı koltuğundan indirdi; hareketin öne çıkan ismi eski DJ ve sivil toplum aktivisti Sudan Gurung oldu. Geçici hükümet ataması, ordunun arabuluculuğu ve uluslararası endişe yeni dönemi başlattı.


Ne oldu? Kısa kronoloji

Nepal’de Eylül başında hükümetin 26 sosyal medya platformunu erişime kapatma kararı, gençler arasında hızla yaygın bir tepkiye dönüştü. Discord, Instagram ve diğer dijital kanallar üzerinden örgütlenen on binlerce gösterici sokaklara çıktı; gösteriler başkent Katmandu’da parlamento binalarına yürüme, belediye ve devlet dairelerinin hedef alınmasıyla tırmandı. Güvenlik güçlerinin müdahalesiyle çatışmalar, çok sayıda yaralanma ve can kaybına yol açtı; ardından Başbakan K.P. Sharma Oli istifa etti.

Z kuşağının lideri: Sudan Gurung — DJ’den aktiviste

Hami Nepal adlı gençlik odaklı sivil toplum kuruluşunun başındaki Sudan Gurung, protestoların sembolik yüzü haline geldi. Gurung’ün geçmişinde etkinlik organizatörlüğü, DJ’lik ve 2015 depremi sonrası kurduğu yardım ağları bulunuyor; bu deneyimler onu dijital çağda hızlı saha örgütlemeye yetkin bir isim yaptı. Gurung ve Hami Nepal gösterileri yönlendirirken açık oturum, rota ve güvenlik talimatlarını sosyal platformlarda paylaştı; fakat hareket merkeziyetçi bir partiden ziyade yatay örgütlenme örneği sundu.

Nasıl örgütlendiler? Dijital taktikler ve semboller

Genç protestocular çevrim içi uygulamalarda anlık ileti, rota paylaşımı ve güvenlik kurallarıyla mobilize oldu; Discord kanalları, Instagram paylaşımları ve kısa video ağları etkin rol oynadı. Katılımcılar bazen okul üniformalarıyla ve kitap taşıyarak “barışçıl öğrenci” imajı yaratmaya çalıştı; bazı gruplar ise popüler kültür sembollerini (ör. “One Piece” şapka simgesi) kullanarak moral ve görünürlük sağladı. Yetkililerin sosyal medya erişimini kısıtlaması, bilgiyi merkezileştirmek yerine daha hızlı ve dağıtık bir mobilizasyona yol açtı.

Sonuç: Hükümet devrildi, geçiş hükümeti atandı

Şiddetin yükselmesi ve kamu düzenindeki bozulma üzerine ordunun arabuluculuğu ile yürütülen müzakereler sonucu, eski Yargıtay üyelerinden Sushila Karki geçici başbakan olarak atandı — Nepal’in ilk kadın başbakanı olarak kayda geçti. Parlamento feshedildi ve yeni seçimlerin Mart 2026’da yapılacağı açıklandı. Bu süreçte ordu sokakta güvenlik sağlarken sivil-siyasal kurumlar arasında tartışmalar sürdü.

Gerçekleşen zarar ve insani bilanço

Protestolar sırasında hükümet binaları, bazı kamu kurumları ve seçkin mahallerde hasar meydana geldi; resmi ve basın raporları olaylarda onlarca kişinin hayatını kaybettiğini ve yüzlerce kişinin yaralandığını bildiriyor. Can kaybı ve yıkımın boyutu, hem iç politikada hem de komşu ülkeler ve uluslararası toplumda endişe yarattı.

Neden önemli? Kısa ve uzun vadeli etkiler

  • Gençliğin siyaset sahnesine doğrudan müdahalesi: Dijital organizasyonla sokak hareketi, geleneksel siyasi aktörleri zayıflattı ve yeni bir temsil modeli dayattı.

  • Dijital haklar ve sansür tartışması: Sosyal medya düzenlemeleri, yalnızca içerik kontrolü değil aynı zamanda siyasi meşruiyet krizine dönüşebileceğini gösterdi.

  • Güvenlik-otorite dengesi: Ordunun rolü ve geçici hükümet ataması, demokratik denetim ve askeri civar ilişkisi konusunda yeni gerilimler yaratabilir.

Ne bekleniyor?

Mart 2026’daki erken seçimler, Nepal’in siyasi haritasını yeniden şekillendirebilir; gençlerin sokak gücü seçim sandığına nasıl yansıyacak, yeni partiler/örgütlenmeler ne kadar kurumsallaşacak—bunlar belirleyici olacak. Ayrıca uluslararası toplum, insani yardım ve adli soruşturmalar için baskı yapmayı sürdürecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

TÜRKİYE KENDİ YERLİ NÜKLEER REAKTÖRÜNÜ GELİŞTİRMEYE HAZIRLANIYOR

Yayımlandı

üzerinde

Tarih / Saat: 14 Eylül 2025 — 10:39 (TSİ).
Okuma süresi: Yaklaşık 3 dakika.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin nükleer enerji teknolojilerinde yerli kapasiteyi güçlendirmek amacıyla **“Yerli Nükleer Reaktör Geliştirilmesi Çağrısı”**nı başlattıklarını açıkladı. Çağrı kapsamında Türk sanayisi, araştırma enstitüleri ve üniversitelerin iş birliğiyle yüksek teknolojiye sahip, güvenli ve çevre dostu reaktör tasarımları ve bileşenleri geliştirilmesi hedefleniyor. Başvurular rip.sanayi.gov.tr üzerinden 31 Aralık 2025 tarihine kadar kabul edilecek.

Çağrının amacı ve kapsamı

Bakan Kacır’ın duyurusuna göre amaç, “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonu çerçevesinde nükleer enerji teknolojilerinde dışa bağımlılığı azaltmak, enerji güvenliğini güçlendirmek ve net sıfır emisyon hedefine katkı sağlamak. Çağrı; reaktör çekirdeği, güvenlik sistemleri, paslanmaz çelik ve özel alaşımlar, kontrol sistemleri ile reaktörlerin tasarım, simülasyon ve modelleme çalışmalarını kapsayacak şekilde tasarlandı. Resmî açıklamada, çalışmaların TENMAK, TÜBİTAK enstitüleri ve üniversitelerin katılımıyla yürütüleceği vurgulandı.

Kimler başvurabilir — başvuru süreç ve son tarih

Çağrıya Türk sanayi şirketleri, araştırma ve teknoloji enstitüleri ile üniversitelerin ortaklık teklifleriyle başvurması bekleniyor. Başvurular elektronik ortamda rip.sanayi.gov.tr adresindeki başvuru portalı üzerinden alınacak; son başvuru tarihi 31 Aralık 2025 olarak ilan edildi. Başvuru rehberi ve teknik ekler çağrı duyurusunun bulunduğu portaldan erişilebiliyor.

Neden şimdi? (Bağlam)

Türkiye’de halihazırda inşa ve devreye alma süreçleri süren projeler (Akkuyu NGS vb.) bulunuyor; ancak bu çağrı, yalnızca enerji üretimi değil aynı zamanda teknoloji geliştirme, yerlileştirme ve uzun vadeli stratejik bağımsızlık hedeflerine hizmet ediyor. Uzmanlar, yerli tasarım ve bileşen geliştirilmesinin tedarik zinciri risklerini azaltabileceğini, yerlileştirmenin ekonomi ve istihdam açısından olumlu yansımaları olacağını belirtiyor. (İlgili projeler ve mevcut durum için haber arşivleri ve resmi proje sayfalarına bakılabilir.)

Beklenen adımlar ve takvim

  • Kısa vadede (2025 sonu): Çağrıya gelen başvuruların değerlendirilmesi ve ön seçmeler.

  • Orta vadede: Seçilen projeler için prototip/ara dönem çalışmaları, simülasyonlar ve test altyapısının kurulması.

  • Uzun vadede: Onaylanmış tasarımların seri üretim/entegrasyon ve saha uygulamalarıyla ticarileştirilmesi (tüm bu aşamalar regülasyonlar, güvenlik incelemeleri ve uluslararası standartlara göre ilerleyecek).

Not: Çağrı fazı, doğası gereği AR-GE ve tasarım odaklıdır; gerçek güç üretimine yönelik reaktör inşası için ilave izinler, lisanslamalar ve uluslararası iş birlikleri gerekmektedir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar