Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Esenyurt Eski Belediye Başkanı Ahmet Özer Tahliye Edildi

Yayımlandı

üzerinde

Esenyurt Eski Belediye Başkanı Ahmet Özer Tahliye Edildi

Tarih: 11 Kasım 2025 | Okuma Süresi: 3 dakika

Son Dakika: CHP’li Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Aziz İhsan Aktaş suç örgütü” davası kapsamında tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye edildi. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tensip zaptı ile verdiği karar sonrası Özer, 13 aylık tutukluluk sürecinin ardından özgürlüğüne kavuştu.

Mahkemeden Tahliye Kararı

İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Aziz İhsan Aktaş soruşturması kapsamında hazırlanan iddianame için düzenlediği tensip zaptı ile Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında tahliye kararı verdi. Mahkeme aynı dosyadan yargılanan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar hakkında ise tutukluluğa devam kararı aldı.

Özer’in avukatı Hüseyin Ersöz yaptığı açıklamada, müvekkilinin ilerleyen saatlerde Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan serbest bırakılacağını duyurdu. Kararla birlikte Özer’e tahliye kararı verilen diğer isimler ise Kaan Şengül, Mustafa Mutlu, Mustafa Seymen, Ümit Gözütok ve Yaşar Özkan oldu.

⚖️ Dosya Hakkında Detaylar

Aziz İhsan Aktaş soruşturması olarak bilinen dosyada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 40’ı tutuklu toplam 200 şüpheli hakkında iddianame düzenlemişti. İddianamede Özer için “ihaleye fesat karıştırma” ve “özel belgede sahtecilik” suçlarından 3 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Özer’in avukatları, müvekkillerinin tutuklu kaldığı süre ile isnat edilen suçun alt sınırının dikkate alınması ve “Kent Uzlaşısı Davası”ndaki tahliye kararının gerekçelerinin göz önünde bulundurulması yönünde talepte bulunmuştu. Mahkeme, bu talepleri değerlendirerek tahliye kararı verdi.

Davadaki İstenen Cezalar

Aşağıdaki tablo, Aziz İhsan Aktaş davasında diğer bazı sanıklar için talep edilen hapis cezalarını özetlemektedir:

Sanık Görevi İstenen Cezalar
Aziz İhsan Aktaş Suç örgütü lideri 704 yıla kadar hapis
Rıza Akpolat Beşiktaş Belediye Başkanı 415 yıla kadar hapis
Zeydan Karalar Adana Büyükşehir Belediye Başkanı 12 yıla kadar hapis
Utku Caner Çaykara Avcılar Belediye Başkanı 18 yıla kadar hapis

📅 Yargı Süreci ve Özer’in Legal Durumu

Ahmet Özer, 30 Ekim 2024’te terör örgütü üyeliği suçlamasıyla ilk kez tutuklanmış ve görevden uzaklaştırılmıştı. 21 Ocak 2025’te ise Aziz İhsan Aktaş soruşturması kapsamında ikinci kez tutuklanmıştı.

Özer’in yargılama süreci iki ayrı dosyada devam ediyor:

· Terör Davası: “Silahlı terör örgütü PKK/KCK üyesi olma” suçlamasıyla yargılandığı bu davada savcılık, 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemişti. Özer, bu davadan 14 Temmuz 2025’te yurt dışı yasağı ve İstanbul sınırlarını terk etmeme şartıyla tahliye edilmişti.
· Aziz İhsan Aktaş Davası: İhaleye fesat karıştırma ve özel belgede sahtecilik suçlamalarının yer aldığı bu davanın ilk duruşmasının 27 Ocak 2026 tarihinde Silivri’de bulunan Marmara Cezaevi duruşma salonunda yapılması planlanıyor.

Özer, temmuz ayında terör davasından tahliye edilmesine rağmen, Aziz İhsan Aktaş dosyasından tutuklu bulunduğu için cezaevinde kalmaya devam etmişti. Bugünkü kararla, 13 aydır süren tutukluluk hali sona ermiş oldu.

🔍 Davanın Önemi: “Aziz İhsan Aktaş soruşturması”, CHP’li 7 belediye başkanının da aralarında bulunduğu 40’ı tutuklu 200 şüpheli hakkında düzenlenen ve örgüt suçları, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma ile mal varlığı değerlerini aklama gibi 14 ayrı suçlamayı içeren kapsamlı bir dava olarak öne çıkıyor.

Gündem

SONDAKİKA | Şile Belediyesi’ndeki rüşvet soruşturmasında 15 şüpheli için tutuklama talebi

Yayımlandı

üzerinde

SONDAKİKA | Şile Belediyesi’ndeki rüşvet soruşturmasında 15 şüpheli için tutuklama talebi

Tarih: 26 Aralık 2025
Son Gelişme Saati: 19:52
Okuma Süresi: 3 dakika

Operasyonun ikinci dalgasında gözaltına alınan 22 şüpheliden 15’i tutuklanmak üzere mahkemeye sevk edildi. Savcılık, 5 kişi için adli kontrol, 2 kişi için ise serbestlik talep etti.

Şile Belediyesi’ne yönelik “örgütlü suç, rüşvet ve ihaleye fesat karıştırma” soruşturmasında kritik bir aşamaya gelindi. İkinci dalga operasyonda 23 Aralık’ta gözaltına alınan 22 şüpheliden 15’inin tutuklanması talep edilirken, 5 şüpheli için adli kontrol şartı getirildi.

Sorunun temeli, geçtiğimiz Temmuz ayına dayanıyor. O dönemde Belediye Başkanı Özgür Kabadayı dahil 6 şüpheli tutuklanmıştı. Yeni deliller ve teknik takipler sonucu genişletilen soruşturma, belediyedeki iddia edilen yapılanmanın boyutlarını ortaya koyuyor.

 Soruşturmanın Detayları

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada şüpheliler, ağır suçlarla karşı karşıya:

· Suç işlemek amacıyla örgüt kurma
· İrtikap (görevi kötüye kullanma)
· Rüşvet
· İhaleye fesat karıştırma

Savcılık, HTS (haberleşme tespiti) kayıtları ve MASAK (Mali Suçları Araştırma Kurulu) raporları üzerinde yaptığı incelemelerde, rüşvet ve usulsüzlük izlerine rastladığını açıkladı. Bu deliller, 22 yeni şüphelinin daha operasyon kapsamına alınmasına yol açtı.

Operasyonun Gelişim Süreci

10 Temmuz 2025

· İlk operasyon düzenlendi.
· Belediye Başkanı Özgür Kabadayı dahil 6 şüpheli gözaltına alındı.
· Kabadayı ve 4 şüpheli tutuklandı, 1 kişi adli kontrolle serbest bırakıldı.

23 Aralık 2025

· Soruşturmanın ikinci dalgası başladı.
· Yeni deliller ışığında 22 şüpheli için eş zamanlı gözaltı operasyonu yapıldı.

26 Aralık 2025

· Savcılık ifadeleri tamamladı.
· 15 şüpheli tutuklama, 5 şüpheli adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk edildi.
· 2 şüpheli sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı.

 Siyasi Bağlam ve Tepkiler

Şile Belediyesi’ndeki bu operasyon, CHP’li belediyelere yönelik son dönemdeki soruşturmalar bağlamında değerlendiriliyor. Daha önce Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da benzer iddialarla tutuklanmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmalar da bu sürecin bir parçası olarak görülüyor.

Savcılık soruşturmayı “suç örgütünün deşifresi” olarak nitelendirirken, operasyonun teknik takipler ve mali analizlerle derinleştirildiğini vurguluyor. Şüphelilerin ifadeleri tamamlandıktan sonra Anadolu Adalet Sarayı’na sevk edildiği bildirildi.

 Son Durum Ne?

Gözaltına alınan 22 şüpheliden:

· 15’i tutuklanma talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
· 5’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılma talebiyle hakimliğe gönderildi.
· 2’si ise sağlık sorunları gerekçesiyle savcılık tarafından serbest bırakıldı.

Soruşturmanın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından sürdürüldüğü belirtildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Sağlıkta farklı bir ligin oyuncusuyuz”

Yayımlandı

üzerinde

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Sağlıkta farklı bir ligin oyuncusuyuz”

İstanbul • 26 Aralık 2025 – 14:30 • 4 dakika okuma süresi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çekmeköy’de özel sektör yatırımıyla hizmete giren Medistate Çekmeköy Hastanesi’nin açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “Ülkeye hizmetin devleti, özeli olmaz” diyerek özel sektör yatırımlarını savundu ve sağlık alanında Türkiye’nin artık “farklı bir ligde” olduğunu ilan etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Çekmeköy’de faaliyete geçen Medistate Çekmeköy Hastanesi’nin açılış töreninde bir konuşma yaptı. Konuşmasında sağlık alanındaki dönüşümü, kamu-özel sektör işbirliğini ve İstanbul’a yapılan dev yatırımları vurgulayan Erdoğan, muhalefete yönelik sert eleştirilerde de bulundu.

Hastanenin Teknik Kapasitesi

Cumhurbaşkanı, açılışı yapılan hastanenin ilçeye hayırlı olmasını diledi ve tesisin teknik özelliklerini kamuoyuyla paylaştı.

Medistate Çekmeköy Hastanesi’nin Teknik Özellikleri:

· Yatak Kapasitesi: 150 yatak (Nörolojik Bilimler Merkezi ile 200’e çıkacak).
· Yoğun Bakım: 16 genel, 13 yenidoğan yoğun bakım yatağı.
· Poliklinik & Ameliyathane: 43 poliklinik, 7 ameliyathane, 4 diş polikliniği.
· Özel Merkezler: Nükleer tıp ve tedavi hizmetleri sunacak bir onkoloji merkezi.
· Diğer Birimler: Kapsamlı acil servis, fizik tedavi ve rehabilitasyon ünitesi.

“Ülkeye Hizmetin Devleti, Özeli Olmaz”

Konuşmasının odak noktasını, özel sektör yatırımlarının ve kamu-özel işbirliğinin savunusu oluşturdu. Erdoğan, “Ülkeye hizmetin devleti, özeli olmaz. Her türlü çaba takdire şayandır” ifadelerini kullandı. Sermayeyi renklerine göre tasnif etmeyen, yerli-yabancı ayrımı yapmayan bir iktidar olduklarını belirterek, ülkenin hayrına olan her projeyi desteklediklerini vurguladı.

1960’lı yılların modası geçmiş jargonlarına hapsolmuş çevrelerin, her fırsatta özel teşebbüse saldırdığını öne süren Erdoğan, “Özel sektör okul yapar, hastane yapar, kamu ile iş birliği içinde yol, köprü, havalimanı yapar, bakarsınız bunlar anında kötülemeye başlar” diye konuştu.

Pandemi ve Afetlerde Özel Sektörün Rolü

Erdoğan, Kovid-19 pandemisi ve 6 Şubat depremleri gibi kriz dönemlerinde özel hastanelerin üstlendiği kritik role dikkat çekti. “Acil afet durumlarında özel hastanelerimiz Sağlık Bakanlığımızın koordinasyonuyla ciddi yük aldı. Buradaki hizmet bedelleri devletimiz tarafından karşılanarak ilave bir maddi külfet oluşturmadan halkımıza sunduk” dedi.

Bu süreçlerin, sağlık altyapısının ve güçlü bir sistemin önemini herkese gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı, “Sağlık alanında artık farklı bir ligin oyuncusuyuz” açıklamasını yaptı.

İstanbul’a 170 Milyar Liralık Sağlık Yatırımı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’a yönelik sağlık yatırımlarının boyutunu da rakamlarla açıkladı. İstanbul’da sağlık yatırımlarının toplam bedelinin 170 milyar lirayı bulduğunu, devam eden 37 proje tamamlandığında bu rakamın 250 milyar liraya çıkacağını duyurdu.

23 yıllık iktidarları döneminde sağlıkta yaşanan dönüşümü anlatan Erdoğan, şu bilgileri verdi:

· Türkiye genelinde 1.539 sağlık kuruluşu ve 270 binin üzerinde yatak kapasitesi ile hizmet veriliyor.
· Ülkede toplam 1 milyon 470 bin sağlık çalışanı görev yapıyor. Bunların 234 bini hekim, 264 bini hemşire.
· Sadece İstanbul’da bir günde 3 milyon muayene gerçekleştiriliyor.
· İstanbul’daki toplam hekim sayısı yüzde 134 oranında artırıldı.

Sağlık Turizminde İvme ve Uyarı

Konuşmasında sağlık turizmine de değinen Erdoğan, Türkiye’nin ve özellikle İstanbul’un bu alanda ciddi bir ivme yakaladığını söyledi. 2025 yılının ilk 9 ayında, sağlık hizmeti almak için Türkiye’ye gelenlerin sayısının 1,1 milyona ulaştığını belirterek, “Saç ekimi başta olmak üzere İstanbul bir marka haline geldi” ifadesini kullandı.

Ancak bu başarıya gölge düşürmeye çalışanlara da gönderme yapan Erdoğan, “Açgözlü muhterislerin Türkiye’nin giderek büyüyen sağlık turizmine gölge düşürmemesi için ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz ve yapacağız. Kara düzen çalışan kim varsa tespit ettiğimiz an gözünün yaşına bakmıyoruz” diye konuştu.

“Belediye Kaynakları Talan Ediliyor”

Cumhurbaşkanı, konuşmasının son bölümünde İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine sert eleştiriler yöneltti. “Belediye kaynakları talan ediliyor” iddiasında bulunan Erdoğan, “Bunun da tüm faturasını daha fazla trafik, daha az hizmetle sokaktaki vatandaş ödüyorsa burada çok fazla soygun vardır” dedi.

Son olarak, “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuyla 86 milyona hizmet ettiklerini, sağlığı temel bir insan hakkı olarak gördüklerini ve hizmet standardını tüm Türkiye’de yukarı çektiklerini vurgulayarak sözlerini tamamladı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Güllü’nün Ölümünde Çarpıcı Bilirkişi Raporu: “Temas Sonucu Düştü”

Yayımlandı

üzerinde

Güllü’nün Ölümünde Çarpıcı Bilirkişi Raporu: “Temas Sonucu Düştü”

· Olay Tarihi: 26 Eylül 2025
· Raporun Açıklandığı Tarih: 26 Aralık 2025
· Okuma Süresi: 2 dakika| 12:35

Yalova’da pencereden düşerek hayatını kaybeden ünlü şarkıcı Güllü’nün ölümüne ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda, düşüşün kendiliğinden olmadığı, bir dış kuvvet veya temas bulunduğu belirtildi.

 

Rapordan Çıkan Çarpıcı Sonuç

Ünlü şarkıcı Güllü’nün 26 Eylül’de Yalova’daki evinin penceresinden düşerek hayatını kaybetmesinin ardından başlatılan soruşturmada kritik bir aşamaya gelindi. Olayla ilgili hazırlanan bilirkişi raporu tamamlanarak Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunuldu.

Raporda öne çıkan başlıca bulgular şöyle:

· Dış Kuvvet ve Temas: Güllü’nün geriye doğru düşmesi için dengesini bozan bir dış kuvvet ve temas varlığının olması gerektiği tespit edildi. Bu, “kendiliğinden düşme” ihtimalini büyük ölçüde zayıflatan bir sonuç.
· İntihar İhtimali Yok: Raporda, sanatçının intihar düşüncesine işaret eden herhangi bir bulguya rastlanılmadığı da ayrıca vurgulandı.
· Geçmiş Tehlike: Bilirkişi heyeti, Güllü’nün daha önce de düşme tehlikesi atlattığına dair bilgiye raporda yer verdi. Kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in bu durumu bilmesine rağmen annesini uyarmadığı belirtildi.

Soruşturmanın Seyri ve Tutuklama

Güllü’nün ölümünün hemen ardından başlatılan soruşturmada, sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter, “tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek” suçundan tutuklanmıştı. Gülter, cinayet iddialarını kabul etmemişti.

Olayla ilgili bir diğer iddia ise Güllü’nün arkadaşı Sultan Nur Ulu’dan geldi. Ulu, sanatçının kızı tarafından pencereden itildiğini öne sürmüştü. İddianın gündeme gelmesinin ardından, Sultan Nur Ulu’nun babası Arif Ulu’nun kızına gönderdiği ve “Sen öldürdün” yazdığı iddia edilen mesajlar da soruşturma dosyasına girdi. Baba Ulu, bu mesajı korkutma amacıyla attığını ifade etti.

Sonraki Adımlar

Bilirkişi raporunun tamamlanıp savcılığa iletilmesiyle, soruşturmanın yeni bir evreye girmesi bekleniyor. Rapordaki “dış kuvvet ve temas” tespiti, dosyanın cinayet soruşturması olarak ele alınması yönündeki iddiaları güçlendirdi. Savcılık, rapordaki teknik bulguları değerlendirerek soruşturmayı sürdürecek.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar