Gündem

İmamoğlu’nun Terör Soruşturmasında İfadesi Alınmaya Başlandı: Son Dakika Detayları

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama

“İmamoğlu’nun terör soruşturmasında ifadesi alınmaya başlandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, suçlamaları reddediyor; üniversite diplomasının iptali, gözaltı operasyonları ve protestolar detayları bu makalede!”

İstanbul – 22 Mart 2025
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü terör ve yolsuzluk soruşturmaları kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifadesi bugün alınmaya başlandı. Bu gelişme, İmamoğlu ve beraberindeki 99 şüpheli hakkında açılan soruşturmaların çerçevesinde dikkatle izleniyor.


Soruşturmanın Kapsamı ve İddialar

İmamoğlu, “suç örgütü yöneticisi olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” gibi ağır suçlamalarla yargılanıyor. Soruşturmanın temel iddiaları arasında;

  • Tedirgin Edici Suçlamalar: İmamoğlu’nun belediye ihaleleri ve söz konusu sözleşmeler üzerinden yasa dışı kazanç sağladığı, aynı zamanda PKK ile bağlantılı faaliyetlere destek verdiği öne sürülüyor.

  • Siyasi Müdahale İddiaları: İmamoğlu ve CHP çevreleri, soruşturmanın tamamen siyasi bir müdahale ve yargı tacizi kapsamında yapıldığını savunuyor.


İmamoğlu’nun İfadesinde Neler Söylendi?

İmamoğlu, ilk ifadesinde 121 sayfalık tutanak üzerinden soruşturma kapsamında kendisine yöneltilen tüm isnatları şiddetle reddetti. İfade işlemi sırasında dikkat çeken önemli noktalar:

  • Etkin Pişmanlık Hükümleri: İmamoğlu’ya “etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyor musunuz?” sorusu yöneltildiğinde, “Ben herhangi bir suç işlemediğim için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemiyorum” yanıtını verdi.

  • Belediye İhaleleri Üzerine Açıklama: Geçmiş belediye başkanlarının aksine, kendisinin ihalelere katılmadığını, imza atmadığını ve bu süreçleri takip etmediğini belirterek, soruşturmanın siyasi amaçlı olduğunu vurguladı.

  • Siyasi Müdahale: “Hakkımda başlatılan bu soruşturma, halkın iradesine dönük bir sürecin parçası değildir. Bu, siyasi bir müdahaledir” diyerek eleştirilerini dile getirdi.

  • MASAK Raporu: İmamoğlu, “Raporu görmediğim için bu konuda ayrıntılı bilgi veremiyorum” diyerek MASAK raporuna ilişkin soruları yanıtlamaktan kaçındı.


Olayın Gelişimi ve Son Dakika Gelişmeleri

  • Gözaltı ve Operasyon: İmamoğlu, 19 Mart 2025 sabahı gözaltına alındı. Operasyonda, İmamoğlu ile birlikte 100’den fazla kişi (iş insanları, CHP’li yöneticiler ve gazeteciler) da gözaltına alındı.

  • Üniversite Kararı: İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu’nun akademik diplomasında tespit edilen usulsüzlükler nedeniyle diplomasını iptal etti. Bu durum, onun 2028’deki cumhurbaşkanlığı yarışmasına katılımını engelleyebileceği için büyük tepki topladı.

  • Sosyal Medya ve Protestolar: Gözaltına alınmanın ardından, İstanbul ve diğer büyük şehirlerde geniş çaplı protestolar başladı. Hükümet tarafından uygulanan 4 günlük gösteri yasağı ve sosyal medya kısıtlamaları, protestocuların tepkisini daha da artırdı.


Tepkiler ve Uluslararası Yansımalar

Domestik Tepkiler

  • CHP ve Muhalefet: CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını “siyasi darbe” olarak nitelendirirken, parti yetkilileri ve destekçileri, adil seçimler ve demokratik hakların korunması için meydanlara döndü.

  • Halkın Tepkisi: İstanbul’da ve diğer büyük şehirlerde, İmamoğlu destekçileri sokaklara dökülerek, “Demokrasi için direniyoruz” sloganları attı.

Uluslararası Tepkiler

  • Avrupa Birliği: AB, Türkiye’nin demokratik standartlarına bağlı kalmasını ve yargı bağımsızlığının korunmasını talep eden açıklamalar yaptı.

  • İnsan Hakları Örgütleri: Human Rights Watch ve Amnesty International, İmamoğlu ve diğer muhalefet figürlerine yönelik soruşturmaların siyasi motivasyonlu olduğunu belirterek, uluslararası arenada Türkiye’deki demokratik gerilemeye dikkat çekti.


Sonuç ve Değerlendirme

İmamoğlu’nun ifadesinin alınmaya başlanması, Türkiye’deki siyasi ortamın ne kadar gergin ve kutuplaşmış olduğunu gözler önüne seriyor. İddiaların asılsız olduğu yönündeki muhalefet argümanları, yargı süreçlerine olan güveni sarsarken; ulusal ve uluslararası tepkiler, Türkiye’de demokrasinin geleceği konusunda endişeleri artırıyor. İmamoğlu’nun “Tüm isnatları şiddetle reddediyorum” sözleri, hem kendi savunmasını hem de sistemin siyasi baskı unsurlarını ortaya koyuyor.

Bu gelişmeler, Türkiye’de siyasi arenada devam eden çatışmaların ve yargı sürecinin şeffaflığına ilişkin tartışmaların da merkezinde yer alacak. Gelişmeler yakından takip edilirken, adil ve bağımsız bir yargı sürecinin önemine vurgu yapılması gerekmektedir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Çok Okunanlar

Exit mobile version