Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

171 sayfalık Gelecek Raporu: 2045’te dünya nasıl bir yer olacak?

Yayımlandı

üzerinde

hükümeti, önümüzdeki 20 yıl için öngörülerini içeren 171 sayfalık “Gelecek Raporu”nu kamuyla paylaştı.

İşte rapora göre 2045 yılına kadar gerçekleşmesi beklenen senaryolar…

İŞ BİRLİĞİ DÜNYASI

En iyimser senaryoya göre uluslararası düzen güçleniyor, küresel ve toplumsal sorunlar barışçıl işbirliğiyle çözülüyor. Yeşil ekonomiye adil geçiş sağlanıyor. Avrupa Birliği, güçlü bir küresel aktör ve öncü konumuna yükseliyor.

Bunun yanı sıra ABD’de kutuplaşma azalıyor, Çin’de devlet kontrolü gevşiyor, Rusya’da demokrasi yeniden güç kazanıyor.

Raporda bu senaryonun tek riskinin “rahatlığa kapılmak” olduğu vurgulanıyor.

TEKNOLOJİ DEVLERİNİN DÜNYASI

Amazon ve Nvidia benzeri şirketlerin geleceği şekillendirdiği bu tabloda, teknoloji devleri büyük veri ve servet sayesinde siyaset üzerinde etkili hale geliyor.

Çin, kritik teknolojilerde tamamen kendi kendine yeterli hale geliyor.

ABD üstünlüğünü kısmen yitiriyor, Rusya’nın ise teknoloji devi bulunmuyor.

Verimlilik artışı, suç önleme ve fosil yakıtlardan uzaklaşma gibi olumlu sonuçlara rağmen, eşitsizliklerin büyüyeceği öngörülüyor.

ÇATIŞMACI DÜNYA

Ulusal çıkarlara dayalı blokların öne çıktığı, kaynaklar ve teknolojik üstünlük için rekabetin arttığı bir tablo çiziliyor.

Arktik’te rekabet sertleşiyor, çatışmalar ve krizler artıyor. Küresel ekonomi bölgeselleşiyor, iklim krizi ağır ekonomik bedeller doğuruyor. Avrupa’ya kitlesel göç dalgaları yaşanıyor.

ÇÖKEN DÜNYA

En karanlık senaryoda ekolojik çöküş, toplumsal ve ekonomik düzeni yıkıyor.

Küresel ekonomi krizde, ticaret savaşları ve blok siyaseti norm haline geliyor. Yoksulluk artıyor, Batı’da yaşam standartları geriliyor.

NATO ve AB gibi ittifaklar çökerken, ABD içine kapanıyor, Çin iç çatışmalarla felç oluyor, Rusya ise faşizme kayıyor.

SÜRPRİZ SENARYOLAR: BEKLENMEDİK GELİŞMELER

Rapor ayrıca geleceği kökten değiştirebilecek “sürpriz senaryoları” da listeliyor:

Afrika ekonomik mucizesi: İyi yönetişim, nüfus artışı ve kaynaklarla kıtanın yükselmesi.

Yeni Buzul Çağı: Körfez Akıntısı’nın çökmesiyle Avrupa’da sıcaklıkların 5 derece düşmesi.

Aşırı uzun yaşam: İnsanların 160 yaşına kadar yaşayabilmesi, sosyal sistemler ve siyasette köklü değişim.

Ücretsiz internetin sona ermesi, yeni uzay yarışı, Rusya’nın dağılması gibi olasılıklar da vurgulanıyor.

Finlandiya, bu tür bir rapor hazırlayan tek ülke konumunda. Çalışma, AB, BM ve Ekonomik Forumu gibi uluslararası kuruluşlar için de bir referans niteliğinde kabul ediliyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

NASA, Ay’a çarpma ihtimali olan göktaşına karşı plan yapıyor: Nükleer seçenek masada

Yayımlandı

üzerinde

Geçen yıl keşfedildiğinde Dünya’ya çarpma olasılığı yüzde 3 olarak hesaplanan 2024 YR4 adlı asteroid için modeller güncellendi: Artık Dünya’ya çarpma ihtimali neredeyse yok, fakat ve ortak araştırmacıların yeni değerlendirmelerine göre asteroidin Aralık 2032’de Ay’a çarpma ihtimali yaklaşık yüzde 4.

Olası çarpma tarihine yaklaştıkça ihtimal daha kesinleşecek; ancak bilim insanları potansiyel yıkıcı etkileri önlemek için senaryolar ve görev planları üzerinde çalışıyor.

DÜNYA’YI NASIL ETKİLEYECEK?

Yeni çalışmaya göre Ay’a çarpması halinde ortaya çıkacak büyük enkaz bulutu, birkaç gün boyunca Dünya çevresindeki mikro-meteorit akışını normalin bin katına çıkarabilir.

Bu durum, istasyonlarındaki astronotlar ve yörüngedeki uydular için ciddi riskler doğurabilir.

SAPTIRMAK VEYA YOK ETMEK

Araştırma, 2024 YR4 tehdidini ortadan kaldırmak için pratikte iki yol olduğunu belirtiyor: Asteroidi yörüngesinden hafifçe saptırmak (defleksiyon) ya da parçalayarak yok etmek.

Tercih edilen yöntem saptırma; çünkü yörüngede küçük bir değişiklik hem Ay’ı hem de Dünya’yı güvenle geçmesini sağlayabilir. Erken müdahale daha az kuvvet gerektirdiği için mümkün olan en erken zamanda harekete geçmek avantajlı.

Saptırma görevini planlarken en kritik parametre ise asteroidin kütlesi. Çapı hakkında nispeten iyi bir tahmin (yaklaşık 60 metre ± yüzde 10) olsa da yoğunluk bilinmediğinden kütle tahminleri 51 milyon kilogram ile 711 milyon kilogram arasında değişiyor.

Bu geniş aralık, kayayı hareket ettirmek için gereken enerjiyi ciddi biçimde etkiliyor; yanlış kütle hesaplanması ise kazara yörüngesini daha tehlikeli hâle getirebilir.

ZAMAN DARALIYOR

Universe Today’e göre, kütleyi doğru kestirecek keşif görevleri en uygun 2028’de yapılabilir. Ancak 2028’e kadar tasarım ve fırlatma yapmak olağanüstü sıkışık bir takvim gerektiriyor.

Bu nedenle araştırmacılar, halihazırda uzayda veya geliştirme aşamasında olan görevlerin (OSIRIS-APEX, Psyche gibi) yeniden yönlendirilerek 2024 YR4’e yaklaştırılıp veri toplamasının bir seçenek olarak değerlendirilebileceğini yazıyor.

NÜKLEER PATLAMA BİR SEÇENEK

Saptırmanın belirsizlikleri göz önüne alındığında, çalışmada yok etme seçeneklerinin de uygulanabilir olduğu vurgulanıyor.

Kinetik yöntem, büyük bir cismin çarptırılarak asteroidi 10 metre ölçeğinde parçalara ayırmayı hedefliyor; DART misyonu bu yaklaşımın kanıtını göstermişti. Bu tür bir görev için olası fırlatma penceresi Nisan 2030 ile Nisan 2032 arasında yer alıyor.

Diğer seçenek daha tartışmalı: Asteroidi bir nükleer patlamayla parçalayıp “bozmak.” Çalışma, uygun yükseklikte yapılacak bir patlamayla 1 megaton güçte bir nükleer cihazın 2024 YR4’ü boyutundan bağımsız olarak “parçalamak/bozmak” için yeterli olabileceğini hesapladı.

Ancak nükleer seçenek hem teknik hem de politik açıdan büyük tartışma ve koordinasyon gerektiriyor; uzayda nükleer müdahale daha önce hedef odaklı olarak test edilmedi.

Şu an için 2024 YR4’ün Ay’a çarpacağı kesin değil. Nihai kararları ve müdahale planlarını şekillendirecek daha iyi veriler 2028’e kadar gelmeyecek. Ancak araştırma, eğer çarpma riski doğrulanırsa hem keşif hem de müdahale yeteneğinin birkaç yıl içinde hazır olması gerektiğini vurguluyor; fırlatma pencereleri daraldıkça seçeneklerin maliyeti ve zorluğu artacak.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Beyin yaşlanması nasıl yavaşlatılır? Alışkanlıklar zihin üzerinde etkili

Yayımlandı

üzerinde

Beyin, vücudunuzun en önemli parçasıdır. Bu organ, vücudunuzda meydana gelen her şey üzerinde etkilidir. Bu nedenle onu formda tutmak çok önemlidir. Yeni çalışma, iyimserlik, iyi uyku, sosyal destek ve diğer olumlu faktörler gibi belirli faktörlerin daha sağlıklı beyinlerle güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu ortaya koydu. Bulgular ayrıca, insanların stresle nasıl yaşadıklarının ve başa çıktıklarının, kronik ağrı çekenlerde bile beyin yaşlanmasının hızını ölçülebilir şekilde etkileyebileceğini gösteriyor.

Florida Üniversitesi’nde klinik ve sağlık psikolojisi alanında araştırma görevlisi ve yeni çalışmaya liderlik eden Dr. Jared Tanner yaptığı açıklamada, “Bunlar insanların bir dereceye kadar kontrol edebildiği şeyler. Stresi farklı algılamayı öğrenebilirsiniz. Kötü uyku tedavi edilebilir. İyimserlik uygulanabilir,” dedi.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Ay’a insanlı görev için tarih belli oldu

Yayımlandı

üzerinde

ABD Ulusal Havacılık ve Dairesi (), ertelemelerin ardından Artemis II görevinin en geç Nisan 2026’da fırlatılacağını duyurdu. Yetkililer, olasılıkla Şubat 2026’da da fırlatmanın gerçekleşebileceğini belirtti.

NASA yöneticilerinden Lakiesha Hawkins, “Bu taahhüdümüzü yerine getirmek istiyoruz” dedi.

DÖRT KİŞİLİK MÜRETTEBAT 

Görevde üç Amerikalı ve bir Kanadalı yer alacak:

Reid Wiseman (NASA) – görev komutanı, Christina Hammock Koch (NASA), Victor Glover (NASA), Jeremy Hansen (Kanada Uzay Ajansı)

Mürettebat Ay’ın etrafında dolanacak ancak yüzeye inmeyecek. Ay’a inişin ise bir sonraki görev olan Artemis III ile gerçekleştirilmesi hedefleniyor.

ABD-ÇİN REKABETİ 

Artemis programı, ABD’nin Ay’a dönüşünü hızlandırmayı amaçlıyor. Çin de 2030’a kadar kendi insanlı Ay görevini planlıyor. Washington yönetimi bu durumu “ikinci uzay yarışı” olarak nitelendiriyor.
ABD Başkanı Donald Trump, yeniden başkanlık görevine gelir gelmez Artemis programını hızlandırmaları için NASA’ya baskı yapmaya başladı. Yönetim, hem Ay’a dönüşü hem de Mars’a insanlı yolculuğu öncelikli hedef ilan etti.

NİHAİ HEDEF: AY’DA ÜS KURMAK 

NASA ve Trump yönetiminin uzun vadeli hedefi, Ay yüzeyinde kalıcı üsler inşa etmek ve burayı Mars yolculuğu için bir sıçrama noktası haline getirmek.

Hawkins, “Ay’a dönme arzusu var ama NASA’nın önceliği güvenli bir şekilde dönmek” ifadelerini kullandı.

Artemis II’nin başarıyla tamamlanması halinde, insanlık 1972’deki Apollo 17’den bu yana ilk kez Ay yörüngesine astronot göndermiş olacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar