Gündem
Konya Meram’de Çöp Konteynerinde Bulunan Yeni Doğmuş Bebek Vakası: Anne, Baba ve Eş Gözaltında!

Açıklaması
27 Temmuz 2025’te Konya Meram’daki çöp konteyneri yanında terk edilmiş yeni doğmuş bebek olayıyla ilgili anne S.G.N., baba M.Y.Ö. ve eşleri R.Ö. gözaltına alındı. Olayın detayları ve hukuki süreç…
Olayın Özeti
Konya’nın Meram ilçesi Aymanas Mahallesi Eren Sokak’ta, gece saatlerinde bir çöp konteynerinin yanında yeni doğmuş bir bebek bulundu. Vatandaşların durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmesi üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
Olayın Gerçekleştiği Zaman ve Yer
Asayiş Şubesi Cinayet Büro Amirliği ekiplerinin yaptığı soruşturmaya göre; bebek, 27 Temmuz 2025 Pazar günü gece saatlerinde konteynerin hemen yanına bırakıldı. İlk belirlemelere göre terk etme işlemi aynı gece 23:00–01:00 saatleri arasında gerçekleşti.
İlk Müdahale ve Bebek Sağlık Durumu
Olay yerine intikal eden sağlık ekipleri, yeni doğmuş bebekte hayati tehlike bulunmaması için ilk müdahaleyi yaparak Konya’daki bir hastaneye sevk etti. Bebek yoğun bakım ünitesinde gözetim altına alındı ve sağlık durumunun stabil olduğu bildirildi.
Şüphelilerin Tespiti ve Gözaltı Süreci
Polis ekiplerinin yaptığı kamera kayıt incelemesi ve saha çalışmaları sonucunda; bebeğin annesinin S.G.N. (25), babasının M.Y.Ö. (33) ve baba M.Y.Ö.’nün eşi R.Ö. (29) olduğu belirlendi. Üç şüpheli de “çocuğu korumasız bırakmak” ve “kasten öldürmeye teşebbüs” şüphesiyle gözaltına alındı.
Hukuki Süreç ve Olası Cezai Yaptırımlar
Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüphelilerin, Türk Ceza Kanunu Madde 103 uyarınca “çocuğun terk edilmesi” ve “canavarca hisle hareketle çocuk öldürmeye teşebbüs” suçlamalarıyla adliyeye sevk edilecekleri öğrenildi. TCK 103’e göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası söz konusu olabiliyor
Toplumsal Tepkiler ve Uzman Görüşleri
-
Sosyal Medya: Olay, Twitter ve Facebook’ta geniş yankı buldu; kullanıcılar, “Koruyucu aile sistemi ve toplum desteğinin güçlendirilmesi” çağrısında bulundu.
-
Uzmanlar: Çocuk gelişimi uzmanları, terk eden ebeveynlerin psikososyal destek alması gerektiğini, benzer vakaların önüne geçmek için “gizli bebek bırakma noktaları” uygulamasının yaygınlaştırılmasını öneriyor.
Benzer Vakalarla Karşılaştırma
Türkiye’de son yıllarda çöp konteyneri ve kamu alanlarında terk edilen bebek vakaları arttı.
-
İstanbul Şişli Vakası (29 Haz. 2025): Anne H.B., 7 saat sonra fark edilen bebeği terk etti; tutuklandı.
-
Gaziantep Vakası (2019): Cesedi bulunan bebek; 800 saat kamera kaydı incelendi ve şüpheliler tutuklandı.
Bu örnekler, hukuki düzenlemelerin yanı sıra toplum ve devlet kurumlarının da yapısal önlemler almasının önemini gösteriyor.
Sonuç ve Öneriler
Konya Meram’daki bu üzücü vaka, hem toplumsal farkındalığın artması hem de hukuki düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
-
Devlet: Gizli bebek bırakma noktaları, psikososyal destek programları
-
Sivil Toplum: Kriz hattı ve gönüllü destek ağları
-
Vatandaş: Şüpheli durumlarda hızlı ihbar ve yardımlaşma
Bu denli vakaların önüne geçebilmek için çok katmanlı bir yaklaşıma ihtiyaç var. Toplumsal duyarlılığı artırmak ve sistemsel çözümler üretmek, en etkili adımlar arasında yer alıyor.
Yayımlayan: Haber Analiz Ekibi
Yayın Tarihi: 05 Ağustos 2025
Güncelleme: 05 Ağustos 2025 – 16:00
Gündem
Liseli kız çocuklarına yapay zekayla tuzak. 2 tutuklama
Kahramanmaraş’ta 2 liselinin yapay zeka aracılığıyla kız öğrencilere kurduğu müstehcen tuzak cezaevinde bitti.
Kahramanmaraş İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, il merkezinde 2 lise öğrencisinin, çeşitli liselerde eğitim gören 6 kız öğrencinin sosyal medya hesaplarında yer alan fotoğraflarını yapay zeka kullanarak müstehcen içeriklere dönüştürdükleri ve bu içerikleri paylaştıkları belirlendi.
Polis kimliklerini tespit ettiği 2 şüpheliyi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen suça sürüklenen çocuklar, çıkarıldıkları nöbetçi hakimlikçe tutuklandı.
Gündem
Alfa ve Z Kuşağının Yeni Takıntısı: ’67’ Nedir?
Alfa ve Z Kuşağının Yeni Takıntısı: ’67’ Nedir?
20 Aralık 2025 | Okuma Süresi: 3 Dakika|Saat: 21:00

“Six-seveeeen!” Bu sayı kombinasyonu, özellikle ABD’deki okullarda ve sosyal medyada, Z ve Alfa kuşağı arasında bir sel gibi yayılan yeni bir akımın adı. Anlamı olmayan ama kullanımı büyük olan bu ifade, öğretmenlerin sınıfta 67. sayfayı söylediği anlardan, teneffüse kalan süreye kadar her yerde karşımıza çıkıyor. Peki, nedir bu ’67’ çılgınlığının ardındaki gerçek?
ABD’de özellikle ilk ve ortaokul seviyesindeki çocuklar arasında bir anda patlayan bu trend, kısa sürede TikTok ve Instagram Reels gibi platformlar aracılığıyla küresel bir gençlik fenomenine dönüştü. Öyle ki, ‘six-seven’ şeklinde uzatılarak söylenen bu ifade, Dictionary.com tarafından 2025 yılının kelimesi seçilerek resmi bir kimlik bile kazandı.
“67”ün Kökeni: Rap, Basketbol ve Viral Videolar
Trendin tek ve net bir kaynağı yok; birkaç popüler kültür anının birleşiminden doğduğu düşünülüyor. İlk olarak, 2024’te rapçi Skrilla’nın “Doot Doot (6 7)” adlı şarkısının viral olması dikkat çekti. Şarkıdaki “six-seven” nakaratı ve eşlik eden el hareketi (ellerin yukarı-aşağı sallanması) akımın ilk kıvılcımlarından biriydi.
Basketbol sahnesinden gelen etkiler de büyük. NBA yıldızı LaMelo Ball (boyu tam 6 feet 7 inç), videolarında bu şarkıyı kullanarak trendi basketbol hayranlarına taşıdı. Ayrıca, basketbolcu Taylen Kinney’nin bir kararsızlığını “6 mı, 7 mi?” diye el hareketiyle ifade ettiği video ve amatör bir maçta “6-7!” diye bağıran bir çocuğun viral olup “Mason 67” karakterine dönüşmesi, akımı besleyen diğer anlar oldu.
Ancak ilginç olan, bu geçmişin trendi takip eden çocukların çoğu tarafından hiç bilinmiyor olması. Uzmanlara göre, kökenini bilmemek de esprinin ve aidiyetin bir parçası.
Neden Bu Kadar Popüler? Anlamsızlığın Cazibesi
“67” ifadesinin belirli bir anlamı, esprisi veya gizli bir mesajı yok. Dilbilimciler ve sosyologlar, tam da bu anlamsızlığın onu çekici kıldığını vurguluyor. Çocuklar için “67” demek, aynı gizli koda sahip olmak, aynı gruba ait olduğunu göstermek ve “bizden biri” olduğunu kanıtlamak anlamına geliyor.
Bu durum, dilin bir iletişim aracı olmanın ötesinde, güçlü bir sosyal bağ ve aidiyet aracı olarak kullanılmasının tipik bir örneği. Anlamdan çok, onu söylemenin yarattığı ortak his ön planda.
Yetişkin Tepkisi: Yasakladıkça Büyüyen Bir Trend
Her kuşaklar arası trendde olduğu gibi, “67” akımı da yetişkinlerin tepkisiyle beslendi. Öğretmenlerin sınıfta yasaklaması, ebeveynlerin “Bu da neyin nesi?” şeklindeki şaşkınlık ve şikayetleri, çocuklar ve gençler için bu ifadeyi küçük bir direniş sembolüne dönüştürdü.
Bazı öğretmenler ise bu akımla baş etmek için ilginç bir taktik geliştirdi: Trendi bilerek kullanmak ve “havalı” olduğunu söylemek. Bir öğretmenin ifadesiyle, “En kolay öldürme yolu, öğretmenin bunun havalı olduğunu söylemesi.” Bu yöntemle, öğrencilerin ilgisi hızla sönüyor.
Uzmanlar Ne Diyor? “Her Kuşağın Kendi ‘Cool’u Var”
Ebeveynler, çocuklarının sürekli anlamsız bir şekilde “67!” diye bağırmasından endişe duyabilir. Ancak uzmanlar, bunun zihinsel bir gerileme işareti olmadığını söylüyor. Her kuşak, kendine özgü, bazen büyüklerine anlamsız gelen kelimeler ve jargonlar üretir.
Uzman Görüşü:
“Dün ‘cool’, sonra ‘skibidi’, bugün ‘6-7’. Bu tür ifadeler dil için bir tehdit oluşturmuyor. Aksine, dilin dinamik ve yaşayan bir yapı olduğunun, yeni bağlamlara uyum sağladığının kanıtı. Özellikle sosyal medya çağında, aidiyet belirten bu tür dilsel oyunlar daha hızlı yayılıyor.”
Bazı akademisyenler ise bu fenomeni, anlamdan çok yorumun ve aidiyet hissinin öne çıktığı modern popüler kültürün zararsız bir yansıması olarak görüyor.
Google Bile Fark Etti: Teknoloji Devleri ve “67”
Trendin boyutları o kadar büyüdü ki, teknoloji devleri de fark etti. Google’ın arama motoru, belirli “67” aramalarında özel görsel efektler göstermeye başladı. Bu durum, trendin sadece okul koridorlarını değil, dijital dünyanın merkezini de etkisi altına aldığının bir göstergesi oldu.
Sırada Ne Var? “67”ten Sonra “41” mi Geliyor?
Sosyal medya trendleri, özellikle TikTok dünyasında genellikle kısa ömürlü olur. Neredeyse bir yıldır popülerliğini koruyan “67” için bu süre oldukça uzun sayılır. Bazı öğrenciler artık sıkıldıklarını belli etmeye başlarken, öğretmenler arasında sınıflarda yeni bir rakam adayının fısıldandığı konuşuluyor: “41”.
Z ve Alfa Kuşağına Kısa Bir Bakış: Neden Bu Trend Onlarda Patladı?
“67” fenomenini anlamak için, onu benimseyen kuşakları anlamak gerekir.
Z Kuşağı (1997-2012): Tam anlamıyla dijital yerli olan ilk nesil. Bilginin her an parmaklarının ucunda olduğu, sosyal medyanın sosyal hayatın merkezinde yer aldığı bir dünyada büyüdüler. Hızlı tüketim, anlık iletişim ve topluluk içinde kendine özgü bir dil yaratma onların doğasında var.
Alfa Kuşağı (2013-2025): Akıllı telefonlar ve tabletlerle beşikte tanışan, teknolojiyi soluk alıp vermek kadar doğal karşılayan ilk kuşak. Eğlence, eğitim ve sosyalleşmeleri ekranlar etrafında şekilleniyor. “67” gibi dijital platformlarda hızla yayılan bir trendi benimsemeleri ve bir iç grup işareti haline getirmeleri bu bağlamda şaşırtıcı değil.
Sonuç: Geçici Bir Çılgınlık mı, Yoksa Kalıcı Bir İz mi?
“67”, dijital çağın hızında doğup büyüyen, kendi aralarında anlaşılır bir dil ve kültür yaratma ihtiyacı duyan yeni nesillerin tipik bir ürünü. Tıpkı geçmişteki kuşakların kendi argo kelimeleri ve ritüelleri olduğu gibi.
Bu akım, kuşaklar arasındaki doğal kültürel farklılığın ve dilin evrimsel dinamiklerinin eğlenceli bir yansıması. Büyük olasılıkla, “41” veya başka bir viral fenomen onun yerini alacak. Ancak “67”, 2020’lerin ortalarının gençlik kültürüne dair renkli bir dipnot olarak hafızalarda kalacak.
Gündem
Uyuşturucu soruşturmasında Sadettin Saran serbest bırakıldı: ‘Verecek hesabımız yok’
Uyuşturucu soruşturmasında Sadettin Saran serbest bırakıldı: ‘Verecek hesabımız yok’
🗓️ Tarih: 21 Aralık 2025 | ⏱️ Okuma Süresi: 3 dakika
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü geniş kapsamlı uyuşturucu soruşturmasında ifade veren Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Savcılıktaki işlemlerinin ardından ayağının tozuyla takımının maçına giden Saran, “Suç işlemedim. Devlet çağırırsa geliriz; veremeyecek hesabımız yok” açıklamasını yaptı.

Soruşturma Sürecinin Kronolojisi
Olaylar, dün akşam saatlerinde Sadettin Saran’ın ikametgâhında arama yapılması ile başladı. Saran’ın, Fenerbahçe Beko’nun EuroLeague maçı ve transfer görüşmeleri için İtalya’nın Milano kentinde olduğu öğrenildi. Süreci öğrenir öğrenmez özel uçakla Türkiye’ye dönüş yapan Saran, “Yarın sabah Türkiye’ye döneceğim, hiçbir şeyden korkmuyorum” açıklamasında bulunmuştu.
Sabah saatlerinde İstanbul Adalet Sarayı’na giden Saran, burada yaklaşık 2 saat cumhuriyet savcısına ifade verdi. İfadesi alındıktan sonra saç ve kan örnekleri alınmak üzere Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. Tüm işlemlerin tamamlanmasının ardından savcılık, Saran hakkında “yurt dışına çıkış yasağı” şeklinde adli kontrol tedbiri talep ederek serbest bırakılmasını istedi. Sulh Ceza Hakimliği de bu talebi onayladı.
Saran’dan İlk Açıklama: “Suç İşlemedim”
Hukuki işlemlerin hemen ardından Saran, takımının Eyüpspor ile oynadığı maçı izlemek için Olimpiyat Stadı’na gitti. Maç sonunda basın mensuplarına konuşan Fenerbahçe Başkanı, net ifadeler kullandı:
· Suçlamaları Reddetti: “Kusursuz değilim ama suç işlemedim. Devlet çağırırsa neredeysek hemen geliriz; veremeyecek hesabımız yok. Biz başkaları gibi gelmemezlik yapmayız, bu ülke bizim”.
· Destek Mesajı: Taraftar ve camiadan gördüğü desteğin kendisini çok mutlu ettiğini belirtti.
· Şampiyonluk Vurgusu: “Şampiyon olana kadar çalışmaya devam edeceğiz… En büyük gururum bu takımın başkanı olmak” diyerek hedeften vazgeçmediklerinin altını çizdi.
Fenerbahçe’den Sert Açıklama: “Dezenformasyona Hukuki Mücadele”
Kulüp, olayla ilgili resmi bir kamuoyu duyurusu yayınladı. Açıklamada, Saran’ın ifadesinin alınıp adli kontrolle serbest bırakıldığı teyit edilirken, soruşturmanın gizliliğini ihlal edenlere karşı sert bir uyarı yer aldı.
Fenerbahçe’nin açıklamasında, “Soruşturmanın gizliliğini ihlal eden, kamuoyunu yanıltıcı nitelikte dezenformasyon yapan her türlü kişi ve kurum hakkında gerekli hukuki girişimlere ivedilikle başlanacağı” ifade edildi.
Soruşturmanın Genişleyen Çerçevesi
Sadettin Saran’ın dahil olduğu bu soruşturma, Ekim ayından bu yana süren ve birçok ünlü ismi kapsayan daha geniş bir uyuşturucu operasyonunun parçası.
· Önceki Dalgalar: Operasyonun önceki aşamalarında aralarında şarkıcı İrem Derici, oyuncu Hadise, Kubilay Aka ve bazı televizyon spikerlerinin de bulunduğu isimler gözaltına alınmış veya ifade vermişti.
· Tutuklamalar: Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ve eski spiker Ela Rümeysa Cebeci gibi isimlerin bu soruşturma kapsamında tutuklandığı biliniyor.
· Yeni Gözaltılar: Dün, operasyonun yeni bir dalgasında Aleyna Tilki, Danla Biliç, İrem Sak ve Mümine Senna Yıldız’ın da gözaltına alındığı, saç ve kan örnekleri alındıktan sonra serbest bırakıldığı rapor edildi.
Sorunun merkezinde, Kasım Garipoğlu ve Burak Ateş gibi isimlerin yer aldığı, İstanbul’da Bosphorus manzaralı bir yalıda düzenlendiği iddia edilen partiler olduğu belirtiliyor. Garipoğlu’nun mal varlığına el konulduğu ve hakkında yakalama emri çıkarıldığı ifade ediliyor.
Savcılık, soruşturmanın devam ettiğini ve yeni ifade çağrıları veya gözaltıların gerçekleşebileceğini duyurdu.
Sadettin Saran’a uyuşturucu soruşturmasında ifade çağrısı: Evi arandı, yarın dönüyor
-
Gündem6 gün önceParis, “güvenlik gerekçeleriyle” yılbaşı kutlamalarını iptal ETTİ.
-
Ekonomi7 gün önceBankaların Mevduat Faiz Oranları Güncellendi: 1 Milyon Liraya Aylık 29.140 TL Kazanç Fırsatı
-
Gündem5 gün önceBursa’da eğlence mekanı önünde silahlı kavga: Polis memurunun başından vurduğu Berk Keleş hayatını kaybetti
-
Spor1 hafta önce⚽️ Fenerbahçe, Brann’ı Bergen’de Fırtına Gibi Esti: Talisca’nın Hat-Trick’i ile Tarihi Zafer
-
Spor1 hafta önceBaşsavcılıktan Net Açıklama: Galatasaraylı Yıldızlara Yönelik İddialar Gerçeği Yansıtmıyor
-
Son Dakika1 hafta önceBrown Üniversitesi’nde Silahlı Saldırı Paniği: Öğrenciler Kilit Altında
-
Son Dakika1 hafta önceEnver Aysever tutuklandı
-
Spor1 hafta önceAhmet Çakar serbest bırakıldı: MASAK raporunda ortaya çıkan hesap hareketleri şok etti!
