Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Sevda Türküsev’in Ekrem İmamoğlu Paylaşımı Gündemde: Detaylı Analiz ve Sosyal Medya Tepkileri

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medya mesajı sonrası yazar Sevda Türküsev’in eleştirileri gündemi salladı. İşte bu paylaşımın detaylı analizi, cezaevi iddiaları ve sosyal medyada oluşan tepkiler…

Olayın Arka Planı

Türkiye siyasetinde ve sosyal medyada geniş yankı uyandıran bir gelişme yaşandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, cezaevinden gönderildiği iddia edilen mesajıyla gündeme oturdu. Bu mesaj, özellikle son günlerde artan siyasi gerilim ve medya tartışmaları arasında, kamuoyunun dikkatini çekti. Sosyal medyada paylaşılan mesajda, “Bu acı haberi cezaevinde almak daha da üzüntü verici. Sen hep dik durdun, sesini hiç kısmadın. Güle güle can dostum…” ifadesi yer alıyordu.

Sevda Türküsev’in Eleştirileri

Yazar Sevda Türküsev, İmamoğlu’nun paylaştığı mesajı eleştirerek dikkat çekici bir paylaşımda bulundu. Türküsev, sosyal medyada yayınladığı gönderide:

“Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medyasını başkasının kullandığı belli. Yoksa şu anda cezaevinde elimde telefon olması lazım ki bu mümkün değil!”
dediği iddiasıyla, mesajın gerçekliği ve gönderim şekli üzerine şüpheleri gündeme getirdi. Bu paylaşım, özellikle cezaevi ortamından mesaj göndermenin teknik ve hukuki boyutları hakkında tartışmalara yol açtı.

Sosyal Medyada Oluşan Tepkiler

Sevda Türküsev’in paylaşımı, sosyal medyada geniş bir yankı buldu. Kullanıcılar arasında “Tüm oyunu bozdunuz” şeklinde eleştiriler yapılırken, bazı çevreler ise mesajın aslında sembolik bir anlam taşıdığını ve siyasi bir stratejinin parçası olabileceğini savundu. Tartışmaların odağında ise;

  • Mesajın Gönderim Şekli: İmamoğlu’nun gerçekten cezaevinden mi, yoksa farklı bir ortamdan mı mesaj gönderdiği konusu.

  • Güvenilirlik ve Teknik Detaylar: Telefon ve iletişim teknolojilerinin cezaevi ortamında nasıl kullanıldığı üzerine spekülasyonlar yer aldı.

  • Siyasi Mesajlar: Mesajın ardındaki politik niyet ve söylem, hem destekçiler hem de muhalifler tarafından yoğun şekilde tartışıldı.

İddiaların Gerçekliği ve Teknik Boyutları

Özellikle cezaevi gibi kısıtlı iletişim ortamlarında, telefon ve internet erişiminin sınırlı olduğu bilinir. Dolayısıyla, İmamoğlu’nun cezaevinden mesaj gönderdiği iddiası teknik açıdan sorgulanabilir. Uzman görüşlerine göre;

  • İletişim Altyapısı: Cezaevlerinde sıkı güvenlik önlemleri bulunması nedeniyle, telefon veya internet erişimi tamamen yasaklanmaz ancak sınırlı ve kontrollü olarak sağlanabilir.

  • Hukuki Süreçler: Cezaevi ortamında gönderilen mesajların hukuki geçerliliği ve nasıl yönlendirildiği konuları, ilgili merciler tarafından detaylı olarak incelenir.

Sonuç ve Değerlendirme

Sevda Türküsev’in, İmamoğlu’nun sosyal medya paylaşımına yönelik eleştirileri, hem sosyal medyada hem de basında geniş yer buldu. Eleştirilerin odağında yer alan mesajın gönderim yöntemi ve güvenilirliği, siyasi söylemlerin ötesinde teknik detaylara da ışık tutuyor.
Bu tür tartışmalar, günümüz medya dinamikleri ve iletişim teknolojilerinin politik arenadaki etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor. Olayın ilerleyen günlerde nasıl sonuçlanacağı ve resmi mercilerin konuyu nasıl değerlendireceği ise merak konusu.

Gündem

Anzak Koyu’nda “Şafak Ayini” yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Katılımcılar, uyku tulumları ve battaniyeler içinde tören alanına kurulan dev ekrandan Çanakkale Savaşları’na ilişkin belgeseli izleyerek ayin saatini bekledi.

Avustralya’dan gelen Chris Brant, AA muhabirine, 1915’te Gelibolu’da savaşırken yaralanan büyük amcasına saygılarını sunmak için anma törenine geldiklerini söyledi.

Sabah saatlerinde  Anzak Koyu’nda geleneksel “Şafak Ayini” gerçekleştirildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Sakarya’da 4 katlı apartman tahliye edildi

Yayımlandı

üzerinde

Serdivan İlçesi 32 Evler Mahallesi 825. Sokak’ta 3 yıllık 4 katlı binanın kolonlarından gelen sesler, korku dolu anlar yaşanmasına neden oldu. Yeni başlayan bir inşaatın temel kazısı sırasında, hemen yanındaki 8 dairenin bulunduğu 4 katlı binadan çatırtı sesleri gelmeye başladı.

Durumu fark eden vatandaşlar, sesleri duyar duymaz ekiplere haber verdi. İhbar üzerine olay yerine Serdivan Belediyesi, AFAD, itfaiye, polis ve Adapazarı Gaz Dağıtım (AGDAŞ) ekipleri sevk edilerek güvenlik önlemi alındı.

BİNADA ÇÖKME RİSKİ TESPİT EDİLDİ

Yapılan ilk incelemelere göre, yeni inşa edilen binanın istinat duvarının altının boş olduğu, bu nedenle 4 katlı binada kayma ve çökme riski oluştuğu tespit edildi. Çatlak oluşan binanın elektrik, su ve doğalgazı kesildi. Çökme riski bulunan binada yaşayan yaklaşık 45 kişi, zabıta ekiplerinin anonsları ile gece saatlerinde tahliye edildi.

“BURASI SAKARYA VE BİR DEPREM BÖLGESİ”

sakinlerinden İsmail Uzun, 2 ay önce binalarının önüne temel çalışması yapıldığını belirterek, “Temel çalışmasından bir ay sonra binamızın altında toprak kayması oldu. Toprak kayınca binamızın önü açılmaya başladı. Biz 1 ay önceden belediye ekiplerini bu tehlikenin bilgisini verdik. Geldiler inceleme yaptılar. Bundan 1 ay sonra da toprak tamamen kaydı, şu an mağduruz. Binaya girmemiz tamamen yasaklandı. Bizim kalacak yerimiz var ama bazı komşularımızın kalacak yeri yok. Onlara da Serdivan Belediyesi kalacak yer sağlayacak” dedi.

Sevinç Çamlıbel mağdur oldukların ifade ederek, “Ben buradaki müteahhite binamızın önünde bir temel atılamayacağını söyledim, o da bana kendisinin bizzat belediyeden onay aldığını söyledi. Benim nereye gidersem gideyim hak talep edemeyeceğimi bu şekilde küstahça söyledi. 1 yaşındaki çocuğun boyunda temel mi olur. Burası ve bir deprem bölgesi, buna hangi belediye nasıl izin veriyor. Konaklayacak yerimiz de yok” diyerek tepki gösterdi.

“SÜREÇ TİTİZLİKLE TAKİP EDİLECEK”

Serdivan Belediyesi, mağdur vatandaşların geçici olarak misafir edileceğini duyurdu. Belediye yetkilileri, sorunun çözümü için gerekli teknik çalışmaların derhal başlatılacağını ve benzer risklerin önlenmesi adına sürecin titizlikle takip edileceğini bildirdi.

Okumaya Devam Et

Gündem

1 milyar liralık buğday vurgunu: 9 şüphelinin mallarına tedbir konuldu

Yayımlandı

üzerinde

TMO’nun çiftçilerden satın alarak, 5300 Sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu (LİDAŞ) kapsamında kurulan özel depolarda tuttuğu 137 bin ton buğday ve mısırın satıldığı ihbarı sonrası Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı.

Soruşturma kapsamında aralarında iş insanlarının da olduğu 18 şüpheli hakkında yakalama kararı verildi. Yaklaşık 1 milyar TL’lik vurgun yaptıkları iddia edilen şüpheliler, 10 Nisan’da gözaltına alındı.

İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen iş insanları F.S., Y.K., A.Ö., S.Ö., M.Ö., Y.Ö., B.T., S.A. ve muhasebeci İ.K. çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı, diğerleri adli kontrolle serbest bırakıldı.

9 ŞÜPHELİNİN MALLARINA TEDBİR KONULDU

Konuya ilişkin İl Jandarma Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada, tutuklanan şüphelilerin 700 milyon TL değerindeki taşınır ve taşınmaz mallarına tedbir konulduğu belirtildi.

Açıklamada, “’de faaliyet gösteren bir LİDAŞ’ın deposundan 40 bin tona yakın hububatın olmadığının Ticaret Bakanlığı yetkililerince tespit edilmesi üzerine Mardin Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştır. Mardin İl Jandarma Komutanlığınca, hububatı piyasada satan Lisanslı Depoculuk sahibi ve yöneticilerine yönelik operasyon icra edilmiş, 9 şüpheli şahıs jandarmadaki işlemlerinin ardından Nitelikli Zimmet Suçu’ndan tutuklanarak Mardin Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na gönderilmiştir. Bu şüpheli şahıslara yardım ve aracılık eden 9 şüpheli şahıs hakkında ise adli kontrol tedbir kararı uygulanmıştır. Operasyon süresince icra edilen aramalarda, 3 bin 700 ton , suçtan elde edildiği değerlendirilen 10 milyon TL değerinde ziynet eşyası muhafaza altına alınmış ve suç şebekesinin 700 milyon TL değerinde taşınır ve taşınmaz mallarına yönelik tedbir kararı uygulanmıştır” denildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar