FatihDoğanMedya — Haber
Tarih: 25 Eylül 2025 • Saat: 14:30 (TSİ) • Okuma süresi: 3 dakika

ABD Başkanı Donald Trump, New York’ta düzenlenen görüşmelerin ardından Gazze için “anlaşmaya yakınız” dedi. Beyaz Saray’ın sunduğu 21 maddelik plan, taraflarla görüşmeler ve Hamas’ın açıklamaları haberimizde.

ABD Başkanı Donald Trump, New York’ta düzenlenen görüşmelerin ardından Gazze için “anlaşmaya yakınız” dedi. Beyaz Saray’ın sunduğu 21 maddelik plan, taraflarla görüşmeler ve Hamas’ın açıklamaları haberimizde.

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’de kalıcı bir ateşkes ve çatışmaların sona erdirilmesine yönelik diplomatik çabaların “ilerleme kaydettiğini” belirterek “Sanırım bir anlaşmaya yakınız” ifadelerini kullandı. Trump’ın bu açıklaması, bölge liderleriyle yapılan yoğun temasların ardından geldi.

Trump’ın yönetimi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve bölgesel liderlerle bir dizi temas gerçekleştirdi; Trump, konuşmalarında çatışmanın “hemen” sona erdirilmesi çağrısını da yineledi. ABD yönetimi yetkilileri, çözüm için hazırlanmış kapsamlı bir çerçeveyi liderlere sunduklarını belirtti.

Planın içeriği ve beklentiler

ABD’nin üzerinde çalıştığı planın 21 maddeden oluştuğu, planın çatışmanın sonlandırılması, İsrail’in bazı askeri hedeflerden çekilmesi, tutuklu ve rehin değiş tokuşu ile insani yardımların güvenli ulaştırılması gibi konuları kapsadığı bildiriliyor. Plan çerçevesinde Hamas’ın bazı tutukluları serbest bırakması ve İsrail’in de belirli adımlar atması öneriliyor; bu öneriler ilgili taraflarca değerlendiriliyor.

Reuters ve bölge basını Trump’ın “bir anlaşmaya yakınız” sözünü, ABD’nin sunduğu önerilerin sahada acil ateşkesin sağlanmasına dönük somut adımlar içerdiğinin işareti olarak okudu. Buna karşın, sürecin ayrıntıları ve zamanlaması taraflar arasındaki müzakerelere bağlı kalmaya devam ediyor.

Bölgesel diplomasi: Erdoğan ve diğer liderlerle görüşme

Trump’ın son temaslarında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşmeler yaptığı ve Ankara’nın bölgesel rolünün vurgulandığı aktarıldı. Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşmeler, ABD ile Türkiye arasındaki diplomatik diyaloğun yoğunlaştığı bir döneme denk geliyor. Bu temasların Gazze planının sağlanmasında aracı rolü olabileceği belirtiliyor.

Hamas’tan ve diğer aktörlerden ilk tepkiler

Bölgedeki aktörlerden ilk tepkiler karışık: Hamas, bazı haber ajanslarında Trump’ın teklifinin reddedildiği yönünde çıkan iddiaları yalanladı ve resmi kanallar üzerinden gelişmeleri doğrulayana kadar temkinli olduklarını bildirdi. Sürecin nasıl ilerleyeceği, sahadaki güvenlik koşulları ve rehin değiş tokuşları gibi hassas konular sonuç üzerinde belirleyici olacak.

İnsanî durum ve riskler

Diplomatik adımlar umut verse de Gazze’deki insani durum hâlâ kritik. Uluslararası kuruluşlar ve gazeteciler, sivillerin ciddi insani ihtiyaç içinde olduğunu ve çatışmanın devam etmesi halinde durumun daha da kötüleşeceğini bildiriyor; bu bağlamda acil ateşkes çağrıları artıyor.

Ne olacak next? ABD ile bölge ülkeleri arasındaki temaslar ve sahadaki gerçeklik, önümüzdeki günlerde anlaşmanın şekillenip şekillenmeyeceğini belirleyecek. Taraflardan resmi bir mutabakat veya yazılı anlaşma açıklanmadığı sürece sürecin belirsizliği korunuyor.

Tarih / Saat: 25 Eylül 2025, 19:30 (olay), Yayın: 25 Eylül 2025, 22:00
Okuma süresi: ~2 dakika
Kaynak: FatihDoganMedya için derlenmiştir

IHA

İstanbul’un Sultanbeyli ilçesi Adil Mahallesi Hamidiye Caddesi üzerinde saat 19.30 civarında meydana geldiği belirtilen olayda, kamyonet sürücüsü husumetli olduğu iddia edilen kişiler tarafından silahlı saldırıya uğradı. Saldırı sırasında hedef alınan sürücü ağır yaralanırken, sürücünün kontrolü kaybetmesi sonucu kamyonet karşı yönden gelen 34 ECU 658 plakalı bir otomobile çarptı ve yol kenarındaki bir ağaca vurdu. Olayda ayrıca bir evin camına mermi isabet ettiği bildirildi.

İddialara göre, 34 FIT 715 plakalı kamyonetin Tabur Sokak’tan caddeye çıktığı sırada, önü saldırganların kullandığı araçla kesildi. Araçtan inen şüpheliler kamyonet sürücüsüne ateş açtı; kurşunlardan kaçmaya çalışan sürücünün yaralanması üzerine kazanın yaşandığı belirtildi. Olay anına ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri ve görgü tanığı beyanları yerel medyada yer aldı.

Sağlık ekipleri olay yerine intikal ederek ağır yaralanan sürücüye ilk müdahaleyi yaptı; sürücü daha sonra ambulansla çevredeki bir hastaneye kaldırıldı. Polis ve sağlık ekipleri, olay bölgesinde güvenlik önlemleri aldı, ilk incelemeleri sürdürdü. Polis kaynakları, saldırganların yakalanması için geniş çaplı çalışma başlatıldığını açıkladı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Olayla ilgili bilinenler (özeti)

• Olay yeri: Sultanbeyli, Adil Mahallesi, Hamidiye Caddesi.

• Olay zamanı: 25 Eylül 2025, yaklaşık 19:30.

• Araç plakaları (haberlere göre): saldırıya uğrayan kamyonet 34 FIT 715; çarpışan diğer otomobil 34 ECU 658.

• Yaralı durumu: kamyonet sürücüsü ağır yaralı, hastaneye kaldırıldı.

• Soruşturma: Sultanbeyli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri saldırganların tespiti ve yakalanması için çalışma başlattı.

Yayın: 25 Eylül 2025, 22:30 (TSİ)
Okuma süresi: ~4 dakika
Yazar: FatihDoğanMedya Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki Beyaz Saray görüşmesi sonrası, Türkiye ile ABD arasında nükleer enerji alanında iş birliğini derinleştirmeyi amaçlayan Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı imzalandı. Türkiye adına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD adına ise (haber kaynaklarına göre) ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio mutabakat zaptını liderlerin huzurunda imzaladı.

Detaylar — ne imzalandı, kimler imzaladı?

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, iki ülke arasında “Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı”nın imzalandığını açıkladı. Bayraktar’ın açıklamasına göre anlaşma, Erdoğan–Trump görüşmesi kapsamında liderlerin huzurunda imzaya sunuldu. Haber kaynakları, Türkiye adına Bayraktar’ın; ABD adına ise Marco Rubio’nun imza attığını bildiriyor.

Bu mutabakat zaptı, resmi metin açıklamaları henüz tam yayımlanmasa da tarafların nükleer enerji alanında işbirliğini artırma, teknoloji paylaşımı, proje geliştirme ve olası finansman mekanizmalarını görüşmeye açık olduğunu belirtmesiyle dikkat çekiyor.

Neden önemli?

• Enerji arz güvenliği: Türkiye’nin artan enerji talebi ve çeşitlendirme hedefleri bağlamında nükleer, stratejik bir seçenek olarak öne çıkıyor. Akkuyu gibi mevcut projelerle birlikte yeni işbirlikleri enerji portföyünü etkileyebilir.

• ABD finansman ve teknoloji imkanları: ABD tarafındaki finansal aktörlerin ve kurumların (EXIM, DFC vb.) SMR (küçük modüler reaktör) gibi projelere ilgi duyduğu daha önce açıklanmıştı; bu anlaşma, pratik projelendirme öncesi diplomatik altyapıyı güçlendirebilir.

Nasıl yürütülecek? — “Akıllı yürütme” (analiz / çıkarım)

Açıklamalar ve önceki söylemler göz önüne alındığında, uygulama muhtemelen şu aşamalarla ilerleyecek (aşağıdakiler kaynaklara dayanan makul varsayımlardır):

1. Teknik ve hukuki çalışma grupları: Taraflar, mevzuat, güvenlik ve non-proliferation şartları için çalışma grupları kuracak. (İnferans; kaynakların nükleer işbirliği niyetini destekleyen ifadelerine dayanır.)

2. IAEA denetimleri ve garanti mekanizmaları: Sivil nükleer işbirliklerinde Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) garantileri ve denetimleri kritik olacak (genel uygulama). (İnferans.)

3. Projelendirme ve finansman eşleştirmesi: ABD finans kurumlarının destekleyebileceği SMR ve diğer projeler için fizibilite çalışmaları yapılacak; uygun projeler finansman ile eşleştirilecek.

4. Yerli katılım ve tedarik zinciri: Türkiye’nin yerli tedarikçilerinin projelerde rol alması hedeflenecek; bu hem ekonomik fayda hem teknoloji transferi sağlayabilir.

Not: Yukarıdaki yürütme adımları, imzalanan mutabakat zaptının içeriği tam yayımlanmadığı için çıkarım niteliğindedir ve ilerleyen resmi metinlerle doğrulanmalıdır

Olası etkiler ve gündemdeki başlıklar

• Bölgesel jeopolitik yansımalar: Türkiye’nin Rusya ile yürüttüğü Akkuyu projesi ve ABD ile olası yeni işbirlikleri, ülkenin enerji politikalarında çok yönlü bir yaklaşımı işaret ediyor.

• Ekonomi ve yatırım: Yeni nükleer projeler uzun vadede enerji maliyetlerine, yatırım akışına ve istihdama etki edebilir; ABD finans kurumlarının ilgisi yatırım kanallarını açabilir.