Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Mağdurdan işkence isyanı: “Telefonunda fotoğrafların ne işi var?”

Yayımlandı

üzerinde

6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesinde dört sanığın yargılandığı davanın son duruşmasında, 22 yaşındaki Vedat Kurt’un görüp görmediğine yönelik İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporlar mahkemeye sunuldu.

Adli Tıp Kurumunun Vedat Kurt hakkında yaptığı değerlendirmede; vücudunda bazı yara izlerinin tespit edildiği ancak olayla ilgili doğrudan tıbbi belge bulunmadığı için bu izlerin işkenceden kaynaklanıp kaynaklanmadığının kesin tespitinin yapılamadığı kaydedildi.

YARA İZLERİNİN NE ZAMANA AİT OLDUĞU BİLİNMİYOR

12 duruşma görüldüğünü ve bir sonuç alınamadığını belirten Kurt, “Beş yıldır bu işkence davası devam ediyor. Bana yapılan bu zulüm öyle sıradan bir suç değil. Ağzına hamam böceği penseyle koyulurken dişi kırılmış bir insanım. Adli Tıp Kurumuna sevkim verilmişti. Şanlıurfa Adli Tıp Kurumuna gittim, detaylı inceleme yapıldı ve olaydan sonra kalan yaralarıma bakıldı. Duruşmada tekrar İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevk edildim. Yeni alınan adli tıp raporunda, bedenimde ciddi hasarlar ve yara izlerinin olduğu saptandı. Fakat bu izlerin ne zamana ait olduğuna karar verilemedi.” dedi.

“VİDEO KAYITLARININ SANIKLARIN TELEFONUNDA NE İŞİ VAR?”

Tüm delillerin ispatlı olduğunu belirten Vedat Kurt, “Madem görmedim, işkence ile ilgili fotoğrafların, video kayıtlarının sanıkların telefonlarında ne işi var? Bunca delil ve mantıklı açıklama olmasına rağmen 12 duruşma oldu ama bir karar yok. Tek umudumuz adaletin var oluşuna inanmaktır. Adalet Bakanlığına ve ilgili birimlere çağrıda bulunuyorum.” diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

Vedat Kurt, yaşadığı Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinden, çalışmak için 2020 yılında ‘nın Kepez ilçesindeki sanayi sitesine geldi.

Burada yaklaşık 10 ay çalışan Kurt, iddiaya göre, maaşını eksik almaya başladı. Maaşını istediği patronundan her seferinde olumsuz dönüş alan Kurt, birikmiş alacağı 70 bin liraya karşılık iş yerindeki masada patronuna ait 15 bin lirayı alıp, İstanbul’a gitti.

Vedat Kurt’a ulaşamayan iş yeri sahipleri, ailesine ulaştı. Bunun üzerine Kurt’un ağabeyleri, aldığı parayı geri götürmesini söyledi.

Antalya’ya dönüp aldığı 15 bin lirayı iş yeri sahiplerine teslim eden Vedat Kurt, iddiasına göre A.T., O.T., S.T. ve A.A. tarafından sandalyeye bağlanıp depoya kilitlendi.

3 gün farklı işkencelere maruz kalan Kurt’un dişleri kırıldı, vücudunda kesikler oluştu, elleri ve kolları bağlı şekilde yatırıldı, ağzı açık tutularak hamam böceği yedirildi.

Şüpheliler, yaptıklarını da cep telefonuyla kaydetti. Depoda kilitli tuttukları Vedat Kurt’un durumunun kötüye gittiğini fark eden şüpheliler, iddiaya göre yaralarının iyileşmesini bekledi.

Aynı iş yerinde çalışmayı sürdüren Kurt, şüphelilerin cep telefonundan kendisine işkence yapılırken kaydedilen fotoğrafları alarak kaçtı. Vedat Kurt, daha sonra şüphelilerden şikayetçi oldu.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Küllere Dönen Bursa Ormanları: Gece Alevlerle Mücadele, Güneşle Ortaya Çıkan Yıkım

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Bursa’nın Gürsu, Kestel ve Avdancık bölgelerinde meydana gelen orman yangınında 100 hektarın üzerinde alan küle döndü. 1.765 kişi tahliye edilirken, soğutma çalışmaları ve yeniden yeşillendirme planları hız kazandı.

Giriş: Bursa’da Kabus Gecesi

27 Temmuz 2025 sabahına kadar sakin olan Bursa’nın Gürsu, Kestel ve Osmangazi ilçeleri, gece saatlerinde başlayan orman yangınlarıyla sarsıldı. Alevlerin denetimi kaybettiği anlarda, bölge halkı ve ekipler büyük bir panik yaşadı; sabahın ilk ışıklarıyla geriye sadece griye dönmüş, tüten bir orman manzarası kaldı .

Yangının Seyri ve Müdahale Süreci

Yangın, akşam saatlerinde Gürsu ilçesine bağlı Karahıdır ve İğdir köyleri ile Osmangazi’nin Avdancık mahallesindeki çamlık alanda başladı. Rüzgârın etkisiyle hızla büyüyen alevler, gece boyunca 100 hektardan fazla ormanlık alanı sardı; bölgedeki 3 köyden 485 hanede yaşayan toplam 1.765 kişi tahliye edildi .

Yangınla mücadeleye Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı 1.777 personel ve 688 araçla karadan, 3 helikopter ile 3 yangın söndürme uçağıyla havadan müdahale edildi. Sabah rüzgârın azalmasıyla yangının enerjisi büyük oranda düştü ancak bölge hâlen kritik sayılıyor; olası tekrar alevlenme riskine karşı ekipler teyakkuzda .

Gönüllüler ve Kahraman Tanıklıklar

Yangın söndürme çalışmalarına binin üzerinde kamu görevlisi, belediye personeli ve gönüllü katıldı. Müdahale sırasında eşi ve çocuklarıyla birlikte alevlerin arasında kalıp son anda kurtarılan bir kadın, yaşadığı korku dolu anları, “Çocuklarım yanacak diye çok korktum” sözleriyle anlattı. Yangın saat 04:30 sıralarında tepeye ulaştığında, çaresizce ekibi beklediklerini ifade eden tanık, insani dramatik boyutu gözler önüne serdi .

İdari ve Hükümet Tepkisi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, kriz merkezinin başındaki koordinasyonu hava desteğiyle güçlendirmek üzere bölgeyi helikopterle inceledi. Yetkili “Yangının enerjisi düşmüş durumda, ancak soğutma ve kontrol çalışmaları sürecek” şeklinde bilgi verdi . Aynı zamanda, Bursa Çevre Otoyolu’nun kritik noktaları kontrollü olarak ulaşıma kapatılıp yeniden açılarak trafik akışı güvence altına alındı.

Ekolojik ve Sosyal Etkiler

Kül yığınlarına dönen ormanlık alan, sadece ağaçları değil; kuşları, memelileri ve yerel bitki örtüsünü de yok etti. Yeşilin yerini siyah ve gri tonlardaki kararmış ağaç iskeletleri aldı; bölge iklim dengesi ve su rejimi de kısa vadede bozulmaya mahkûm . Sosyal yaşam ise tahliyeler, kapalı yollar ve duman nedeniyle olumsuz etkilendi; okullar geçici olarak tatil edildi, tarım ve hayvancılık faaliyetleri sekteye uğradı.

Soğutma ve Yeniden Canlandırma Planları

Yangın kontrol altına alınsa da, soğutma çalışmaları gün boyu devam ediyor. Rüzgârın yeniden tetikleme ihtimaline karşı ekipler, gözetimli nöbetler tutuyor . Uzun vadede ise Orman Genel Müdürlüğü ve Çevre Şehircilik Bakanlığı, bölgeye 150.000 fidan dikmeyi, yerel ekosistemi kademeli olarak yeniden yapılandırmayı ve halkı bilinçlendirme kampanyalarıyla desteklemeyi planlıyor.

Sonuç ve Öneriler

Bu yangın, Türkiye’nin orman yangınlarıyla mücadelede hala alınması gereken mesafeyi ve iklim değişikliğinin yerel yansımalarını çarpıcı şekilde ortaya koydu. Kamu, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları arasında koordinasyonun güçlendirilmesi, erken uyarı sistemlerinin yaygınlaşması ve halkın yangın riskine karşı eğitilmesi, benzer felaketlerin önüne geçmede kritik rol oynayacak.

Okumaya Devam Et

Gündem

Ciğerlerimiz yanıyor

Yayımlandı

üzerinde

Milli Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, AFAD, Kızılay, jandarma, belediyeler, DSİ, il özel idareleri, Kardemir ve sivil toplum kuruluşlarının destek verdiği yangını söndürme çalışmalarında 2 uçak ve 23 helikopter yer alıyor.

Ayrıca bölgeye yangın yönetim aracı da konuşlandırıldı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Handala Gemisine İsrail Operasyonu: Gazze Ablukasını Kırma Girişimi Engellendi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
İsrail donanması, Gazze’ye insani yardım götüren Özgürlük Filosu’nun “Handala” gemisine operasyon düzenledi. Operasyonun ayrıntıları, uluslararası tepkiler ve geminin misyonuna dair kapsamlı analiz.

Operasyonun Özeti ve Gelişmeler

26 Temmuz 2025 akşam saatlerinde İsrail Deniz Kuvvetleri, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Özgürlük Filosu Koalisyonu’nun “Handala” adlı gemisine operasyon başlattı. Operasyon haberi, X (eski Twitter) üzerinden yapılan duyuruyla kamuoyuna duyuruldu; İsrail ordusunun geminin seyir rotasını değiştirmeyi reddetmesi halinde müdahale edileceği belirtild.

“Handala”nın Misyonu ve Geçmişi

“Handala”, Norveç menşeli eski bir trol teknesi olup, Freedom Flotilla Coalition tarafından Filistin’e Özgürlük Çizgisi’ni vurgulamak üzere yeniden adlandırıldı. Geminin adı, Naci el-Ali’nin ikonik çizgi kahramanı Handala’dan gelmekte ve Filistin halkının direniş simgesi niteliği taşımaktadır  20 Temmuz 2025’te İtalya’dan 21 gönüllü aktivist ve tıbbi yardım malzemeleriyle denize açılan gemi, daha önce Madleen gemisinin alıkonulduğu Akdeniz rotasını başarıyla geçmişti .

Hukuki Zemin ve İsrail’in Gerekçesi

İsrail yönetimi, Gazze ablukasının ulusal güvenlik gerekçeleriyle sürdüğünü ve herhangi bir girişimin ablukayı kırma teşebbüsü olarak değerlendirileceğini vurguluyor. Ynet kaynaklarına göre, geminin rotasını değiştirmeyi reddetmesi durumunda “gemiye el konulacağı” tehdidi yapıldı . Uluslararası deniz hukuku uzmanları ise ablukaya karşı sivil insiyatiflerin eylemlerinin “insani yardım taşıdığı için meşru olduğunu” savunuyor.

Uluslararası Tepkiler ve İnsani Boyut

Birleşmiş Milletler raporlarına göre, Gazze’de gıda, ilaç ve yakıt krizi derinleşirken sivil halk zor durumda kalıyor. İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Gazze’deki şiddeti kınarken insani yardımların kesintisiz ulaşmasının önemini vurguladı . Özgürlük Filosu Koalisyonu, operasyon sonrasında takipçilerine hükümet temsilcilerine ve uluslararası medyaya baskı yapılması çağrısında bulundu.

Sonuç ve Gelecek Adımlar

Handala gemisine yapılan müdahale, Gazze ablukasının deniz yoluyla kırılmasına dönük en önemli girişimlerden birini engelledi. Uluslararası toplumun baskısı ve hukuki süreçler, geminin durumu ve ablukaya yönelik politikaların geleceğini belirleyecek. Özgürlük Filosu Koalisyonu ise başka gemilerle yardım koridorları oluşturma kararlılığını sürdürüyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar