Sanat
Cemal Reşit Rey imzalı Çelebi Operası’nın dünya prömiyeri yapıldı
Ekrem Reşit Rey’in 1945’te librettosunu yazdığı, kardeşi Cemal Reşit Rey’in de bestesini 1975’te tamamladığı, geçen 50 yıllık süre zarfında sahnelenemeyen Çelebi Operası, Opera Sahnesi’nde dünya prömiyeri yaptı.
Prömiyer öncesinde Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürü Tan Sağtürk, sahnede yaptığı konuşmada; “Çelebi” adının, Osmanlı döneminde ilim, sanat ve edebiyata merakıyla bilinen kültürlü ve zarif insan tipi olarak tanımlanan karakterden geldiğini söyledi.
“DÜNYA ÇAPINDA BEĞENİ TOPLAYACAK BİR PRODÜKSİYON”
“Eserde, bu karakterin insan ilişkilerini anlama çabası işlenirken aynı zamanda doğu-batı sentezi ekseninde kültürel bir yolculuk da anlatılır. Çelebi’nin karşılaştığı olaylar ve karakterler dönemin sosyal ve kültürel yapısına ışık tutarken, Cemal Reşit Rey’in müzikal anlatımı da bu dramatik çerçeveyi güçlendirmektedir” diyen Sağtürk, Çelebi Operası’nın sahnelenmesinde emeği geçen sanat ve teknik ekibi tek tek kutladı.
Sağtürk, “Bu eser, Ata’mızın mirasına sahip çıkma girişimidir. Çelebi Operası, tıpkı yazılış serüveni ve sahnelenmesi için gösterilen üstün çabayla, zorlu süreçler geçirerek, dünya çapında beğeni toplayabilecek bir prodüksiyon oldu ve değerli izleyicilerimizin beğenisine sunulma noktasına geldi. Tarihin tozlu sayfalarından gün yüzüne çıkardığımız Çelebi Operasını yazan Türk Beşleri’nden Cemal Reşit Rey ve ağabeyi Ekrem Reşit Rey’i saygıyla anıyorum” diye konuştu.
Tan Sağtürk, Cemal Reşit Rey’in sağlığında eserin üçüncü ve dördüncü perdelerinin eksik bölümlerini tamamladığı ve 430 sayfalık piyano-şan partilerini temize çekerek, basıma hazır hale gelmesini sağladığı için prömiyere katılan Cemal Reşit Rey’in öğrencisi Dr. Aydın Karlıbel’e şükranlarını sundu.
SANATSEVERLERİ GEÇMİŞTE YOLCULUĞA ÇIKARDI
Türk müziği motifleri ile Batı müziği tekniklerini harmanlayan Çelebi Operası, iki saatlik temsilde sanatseverleri Doğu-Batı sentezinde geçmişte bir yolculuğa çıkardı.
Cemal Reşit Rey’in en önemli besteleri arasında yer alan ve Edirneli genç müezzin Çelebi Mehmet Efendi etrafında şekillenen olayların anlatıldığı eserde Lale devri dönemindeki kostüm ve dekorlar seyirciye sunuldu.
Orijinali dört perde olan fakat Ankara Opera ve Balesince iki perde olarak sahnelenen eserin rejisörlüğünü duayen sanatçı Gürçil Çeliktaş üstlendi.
Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestrasını Rustam Rahmedov’un, koroyu ise Ivan Pekhov’un yönettiği eserin dünya prömiyerinde “Fatma” rolünü Seda Aracı Ayazlı, “Çelebi” rolünü Aykut Çınar, “Sadrazam” rolünü Erdem Baydar canlandırdı.
Prömiyere, DOB Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Volkan Ersoy, ADOB Müdürü Mithat Karakelle, duayen orkestra şefi Rengim Gökmen, gazeteci ve sanat yazarı Şefik Kahramankaptan katıldı.
DÖRT KEZ DAHA SAHNELENECEK
Çelebi Operası’nın besteleniş serüveni, 1938-1942 yıllarında Ankara Radyosundaki görevi esnasında, Ekrem Reşit Rey’in duyduğu bir radyo piyesinden etkilenerek librettoyu yazmasıyla başladı.
Eserin üzerine Cumhuriyetin ilk kuşak bestecilerinden Cemal Reşit Rey, operanın ilk versiyonunu 1942-1945 yıllarında besteledi, eserin ikinci versiyonuna ait şef partisyonunu 1973’te, piyano-şan partisyonu da 1975’te tamamladı.
21- 26 Nisan ile 3-12 Mayıs’ta da sahnelenecek eserde, dönüşümlü olarak, “Fatma” rolünü Seda Aracı Ayazlı, Mehlika Karadeniz Bilgin, Beste Şahin, “Çelebi” rolünü Aykut Çınar, Ali Murat Erengül, Barış Yanç, “Rebeka” rolünü Elif Demir, Nihan İnan Özbayrak, Melis Sağlam, “Sadrazam” rolünü Erdem Baydar, Umut Kosman, Emin Özdemir canlandıracak.
Gelecek temsillerde dönüşümlü olarak Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestrasını ise Rustam Rahmedov, Deniz Erdinç ve Can Okan yönetecek. Eserin kostüm tasarımı Gazal Erten, ışık tasarımı Ali Gökdemir, dekor tasarımı Özgür Usta, koreografi ise Nilgün Bilsel Demireller imzası taşıyor.