Karaman’da bulunan ve 9 bin yıllık Çatalhöyük’ten de 750 yıl öncesine tarihlenen Canhasan 3 Höyüğü’nde Neolitik Çağ’ın ilk sokaklarından biri bulundu.
Merkeze bağlı Alaçatı köyündeki 9 bin 750 yıllık Canhasan höyüklerindeki yeni sezon kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Geleceğe Miras Projesi’ kapsamında devam ediyor.Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adnan Baysal başkanlığında gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, Neolitik Çağ insanlarının evleri arasında bir boşluk keşfedildi.Evler arasındaki bu boşluğun geçiş sağlanmak amacıyla kullanıldığını ifade eden Doç. Dr. Baysal, şunları söyledi:
“Canhasan 3, çanak çömleksiz Neolitik Dönem’e tarihleniyor. Bu dönemde mimarinin nasıl geliştiğini anlamak ve öncül olduğu Çatalhöyük’ten ne kadar farklı olduğunu büyük bir alanda görebilmek üzereyiz. Yaptığımız çalışma nihayetinde mimariyi bize gösterdi. Burada evler arasında bir boşluktan söz ediyoruz. Elbette bunun bir fonksiyonu var. İnsanlar evler arasındaki bir alandan başka bir alana geçiş sağlamışlar. Şu anda net fonksiyonun ne olduğunu bilmiyoruz. Belki de hayvanlarını korumak için böyle bir pasaj oluşturdular. Ancak genel olarak mimariye baktığımızda böyle bir boşluk yok. Her evin kendine ait duvarları var. Evler içerisinde ocaklar var. Ocakların bulunduğu konumlar da Çatalhöyük’teki klasikleşmiş olan konumlardan çok farklı olduğunu görüyoruz.”Doç. Dr. Adnan Baysal, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Canhasan 3’te görünen mimari unsurlar da o dönemin yaşam tarzını, mimari organizasyonunu çok net bir şekilde gösteriyor. Açmış olduğumuz o alanda herhangi bir ocak kalıntısına rastlamamış olmamız, buna karşılık 2 ev arasında bir pasajın geçiş alanının olması, sokak gibi düşünebildiğimiz bir boşluğun olması bizi büyük bir sürprizle karşılaştırdı. Bu aslında çok ender rastlanan mimari formasyon. Bunu anlamak için çok dikkatli bir şekilde çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Orta Anadolu neolitiğinde çok az görülebilecek unsurlardan birisi. Çalışmalarımızı, insanların neler yaptığını anlayabilmek açısından yürütüyoruz. Eğer dam üstünde yaşamışlarsa, bu alanı neden böyle ihtiyaç halinde bırakmış olduklarını sorgulamamız gerekiyor. Bunu yaparken de tüm mimariyi, çanak çömleksiz Neolitik Dönemi içerisinde nereye oturturuz ve neyin öncüsü olarak kendisini yapılaştırdığını anlamak çok önemli.”