Gündem
27 Bin Mahkûmun Gözü Meclis’te: Yeni İnfaz Düzenlemesinin Ayrıntıları ve Beklentiler
TBMM’DE BU HAFTA SECIM KANUNU TEKLIFININ GORUSMELERINE BASLANACAK. FOTO-ANKARA-DHA -ARSIV
Açıklama:
“Cezaevlerindeki 27 bin mahkûmun umutla beklediği infaz düzenlemesi nihayet TBMM’de. Bu haberimizde, cezaevi doluluk oranlarından 90 bin kişiye ulaşması beklenen tahliye düzenlemelerine kadar tüm detayları, gelişmeleri ve muhalefet-siyasi cephe tartışmalarını ele alıyoruz.”
Giriş
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye genelindeki ceza infaz kurumlarının toplam kapasitesi 299.940 iken, tutuklu ve hükümlü sayısı Şubat 2025 itibarıyla 384.216 kişiye ulaşmış durumda. Bu durum, kapasitenin yaklaşık 84.276 kişi üzerinde bir yoğunluğa işaret etmektedir Dolayısıyla, mevcut yasama dönemi içinde TBMM’ye sunulan yeni infaz düzenlemesi, 27 bin mahkûmun başta umutla takip ettiği en kritik düzenlemelerden biridir.
Cezaevi Kapasite Sorunu ve 27 Bin Mahkûmun Durumu
-
Doluluk Oranları:
395 ceza infaz kurumundan oluşan sistemde, toplam kapasite 299.940 kişi iken, tutuklu ve hükümlü sayısı 384.216’yı bulmaktadır. Bu da cezaevlerinin ortalama %128 doluluk oranı ile çalıştığını göstermektedir . -
27 Bin Mahkûmun Beklentisi:
İncelenen kaynaklara göre, mevcut infaz düzenlemesinden doğrudan faydalanması beklenen hükümlü sayısının yaklaşık 27 bin civarında olduğu belirtilmektedir. Bu gruptaki mahkûmlar, ceza sürelerinin yarısını (koşullu salıverme oranı %50 olarak güncellendiğinde) tamamlamış pek çok suç tanımına dâhil olmayan hükümlülerden oluşmaktadır
Yeni İnfaz Düzenlemesinin Temel Maddeleri
-
Koşullu Salıverme Oranının İndirilmesi:
-
Eski Düzen: Koşullu salıverme oranı kural olarak suç tipine göre %67 veya %75 olarak uygulanıyordu.
-
Yeni Düzen: Koşullu salıverme oranı, “ağırlaştırılmış müebbet hapis”te geçen süreleri etkilemeksizin, genel olarak %50’ye (yarı oran) indirilmiştir .
-
Bu değişiklikle, yaklaşık 27 bin hükümlünün yarısını tamamladığı cezalarından tahliye edilebileceği öngörülmektedir.
-
-
Denetimli Serbestlik Süresinin Uzatılması:
-
Eski Düzen: Denetimli serbestlik süresi tüm suçlular için sabit 1 yıl olarak uygulanıyordu.
-
Yeni Düzen: Denetimli serbestlik süresi, “koşullu salıverme esas alınan sürenin %20’si” şeklinde (cezanın %40’ı infaz kurumunda kalmak şartı) ve ayrıca geçici olarak 3 yıla kadar uzatılarak esnek hale getirilmiş
-
-
İnfaz Hakimliği Kurulması ve Yetkileri:
-
Her il merkezinde (ve yoğunluğa bağlı bazı ilçelerde) infaz hakimlikleri kurulacak. Böylece, infaz-mahkûm arasındaki hukukî süreçler hızlandırılacak ve şikâyet mekanizmaları güçlendirilecektir .
-
İnfaz hakimleri; Cumhuriyet savcısının ceza infaz kararlarına yönelik şikâyetleri incelemekle yükümlü olacak ve “ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin tüm kararları” alabilecek.
-
-
Salgın ve Olağanüstü Durum Mağduriyetleri İçin Muafiyetler:
-
Salgın veya doğal afet sebebiyle izin dönemine dönemeyen hükümlülere ek cezai yaptırım uygulanmayacak. Bu hüküm, 2020’deki COVID-19 salgın tecrübelerine atıfta bulunarak genişletilmiştir .
-
-
Kapsam Dışında Tutulan Suçlar:
-
Terör suçları, ağırlaştırılmış kasten öldürme, cinsel saldırı, uyuşturucu ticareti, devlete ait istihbarat suçları gibi bazı suç tipleri koşullu salıverme kapsamı dışında bırakılmıştır .
-
Bu kapsam dışı tutma, toplum vicdanını korumak ve mağdur haklarını gözetmek amacıyla zikredilmiş; muhalefet partileri, “örtülü af” eleştirileri yapmış, teklifin kapsamının darlığını ve hukukun üstünlüğü açısından risklerini dile getirmiştir.
-
Beklenen Etki: 90 Bin Kişiye Tahliye Yolunun Açılması
-
Genel İnceleme:
İnfaz düzenlemesi teklifinde, toplam 90 bin hükümlünün çeşitli maddeler ile tahliye edilmesi veya cezalarının belirli kısımlarını evlerinde veya açık cezaevlerinde çekmesi öngörülmektedir . -
27 Bin Mahkûmun Özel Kriterleri:
-
İncelenen kaynaklara göre, “suçun basit işlenişi” veya “cezanın yarısını infaz kurumunda geçirmiş olma” gibi şartları sağlayan 27 bin mahkûm, en kısa sürede (Meclis onayından sonra) cezaevinden çıkabilecek.
-
Bu grubun içinde; miktarları nispeten düşük olan hırsızlık, karşılıksız yararlanma, ruhsatsız silah taşıma, ormanlık alan ihlali gibi “suç tipleri” yer almaktadır.
-
Örneğin, “basit yaralama” gibi cezası 2 yılın altında kalan suçlarda hükümlüler, 1 yılını infazda geçirmişse, kalan kısmı denetimli serbestlik kapsamında evde tamamlayabilecek.
-
Siyasi Tartışmalar ve Muhalefet Eleştirileri
-
Muhalefetin Endişeleri:
-
CHP ve HDP gibi partiler, infaz düzenlemesinin “örtülü af” niteliğinde olduğunu, mağdur haklarının göz ardı edildiğini ve toplumsal barışı zedeleyeceğini dile getirmektedir .
-
Özellikle “cinsel saldırı” ve “kadına şiddet” kapsamındaki hükümlülerin düzenlemeden faydalanmayacağı belirtilse de, muhalefet, uygulamada suiistimaller yaşanabileceğini vurgulamaktadır.
-
-
Hükûmetin Savunması:
-
AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, “düzenlemenin toplumsal vicdana uygun” olduğunu, “af değil, infaz iyileştirmesi” olduğunu, mağdur hakları gözetilerek düzenleme yapıldığını savunmuştur
-
“Mahkûmların topluma hazırlanması, mesleki eğitim, psikolojik destek ve aile bağlarının güçlendirilmesi” amacıyla infaz sistemindeki ıslah odaklı değişikliklerin kurgulandığı ifade edilmiştir .
-
27 Bin Mahkûmun Süreç Takibi
-
TBMM Genel Kurulu Onayı:
-
İnfaz düzenlemesi, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edildikten sonra Genel Kurul’a sevkedildi. 14 Nisan 2025 tarihinde yapılan oylamada, teklif 140’e karşı 350 oyla yasalaşma aşamasını geçti
-
27 bin mahkûm grubunun bir kısmı, “koşullu salıverme” düzenlemesi ile, 1 Mayıs 2025 itibarıyla cezaevinden serbest bırakılacak.
-
-
Resmî Gazete ve Cumhurbaşkanı Onayı:
-
TBMM’den geçen karar, Resmî Gazete’de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek. Cumhurbaşkanı onayı beklenen son adım olarak kalıyor.
-
-
Uygulama ve İnfaz Hakimliği Kararları:
-
İnfaz hakimlikleri, hangi hükümlülerin 27 bin kontenjanından yararlanacağını tek tek belirleyecek.
-
Her mahkumun, “iyi hal” kriteri, ceza süresinin geri kalan kısmı, ailevi durumu ve suç tipine göre değerlendirme yapılacak.
-
Bu sürecin Haziran 2025’e kadar tamamlanması ve çözümlerin infaz kurumlarına iletilmesi planlanıyor.
-
Cezaevi Koşullarının Göstergesi ve Toplumsal Tepkiler
-
Hapishane Ortamı ve İnsan Hakları İhlalleri:
-
Antalya, Bursa, İzmir gibi büyükşehirlerdeki cezaevlerinde yatak, hijyen, sağlık hakkı gibi temel ihtiyaçlar eksikliği raporları meclis gündemine getirildi. CHP’li milletvekillerinin soru önergelerinde, “mahkûmların yatak-altı vardiya sistemiyle uyuduğu, hijyenik olmayan koşullarda kaldığı ve temel sağlık hizmetlerine erişimde zorluk çektiği” vurgulanmıştır .
-
-
Toplumun Tutumu:
-
Bazı sivil toplum kuruluşları, cezaevlerindeki aşırı doluluk oranını insanî bir ulusal sorun olarak değerlendiriyor ve meclisin bir an önce “kalıcı ıslah ve cezaevleri reformu” çalışmalarını tamamlamasını talep ediyor.
-
Ayrıca, eski hükümlü dernekleri “Af Değil, Adil Bir İnfaz Sistemi” kampanyaları düzenleyerek, sadece tahliye odaklı değil, ıslah ve topluma yeniden entegrasyon boyutunun da güçlendirilmesini istiyor.
-
Sonuç ve Beklentiler
27 bin mahkûmun gözü şu anda TBMM’de. Özellikle cezaevindeki kötü koşullar, aşırı doluluk oranı ve Covid-19 gibi salgın deneyimleri, infaz sisteminde radikal değişiklik taleplerini güçlendirdi. Yeni düzenleme ile:
-
Yaklaşık 90 bin mahkûmun çeşitli şekillerde tahliye edilmesi bekleniyor.
-
Bu gruptan 27 bin kişi, “yarı oran koşullu salıverme” kriterini sağlayarak en kısa sürede serbest bırakılacak.
-
Denetimli serbestlik ve infaz hakimlikleri, ıslah odaklı uygulamalarla mahkûmların topluma yeniden hazırlanmasını hedefliyor.
Kritik nokta, kapsam dışı tutulan suç tiplerinin belirginliği ve “af olmadığını, infaz sistemi iyileştirmesi” olduğunu vurgulayan hükûmet ile, “örtülü af” endişesi taşıyan muhalefet arasındaki argüman çarpışmasıdır. Bu tartışma süreci, kamuoyunda da yoğun şekilde izlendiği için, uygulama aşamasındaki şeffaflık ve hukukî prosedürlerin eksiksiz takip edilmesi en büyük beklenti olarak öne çıkıyor.
27 bin mahkûmun akıbeti, yeni infaz düzenlemesinin Resmî Gazete’de yayımlanmasının ardından netlik kazanacak ve Haziran 2025 itibarıyla topluma yeniden entegrasyon süreçleri hız kazanacaktır.