Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

10 ülkeden 41 ressam Düzce’de buluştu

Yayımlandı

üzerinde

‘nin Akçakoca ilçesinde bu yıl ilki düzenlenen “Uluslararası Suluboya Festivali”, 10 ülkeden 41 ressamın katılımıyla başladı.

Milli Eğitim İlçe Müdürlüğü tarafından organize edilen ve Akçakoca Kaymakamlığı, Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası ile Bilim ve Sanat Merkezi’nin destekleriyle düzenlenen “Sevgi, Hoşgörü, Barış” temalı festivalin açılışı, Akçakoca Bilim ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Açılışın ardından sanatseverler, Türkiye, Hindistan, Pakistan, İran, Slovakya, İspanya, Kanada, Azerbaycan, Romanya ve Rusya’dan ressamların eserlerinin bulunduğu sergiyi gezdi.

Ülkelerinin halk oyunları gösterimini de yapan sanatçılar, daha sonra merkezin bahçesinde kurulan alanda özel hazırlanan 70 metrelik tual üzerine özgün suluboya çalışmalarını yaptı.

Milli Eğitim İlçe Müdürü Kemal Karadağ, AA muhabirine, ilçenin deniz ve doğa güzellikleriyle Türkiye’nin cennet köşelerinden biri olduğunu belirterek, “Biz her anlamda ilçemizin tanınmasını, kültürel ve sanatsal çalışmalarının bilinmesini istiyoruz. Bu anlamda uluslararası bir etkinliğe ev sahipliği yaptığımız için çok mutluyuz.” dedi.

Festivale 10 farklı ülkeden 41 sanatçının katıldığını aktaran Akçakoca Bilim ve Sanat Merkezi resim öğretmeni ve festivalin koordinatörü Yaşar Birinci, “Böyle bir organizasyonu Akçakoca ile buluşturabilmek bizim için gurur verici. Burada temel amacımız, sanatla ilgilenen insanlara uluslararası düzeyde sanat etkinliği sunabilmek. Festivalimizin amacı sevgi, hoşgörü ve barış.” diye konuştu.

Festivale Hindistan’dan katılan sanatçılar Moumita Ghosh ve Iti Bahattacharya ise ilçede olmaktan mutluluk duyduklarını ve kendilerine her türlü imkanın sağlandığını ifade etti.

Festival yarın yapılacak etkinlerle son bulacak.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Cevdet Yılmaz: En önemli unsur fesih ve silah bırakma sürecinin takibi

Yayımlandı

üzerinde

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Beyaz TV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Terörsüz sürecinin nasıl işleyeceği sorulan Yılmaz, konuyu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın toplumla paylaştığı “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla değerlendirmek gerektiğini belirtti.

Orta Doğu ve bölgede yaşanan gelişmeler, bölge üzerindeki birtakım emperyalist oyunlar ve tuzaklarla birlikte, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iç cepheyi, milli birliği, bütünlüğü güçlendirme çağrısı olduğunu hatırlatan Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısıyla Terörsüz Türkiye sürecinin büyük bir ivme kazandığını söyledi.

Yılmaz, devam eden süreçte terör örgütü ‘nın kendisini feshetme ve silah bırakma kararı aldığını anımsatarak, çok önemli bir aşamaya gelindiğine işaret etti.

Söz konusu aşamanın devam ettiğini belirten Yılmaz, “Burada en önemli unsur, sahada fesih ve silahları bırakma sürecinin takibi. Devletimizin ilgili kurumları, özellikle istihbarat teşkilatımız, süreci ve sahadaki uygulamayı yakından takip edecek. Teyit mekanizması içinde devam edecek. Diğer ilgili güvenlik birimlerimiz de sürecin içinde olacaklar.” dedi.

Yılmaz, sürecin artık bir “devlet politikasına” dönüştüğünü vurgulayarak şöyle devam etti:

“Türkiye’nin terör belasından kurtulmasını istemeyen odaklar, süreci sabote etmek için tabii ki birtakım çabalar içinde olacaklardır. Bu süreçte provokasyonlara karşı uyanık olmamız lazım. Çok dikkatli olmamız lazım, çünkü geçmiş tecrübelerimiz var. Bu süreçte bence en büyük tehlikelerden biri, dezenformasyon. Olur olmaz, hiçbir temeli olmayan birçok iddia, bilgi kirliliği de bu süreçlerde gündeme gelebilir. Hem provokasyonlara hem de dezenformasyonlara karşı gerçekten çok dikkatli olmamız gereken bir süreç. Bunu da en aza indirmenin yolu, süreci kararlı bir şekilde ve en kısa sürede sonuçlandırmak.”

“ÜLKEMİZE BİR YÜK OLMAKTAN ÇIKSIN BU TERÖR”

Türkiye’nin terörle mücadelede başarısının süreci bu noktaya getirdiğine işaret eden Yılmaz, “Bu geldiğimiz nokta aslında, Türkiye’nin hem demokraside hem güvenlik politikalarında aldığı mesafenin de bir neticesi. Artık kalıcı olarak ülkemizin gündeminden bu meseleyi çıkaralım. Ülkemize bir yük olmaktan çıksın bu terör. Demokrasimizi, kalkınmamızı çok daha hızlı bir şekilde ileri taşıyacak bir ortam oluşturalım, milli birliğimizi pekiştirelim. Hem ülkemizde huzuru hem de insanlarımız için kalkınmayı artıralım.” diye konuştu.

Terörün ülkeye büyük maliyeti olduğunu, özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesinde en büyük bedelin ödendiğini söyleyen Yılmaz, “Bazı hesaplara göre 2 trilyon dolara yakın bir rakamdan bahsediliyor. Terörün ortadan kalkması, bütün ülkeye fayda sağlayacak kalkınma açısından. En büyük faydayı da Doğu ve Güneydoğu bölgelerimiz görecek.” dedi.

Okumaya Devam Et

Gündem

İBB Yolsuzluk Soruşturmasında Yeni Aşama: Firari Şüpheli Murat Gülibrahimoğlu’nun El Konulan Şirketlerine Kayyum Atandı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü İBB yolsuzluk soruşturması kapsamında firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu’nun el konulan şirketlerine İstanbul Sulh Ceza Hakimliği tarafından kayyum atandı. Sürecin detayları ve hukuki sonuçları makalemizde.

1. Olayın Arka Planı

21 Mayıs 2025’te İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik “suç örgütüne üye olmak”, “mal varlığının kaynağını gizlemek” ve “Vergi Usul Kanunu’na muhalefet” suçlamaları kapsamında firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu hakkında yakalama kararı çıkardı . Başsavcılık, şüphelinin mal varlığına ilişkin tedbir talebiyle mal varlığına el konulan şirketlere de müdahale edilmesini istedi.

2. Kayyum Talebi ve Atama Kararı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, 21 Mayıs 2025 tarihinde el konulan şirketlere kayyum atanmasına karar verdi . Karara göre:

  • Şirket yönetim organlarının tüm karar ve işlemleri, yetkili kayyumun onayına tabi olacak.

  • Kayyum, şirketin ortaklık payları ve menkul kıymetleri de dahil olmak üzere tüm mal varlığı üzerinde denetim yetkisine sahip olacak.

  • Atama işlemleri, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nu (TMSF) da gözetim makamı olarak işaret ediyor.

3. Hukuki Süreç ve Sonraki Adımlar

  1. Tetkik ve Raporlama: Kayyum atanmasının ardından denetlenecek şirket varlıkları, mali kayıtlar, kontratlar ve taşınmazlar masaya yatırılacak.

  2. Mali İnceleme: Bağımsız denetçilerle birlikte şirketlerin gelir-gider tabloları ayrıntılı biçimde incelenecek.

  3. Yargılamaya Destek: Elde edilen bulgular, soruşturmanın ana dosyasına eklenerek savcılığa ve mahkemeye sunulacak.

  4. Mali Tedbirler: Gerektiğinde ek haciz, tedbir veya bloke kararları devreye alınabilecek.

4. İlgili Kurumlar ve Rol Dağılımı

  • İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı: Soruşturma başlatan ve mal varlığına tedbir koyan kurum.

  • İstanbul Sulh Ceza Hakimliği: Kayyum atama kararı veren merci.

  • TMSF (Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu): Atanan kayyumun onayıyla finansal denetimi yürütecek kurum.

5. İmplikasyonlar ve Değerlendirme

  • Şeffaflık Artışı: Kayyum, şirket faaliyetlerinde şeffaflığı artırarak kayıp veya zimmete geçirme riskini azaltacak.

  • Yatırımcı Güveni: Hukuki belirsizlikleri azaltarak, şirket varlıklarının gelecekteki el değişimlerinde alıcı güvenini güçlendirebilir.

  • Soruşturmanın Seyri: Bulunan mali delillere bağlı olarak yeni gözaltı ve yakalama kararları gelebilir.


Sonuç olarak, İBB’ye yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu’nun mal varlığına el konulan şirketlerine atanan kayyum, hem soruşturmanın etkinliğini artırmayı hem de yargılamaya önemli veri sağlamayı amaçlıyor. Sürecin bundan sonraki aşamalarında denetim raporları ve mali incelemeler, dava dosyası için belirleyici rol oynayacak.

Okumaya Devam Et

Gündem

12 yaşındaki arkadaşını bacağından vurdu

Yayımlandı

üzerinde

‘da iddiaya göre 7’nci sınıf öğrencisi Y.Ç., okul çıkışı arkadaşı Derman Ali Yerli’yi güvercinlerini göstermek için evine götürdü. Yerli, evine dönmek isteyince Y.Ç., arkadaşını havalı tüfekle bacağından vurdu. Durumu görenlerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Yerli’yi Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırdı.

Olayı duyup hastaneye gelen Derman Ali Yerli’nin annesi Filiz Yerli, “Oğluma okul çıkışı arkadaşı ‘güvencin göstereceğim’ diyor ve zorla götürüyor. ‘Oğlum eve gideceğim’ deyince havalı tüfekle ateş ediyor. Vuran 15 yaşında bir , kendi evinin bahçesinde vurmuş” dedi.

Polis ekipleri Y.Ç.’yi havalı tüfekli birlikte yakalayıp, çocuk şubeye götürdü. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar