Gündem
“Deprem Alarmı: Prof. Dr. Ercan Aksoy’dan Kritik Uyarı – Asıl Tehlike Palu – Bingöl Arasında”
Açıklaması
“Fırat Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ercan Aksoy, uzun süredir sessiz kalan Palu – Bingöl segmentinin “kritik sismik boşluk” olarak deprem riski taşıdığını vurguluyor. 1784’ten bu yana 240 yıl aradan sonra 7+ büyüklüğünde bir sarsıntı ihtimaline karşı alınması gereken önlemler ve bölgede yapılacak çalışmalar hakkında detaylı bilgi.”
Özet olarak, Fırat Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinin ardından kırılan fay hatları üzerinde kısa vadede büyük bir deprem beklemenin doğru olmadığını; esas tehlikenin uzun süredir sessiz kalan Palu – Bingöl arasındaki sismik boşluk bölgesinde olduğunu vurgulamıştır. Bu hattın 1784’ten bu yana deprem üretmediği; deprem tekrarlanma aralığının dolduğu ve 75 km’lik fay segmentinin tamamen kırılması durumunda 7 ve üzeri büyüklükte bir depremin meydana gelme ihtimalinin bulunduğu belirtilmektedir. Uzman, erken uyarı sistemlerinin ve zemin-etüt çalışmalarının tamamlanması ile yapılaşmada zemin özelliklerine uygun inşaat tekniklerinin benimsenmesi gerektiğini ifade etmiştir .
Giriş
Türkiye, coğrafi konumu gereği Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) ve Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF) gibi aktif kırıklara sahiptir. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında birçok fay parçasında enerji boşalması gerçekleşmiş, ancak enerji birikiminin sürdüğü farklı segmentler hâlâ büyük risk taşımaktadır. Prof. Dr. Ercan Aksoy, kırılan fay hatları üzerinde kısa sürede büyük bir sarsıntı beklemenin gerçekçi olmadığını; dikkatlerin, uzun süredir sessiz kalan sismik boşluklara yönelmesi gerektiğini belirtmiştir .
Sismik Boşluk ve Bölgenin Önemi
“Sismik boşluk” terimi, uzun süre deprem üretmeyen ve dolayısıyla bir enerji birikiminin gerçekleştiği fay segmentleri için kullanılır. Palu – Bingöl arası bu tanıma uyan en kritik hatlardan biridir. Yedisu Fayı’nın Erzincan ile Karlıova (Bingöl) arasında kalan son kaydedilmiş etkinliği 1784 yılına dayanmaktadır; bu da yaklaşık 250 yıllık bir sessizlik anlamına gelir. Jeolojik çalışmalara göre, bu zaman dilimi, o fay segmentinin bir sonraki deprem döngüsünü tetikleyecek enerji birikimini tamamlamıştır .
Palu – Bingöl Arasındaki Risk Faktörleri
-
Enerji Birikimi: 6 Şubat 2023 depremleri, DAF’ın 400 km üzerindeki bir bölümünü kırarak önemli miktarda enerjiyi boşaltmıştır. Dolayısıyla aynı kırıklar üzerinde kısa vadede yeni bir büyük sarsıntı beklenmemektedir .
-
Sessizlik Süresi: Palu – Bingöl hattının 1784–2025 arası 240 yılı aşkın süredir deprem üretmemesi, bilimsel literatürde “kritik sismik boşluk” olarak tanımlanır .
-
Segment Uzunluğu: Bu hattın tamamının kırılması senaryosunda, büyüklüğü 7 ve üzerine ulaşabilecek bir depremin oluşma ihtimali yüksektir .
Olası Senaryolar ve Etkileri
Jeolojik modellere göre, Palu – Bingöl segmentinin kırılması halinde:
-
Büyüklük 7,0+: Orta büyüklükte (M7+) bir depremin meydana gelme ihtimali, segment uzunluğu ölçüsünde yüksektir .
-
Yıkıcı Etkiler: Depremden etkilenecek başlıca bölgeler Elazığ, Bingöl, Malatya ve çevre illerdir; yerleşim yerleri ve kritik altyapı üzerinde ciddi hasar riski bulunmaktadır .
-
Zaman Belirsizliği: Depremin kesin zamanı bilinemez; ancak “nerede” sorusunun cevabı haritalar ve saha verileriyle bellidir .
Alınabilecek Önlemler
-
Zemin Etütleri ve Haritalama: Bölgedeki yüzey kırıklarının ve derin fay hatlarının detaylı saha çalışmalarıyla haritalanması .
-
Yapı Güvenliği: Zemin özelliklerine uygun deprem yönetmeliğine dayalı inşaat tekniklerinin uygulanması; özellikle kritik yapılarda zemin iyileştirme çalışmalarının yapılması .
-
Erken Uyarı Sistemleri: Sismik aktiviteyi anlık izleyen yer istasyonlarının yaygınlaştırılması ve toplumsal bilinçlendirme programlarının artırılması