Türkiye’de Yerel Demokrasi Tartışmaları: DEM Partili Kağızman Belediyesi’ne Kayyum Atandı

Türkiye’de Yerel Demokrasi Tartışmaları: DEM Partili Kağızman Belediyesi’ne Kayyum Atandı

Türkiye’nin Kars ili sınırlarındaki Kağızman Belediyesi’ne, hükümet tarafından kayyum atandığı bildirildi. DEM Partili belediye başkanının görevden alınarak yerine kayyum görevlendirilmesi, son yıllarda özellikle Kürt siyasi hareketine yakın belediyelere yönelik uygulamalarla benzerlik gösteriyor.

Arka Plan ve Tepkiler:
Kayyum atamaları, Türkiye’de 2016 sonrasında artan bir uygulama haline geldi. Hükümet, bu kararları genellikle “terörle bağlantı” iddialarına dayandırıyor. DEM Parti (eski adıyla HDP ve benzeri partiler), bu uygulamayı “yerel iradenin gaspı” olarak nitelendirerek tepki gösterdi. Parti sözcüleri, Kağızman’da seçilmişlerin halkın tercihinin görmezden gelindiğini ve bunun siyasi bir baskı aracı olduğunu savunuyor.

Hukuki ve Siyasi Süreç:
Kayyum ataması, İçişleri Bakanlığı’nın talebi ve mahkeme kararıyla gerçekleşti. Yetkililer, belediyenin “kamu kaynaklarının usulsüz kullanımı” ve “yasa dışı örgütlerle bağlantı” gerekçelerini öne sürdü. Ancak DEM Parti, iddiaların somut delillerden yoksun olduğunu ve siyasi motivasyonlu olduğunu belirtti.

Yerel ve Uluslararası Tepkiler:
İnsan hakları örgütleri, kayyum uygulamalarının yerel demokrasiyi zayıflattığını ve azınlık siyasi temsilini engellediğini vurguluyor. Kağızman’da da sivil toplum gruplarının protesto düzenlediği aktarılıyor. Avrupa Konseyi raporları, benzer uygulamaların Türkiye’nin demokratik standartlarıyla çeliştiğine dikkat çekmişti.

Sonuç ve Etkiler:
Kayyum atamaları, belediye hizmetlerinde merkeziyetçi bir yapıyı güçlendirirken, yerel yönetimlerin özerkliğini tartışmaya açıyor. Kağızman özelinde, bölgedeki sosyal projelerin askıya alınması veya yeniden yapılandırılması gibi pratik sonuçlar da bekleniyor. Siyasi analistler, bu adımın 2024 yerel seçimleri sonrası artan gerilimlerle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor.

Bu gelişme, Türkiye’de siyasi haklar, azınlık temsili ve merkezi-yerel yönetimler arasındaki dengeler üzerine süregiden tartışmaları yeniden alevlendirdi.