Gündem
MKE’de casusluk: Hangi bilgileri kim nasıl çaldı?
MKEK eski Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan, suç örgütü üyeliği ve casusluk suçlamasıyla tutuklandı. Sayhan’la ilişki içinde Assan Group’un Yönetim Kurulu Başkanı Emin Öner gözaltına alındı, şirketlere kayyum atandı.
Sayhan ve sorgulanan diğer şüphelilerin girişimi, devletin kritik birimlerine yönelik teknoloji casusluğu konusunda önemli bilgiler taşıyor.
Sanıklar, teknik bilgilerin yanısıra, kritik tesislerde çalışan deneyimli çalışanları da transfer etmek için önemli çaba göstermiş.
Savcılık soruşturması, Sayhan ve şu an kayyum yönetimine geçen ASSAN işimli şirketin yöneticilerinin, gizli bilgileri cep telefonunda bulundurup birbirlerine gönderecek kadar pervasız davrandığını da ortaya çıkardı.
MKE CASUSLUK SORUŞTURMASI NASIL BAŞLADI?
MKEK eski Yönetim Kurulu Başkanı Sayhan, hafta içinde tutuklanmasına karşın, soruşturmanın geçmişi daha eskiye dayanıyor. MKEK, soruşturmanın kamuoyunu ,yansımasından önce, daha önce yaptığı açıklamada, ASSAN ve İsmet Sayhan’ın adının geçtiği “TSK’nın top mermisi tedarikine ilişkin planlar ve gizli fiyat bilgilerinin sızdırılması” olayıyla ilgili hukuki sürecin başlatıldığını duyurdu.
Bu açıklamanın ardından, soruşturmadan sızan bilgiler, Sayhan’ın da suç örgütü kapsamında çalışmalar yürüttüğünü gösterdi. Sayhan’la bağlantılı suç örgütüne yönelik İstanbul merkezli, Ankara, Antalya, Muğla, Samsun’da düzenlenen operasyonlar kapsamında 17 şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen aralarında Selahattin Yılmaz’ın da olduğu 10 şüpheli çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklanırken, 6’sı adli kontrol tedbiri uygulanmak üzere 7’si serbest bırakıldı.
Sayhan dosyası, İBB soruşturmalarında önemli bilgiler veren Aziz İhsan Aktaş’ın tehdit edildiğini ilişkin haberlerle aynı anda anda yeniden gündeme geldi ve ifadesinden Aktaş’ın tehti edilmesiyle ilgili sorgulandığı da anlaşıldı.
İSMET SAYHAN VEYA CEM SEFA NE ANLATTI?
MKEK eski Yönetim Kurulu Başkanlığı da yapan Sayhan’ın asıl mesleği avukatlık. Sayhan’ın 26 Ağustos’ta alınan ifadesinden, “Cem Sefa” takma ismini de kullandığı ve bu isimle kitaplar yazdığı anlaşıldı. Savcılar tarafından sorgulanan Sayhan, gelirinin aylık 500 ile 600 bin lira arasında olduğunu anlattı ve kendisini, “Avukat ve öğretim görevlisi” olarak tanıttı.
İsmet Sayhan, “Selahattin Yılmaz suç örgütü” olarak adlandırılan yapıyla da bağlantılı olarak nitelendiriliyor ve bu durum kendisine ayrıntılı olarak soruldu.
Sayhan, Selahattin Yılmaz ile olan tanışıklığını ifadesinde şöyle anlattı:
“Selahattin Yılmaz isimli şahsı 2019 yılından itibaren tanırım. Kendisinin Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dosyasında avukatlığını yapmıştım. Yaklaşık 1 yıl önce dosyası sonuçlanınca avukatlığını bıraktım. Bu vesile ile kendisini tanırım… Selahattin Yılmaz beni arayarak eski J.Komutanı A.Ç. Paşa ile beraber yemek yiyeceklerini söyledi, o dönem işlerim yoğun olmasına rağmen A. Ç. Paşa’ya ayıp olmaması adına yemeğe katıldım. Üçümüz beraber yemek yedik. Son görüşmelerimiz bu şekilde diye hatırlıyorum. Selahattin Yılmaz ile aramda herhangi bir ticari ilişki, alacak verecek söz konusu değildir…. Aramızda düzeyli ve ölçülü bir ilişki vardır.” dedi.
Sayhan, Yılmaz ilişkisini bu şekilde tarif ederken, savcılar bir başka belge ile ilişkiye yönelik ayrıntı sordu. Bu durum, Sayhan’ın Yılmaz ile “mesafeli” ilişkisi olmadığı gösterdi. Selahattin Yılmaz’ın telefon incelemesinde İsmet Sayhan ile yapılan görüşmelerinde tutanak altına alınan ifadeler ve ikisi arasındaki paylaşımlar toplamda 17 görsel olarak ifadeye geçti. Bu fotoğraflar Sayhan’a gösterildi. Sayhan, Selahattin Yılmaz ile birlikte 2 kişinin fotoğrafını çekip kendisine gönderdiği mesaja ilişkin fotoğraftakileri hatırlayamadı.
AZİZ İHSAN AKTAŞ’IN TEHDİDİ
Savcılık ifadesi, Sayhan’ın İBB soruşturmalarında adı öne çıkan ve bu soruşturmanın genişlemesine yönelik önemli bilgiler veren bir isimi daha tanıdığını gösteriyor. İfadeden anlaşıldığı kadarıyla, Sayhan, Aziz İhsan Aktaş’ı tanıyor ve iddiaya göre “tehdit” etmiş. Bu durum ifadesinde kendisine soruldu ve şu yanıt alındı:
“Bu tarz birisinin tehdit edilmesi ya da zarar verilmesi konuları benim yaşam alanıma terstir. Oldu ki tesadüfi olarak böyle bir şey duysam dahi ciddiyetini anladığım takdirde yetkili merciilere şifai olarakta olsa bilgi veririm. Aynı şekilde ilerleyen zamanlarda böyle bir şeyi duysam yine bilgi veririm. Bahse konu Aziz İhsan Aktaş isimli müşteki şahsın ifadesinde belirttiği hususların benimle alakası yoktur. Selahattin Yılmaz isimli şahısla böyle bir olayla alakalı da görüşmedim, herhangi bir sohbetimiz olmamıştır.”
KRİTİK PERSONELLERİN TRANSFERİYLE İLGİLENMİŞ
İfadesi, Sayhan’a ilişkin savcıların hangi bilgilere sahip olduğu ve bağlantıları konusunda nelerin açığa çıkarıldığına ilişkin önemli ipuçları da taşıyor. Sayhan’a ifadesi sırasında MKEK görevi sırasında kimlerle ihale bilgileri paylaştığı, MKEK kurumunun kritik elemanlarının başka şirketlere transfer olmasıyla ilgisi de soruldu.
Sayhan’a yöneltilen sorular arasında, “Savunma Sanayi alanında açılacak bazı ihalelerden önceden haberdar olarak bazı gizli bilgilerle ihalede üstünlük sağlanmasına” aracılık edip etmediği, “AR-GE çalışmalarını yapan firmaların ekiplerinin yüksek ücretlerle transfer edilip bilgi transferi sağlayıp sağlamadığı” da yer aldı. Saylan, bu sorulara genel yanıtlar vermekle yetindi.
Sayhan’ın tutuklanmasının ardından önemli bir gelişme yaşandı ve ASSAN isimli şirkete kayyum atandı, yöneticileri gözaltına alındı. Sayhan, bu şirkete “profesyonel destek” verdiğini ifadesinde anlatmıştı. Sayhan’ın verdiği bilgi göre kendisinden, “Şirketinin etkin ve iyi bir yapılanmaya ihtiyacı olması, şirketin yeniden yapılanması için şirketler hukuku profesörü olması sebebiyle profesyonel destek istendi.”
Sayhan, şirketin bu önerisini kabul ettiğini belirtti. Bu ifade, Sayhan’ın MKEK yöneticiliği döneminde bazı kritik personelin kurumdan ayrılması nedeniyle sorgulandığını da açıklığa kavuşturuyor. Çünkü, Sayhan, MKEK Yönetim Kurulu Başkanı olduğu dönemde Assan Group Makine Savunma Sanayi Şirketi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Emir Öner ile tanıştığını ve iki kere de MKEK binasında görüştüğünü ifadesinde de dile getirdi. Sayhan, MKEK’deki 3 ay görev yaptığını ve kuruma fazla hakim olmadığını ifadesinde sık sık yinelerden, bir şirketin yöneticisi ile kendi ifadesine göre bu kısa dönem içerisinde neden iki kez görüştüğünü izah edemedi. İfadenin devamında, ilişkinin sadece görüşmeyle sınırlı olmadığı da anlaşıldı.
GİZLİ BİLGİLER TELEFONDAN ÇIKTI
Sayhan, kayyum atanan Assan Group’un Yönetim Kurulu Başkanı Emin Öner ile iki kez görüştüğünü ileri sürerken, savcıların bir başka sorusu, ilişkilerinin farklı boyutta olduğunu da gösterdi. İddiaya göre, Sayhan, Öner’e bazı gizli bilgileri telefondan iletti. Bu iletilen gizli bilgiler savcılar tarafından tespit edilmiş durumda ve Sayhan, bu durumu şöyle izah etmeye çalıştı:
“Görüntülerle ilgili olarak ise böyle bir paylaşımı hatırlamıyorum. Ancak o görüntüde dahi benim gönderdiğim herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Aksine Emin Öner tarafından bana gönderilen bir mesajın alıntı yapılarak benim cevaplamamdır. Dolayısıyla benim gönderdiğim söylenen dosya aslında benim değil Emin Öner’in bana gönderdiği bir dosya gibi gözükmektedir ki bu durumdan da emin değilim. Bunu da hatırlamıyorum. Sadece basında çıkan görüntülerden anlaşılan budur.”