Gündem
İzmir’i bekleyen tehlike: “Risk İstanbul’dakinden daha fazla!”

İzmir’in deprem açısından İstanbul’dan daha riskli olduğu iddia edildi. Türkiye’de en fazla kaçak yapının İzmir’de bulunduğu ve bunun üzerine yapı kayıt belgesi alarak ruhsatlandırılan evlerin oldukça fazla olduğunu ifade eden uzmanlar, tekrar meydana gelebilecek 6,9’luk depremde 117 vatandaştan daha fazlasının hayatını kaybetme riskiyle karşı karşıya olunduğunu ifade etti.
Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Sinancan Öziçer, deprem konusunda İstanbul’a odaklanıldığını ancak Türkiye’nin üçüncü büyük şehri İzmir’in İstanbul’dan daha riskli olduğunu dile getirdi. Öziçer, deprem riski açısından Karşıyaka, Çiğli, Bayraklı, Bornova, Konak, Balçova, Narlıdere, Güzelbahçe ilçelerine dikkat çekti. Alüvyon tabakanın deprem dalgalarının genliğini büyüttüğünü ifade eden Öziçer, “7 üzerinde deprem olacak, deprem olduğunda İstanbul çok ciddi yara alacak deniliyor ama meydana gelebilecek deprem büyüklük anlamında değil, risk olarak bakıldığında İzmir’in İstanbul’dan daha riskli olduğunu öngörüyorum.” dedi.
İzmir’de nüfusun en fazla yerleştiği yerlerde zeminin 80, 100 ve 120 metre kalınlıktaki alüvyon tabakadan oluştuğunu, alüvyon tabakanın deprem dalgalarının genliğini büyüttüğünü dile getiren Öziçer, “Deprem dalgası o zeminden kaynaklı normalden 2-3 katı daha fazla vuruyor. Bu zeminin üzerindeki yapılar yüksek, 8 ve üzeri kattaki binalardan oluşuyor.” diye konuştu.
“117 VATANDAŞIMIZDAN DAHA FAZLASINI KAYBEDEBİLİRİZ” Bu binaların yaş olarak miadını doldurduğunu ifade eden Öziçer, “Bir de mühendislik hizmeti almamış birçok kaçak yapının da olduğuna baktığınızda İzmir’de tekrar meydana gelebilecek 6,9’luk depremde, zamanın da 20-22 saniye olacağını öngördüğümüzde 117 vatandaşımızdan daha fazlasının hayatını kaybetme riskine karşı karşıya kalabiliriz.” ifadelerini kullandı. “KIYI KESİMDEKİ YAPILARIN HASAR GÖREBİLME İHTİMALİ YÜKSEK” Kötü zeminin olduğu yerlerin, ana kaya tabakasıyla yeryüzü arasındaki mesafenin derin olduğu bölgeler olduğunu aktaran Öziçer, “İzmir Körfezi’ni hilal gibi çevreleyen Çiğli, Karşıyaka, Bayraklı, Konak, Balçova, Narlıdere, Güzelbahçe’de kıyı bölgedeki binalar dolgu zemine ya da ana kaya mesafesinin daha derin olduğu yerlerde olduğu için ‘Bir deprem meydana geldiği zaman tamamen yıkılır’ demiyorum ama hasar görebilme ihtimali daha yüksek. Bir de Bayraklı ve Bornova’nın iç kısımlarına ova tarafındaki derinlik daha fazla olduğundan oradaki zemin daha riskli ve deprem deformasyonu etkisi daha fazla. Zeminin olumsuz olduğu alanlardaki nüfusun çok olması, binaların sayısının ve yaşının fazla olması, mühendislik hizmeti almamış binaların da çok olduğunu düşündüğümüzde İzmir’deki risk daha fazla diyebiliriz.” dedi.
2019 yılında devlet tarafından mühendislik hizmeti almamış yapılara yapı kayıt belgesiyle ruhsatlandırma olduğunu dile getiren Öziçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de en fazla kaçak yapının olduğu ve bunun üzerine yapı kayıt belgesi alarak ruhsatlandırılan evlerin en çok olduğu il İzmir. Ondan dolayı ve zemini kötü olan alanlarda yapı kayıt belgesi almış yapıların 5, 5.5 ya da 6 büyüklükteki depremde ilk hasar görecek yapılar olarak söyleyebiliriz.”
“2019’DAN SONRAKİ YÖNETMELİĞE UYGUN YAPILAR DEPREMDE GÜVENİLİR” “Vatandaşlarımızın aklında ‘Kötü zemindeki yapılaşmadan uzaklaşmalı, karasal ya da deniz seviyesinin üstündeki yerlerde yapılaşma daha fazla olmalı’ düşüncesi var” diyen Öziçer, “Teorik olarak doğru ama büyük şehirlerde göçün, nüfusun artması yapılaşmanın fazlalaşmasından kaynaklı bu uygulanabilir bir durum değil” ifadelerini kullandı. 2019 yılında çıkan son deprem yönetmeliğinin standartlarının üst düzey olduğunu ifade eden Öziçer, “Son deprem yönetmeliğinden sonra yapılan binalarda, ne kadar ciddi bir deprem olursa olsun binalar orta veya hafif hasar görse de 1999 veya 6 Şubat’taki depremde meydana gelen felaketlerdeki can kayıplarının yaşanacağını düşünmüyoruz. 2019’dan sonra yapılan tek katlı ya da yüksek yapılar, zemini ne olursa olsun deprem yönetmeliğine uygun olduğundan dolayı vatandaşlarımız için deprem anında daha güvenilebilir.” diye konuştu. “JEOFİZİK MÜHENDİSİ TARAFINDAN DENETLENMİYOR” Binaların yapılaşma öncesi ve imalat anında yapılan denetimlerinin önemli olduğunu belirten Öziçer, “İzmir depreminde en fazla karşımıza çıkan sıkıntılardan bir tanesi denetimdi. 6 Şubat depreminde de denetimden kaynaklı yeni binaların bile tamamen yıkıldığını gördük. Bunların en büyük sebebi hem yapılaşma öncesi hem de imalat anındaki denetimsizlik. En doğru denetimi jeofizik ve jeoloji mühendisleri yapar. İzmir’e baktığımızda 30 ilçenin 20’sinde jeofizik mühendisi istihdamı bulunmuyor. O belediyelere gelen zemin etütleri bir jeofizik mühendisi tarafından denetlenmiyor. Bu denetimin en büyük sıkıntılarından bir tanesi.” dedi.
Gündem
SON DAKİKA | Böcek Ailesi Faciası — Anne Çiğdem ve çocukları yan yana defnedildi, cenazede gelin duvağı gözyaşlarına boğdu
SON DAKİKA | Böcek Ailesi Faciası — Anne Çiğdem ve çocukları yan yana defnedildi, cenazede gelin duvağı gözyaşlarına boğdu
Yayın: 18.11.2025 • 20:30 (İstanbul) • Okuma süresi: 3 dakika
İstanbul’daki zehirlenme şüphesiyle gündeme gelen Böcek ailesinin acı tablosu büyüyor. Anne Çiğdem Böcek ve çocukları Kadir Muhammet (6) ile Masal (3), Afyonkarahisar Bolvadin’de aile mezarlığında yan yana toprağa verildi. Cenazede annenin ve küçük kızın mezar taşlarına sarılan gelin duvağı, törene katılanları derinden etkiledi. Olayla ilgili yürütülen soruşturmada 11 kişi gözaltında, Adli Tıp incelemeleri sürüyor.

Olayın kısa özeti
-
Ailenin İstanbul’daki rahatsızlanma ve hastaneye kaldırılma süreci, 12 Kasım gecesi başladığı yönünde haberler bulunuyor; aile önce Fatih’te bir otelde konakladı, daha sonra fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Bazı kaynaklar ailenin Ortaköy ve çevresinde sokak lezzetleri (midye vb.) tükettiklerini bildiriyor.
-
İlk günlerde anne ve iki çocuk hayatını kaybetti; baba Servet Böcek yoğun bakımda tedavi görüyordu. Olayın ardından yürütülen soruşturmada otel sahibi, yedikleri yerlerin işletmecileri ile ilaçlama şirketi çalışanlarının da aralarında olduğu yaklaşık 11 şüpheli gözaltına alındı. Adli Tıp Kurumu’nun ön raporları ve toksikolojik incelemeler devam ediyor.
Cenaze ve ailenin tepkileri
Cenaze namazı Bolvadin Müslümana Camisi’nde kılındı; Bolvadin Kaymakamı, yakınlar ve çok sayıda vatandaş törene katıldı. Anne ve çocukların mezarlarının yan yana açılması ve küçük kızın mezar taşına bağlanan gelin duvağı fotoğrafları, sosyal medyada ve yerel basında geniş yankı uyandırdı. Tören sonrası konuşan baba Servet’in dayısı Recep Yılmaz, yaşananları özetleyerek olayın aydınlatılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını istedi; Yılmaz, gecenin öyküsünü anlatırken aile fertlerinin ilk etapta ‘midye yedik’ dediklerini aktardı.
Soruşturmanın seyrine ilişkin bilgiler
Soruşturmayı yürüten birimler; otel, yemek yedikleri işletmeler ve ilaçlama uygulamalarına odaklanmış durumda. Polis ve adli birimler, otelde yapılan ilaçlamaya ilişkin iddiaları da değerlendiriyor; bazı haber kaynakları alüminyum fosfit gibi ilaçlama/zararlı madde ihtimallerinin değerlendirildiğini aktarıyor. Kesin ölüm nedeninin Adli Tıp’ın kapsamlı toksikolojik ve mikrobiyolojik incelemeleriyle belirleneceği yetkililerce tekrarlandı.
Aile ve kamuoyunun talepleri
Yakınlar, hem olayın kısa sürede aydınlatılmasını hem de ihmal veya kusur varsa sorumluların hesap vermesini talep ediyor. Bölge sakinleri ve esnaf ise soruşturma boyunca iş yerlerinin idari ve adli incelemelere tabi tutulduğunu söylüyor. Yetkililer, halk sağlığını ilgilendiren her iddiayı titizlikle araştırdıklarını bildirdi.
Gündem
Konya’da 16 yaşındaki oğul, tartıştığı babasını bıçaklayarak öldürdü
Konya’da 16 yaşındaki oğul, tartıştığı babasını bıçaklayarak öldürdü
Konya, 18 Kasım 2025 — 00:30
Yazar: FatihDoganMedya Haber MERKEZİ Okuma süresi: 2 dakika
Hızlı bakış: Konya Meram’da çıkan aile tartışması büyüdü; 16 yaşındaki S.G., mutfaktan aldığı bıçakla babası Ahmet G.’yi göğsünden bıçakladı. Ağır yaralanan baba hastanede yaşamını yitirdi. Şüpheli genç gözaltına alındı, soruşturma sürüyor.

Olayın ayrıntıları
Konya’nın Meram ilçesi Yenişehir Mahallesi’nde, müstakil bir evde bugün akşam saatlerinde baba ile oğlu arasında henüz belirlenemeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüşürken, iddiaya göre 16 yaşındaki S.G. mutfaktan aldığı bıçakla babası Ahmet G.’nin göğsüne saldırdı. Olayın bildirilmesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.
Hastaneye kaldırıldı, kurtarılamadı
İlk müdahalenin ardından ağır yaralanan Ahmet G., olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Meram Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanedeki müdahalelere rağmen Ahmet G. yaşamını yitirdi. Olayın ardından şüpheli S.G. polis ekipleri tarafından gözaltına alındı; soruşturma başlatıldı.
Emniyet ve adli süreç
Konya polisi, olay yerinde inceleme yaparken savcılık da olayla ilgili tahkikat başlattı. Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları ve tanık beyanlarının alınmasının ardından şüphelinin ifadesi ve olayın çıkış nedenine ilişkin ayrıntılar soruşturma çerçevesinde netleştirilecek. Yerel kaynaklar şu anda temel bilgileri aktarırken, yetkililer açıklama yapacağını bildirdi.
Komşuların ve mahalle sakinlerinin ifadeleri
Çevredeki bazı sakinler, aile içi tartışmanın uzun süre önce başlamış olabileceğine dair söylentiler olduğunu belirtse de, henüz doğrulanmış bir bilgi bulunmuyor. Mahalledeki bazı görgü tanıkları olay anında sağlık ve polis ekiplerinin kısa sürede müdahale ettiğini aktardı. Soruşturmanın ilerlemesiyle birlikte komşu ve tanık ifadeleri dosyaya eklenecek.
Neden önemli?
-
Olay, aile içi şiddetin sonuçlarını bir kez daha gözler önüne serdi; 16 yaşındaki failin bir yetişkini öldürmesi, hem adli hem sosyal açıdan soru işaretleri doğuruyor.
-
Olayda failin reşit olmaması, yargılama ve psikososyal müdahale süreçlerini farklılaştırabilir.
-
Toplumsal farkındalık ve önleyici çalışmaların önemini hatırlatıyor.
Son durum
Soruşturma devam ediyor. FatihDoganMedya Haber Merkezi olarak gelişmeleri takip edip, resmi açıklamalar ve adli süreçle ilgili doğrulanmış bilgiler geldikçe okuyucularımızla paylaşacağı
Gündem
Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, 18 Kasım 2025’te İsrail Mahkemesinde Yargılanacak
Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, 18 Kasım 2025’te İsrail Mahkemesinde Yargılanacak
Yazar: Fatih Doğan
Tarih & Saat (İstanbul): 18 Kasım 2025, 22:30
Okuma süresi: 1,5 dakika
Kudüs — Mescid-i Aksa’nın uzun yıllardır tanınan dini lideri ve Kudüs Yüksek İslam Heyeti Başkanı Şeyh İkrime Sabri, “kışkırtma” suçlamasıyla 18 Kasım 2025 Salı günü İsrail’e bağlı Kudüs Sulh Mahkemesi’nde yargılanacak. Savunma heyeti, Sabri’nin duruşmaya katılacağını bildirerek insan hakları örgütleri ve basın kuruluşlarını izleyici olarak davet etti.

Davanın temel iddiaları arasında, Sabri’nin Mescid-i Aksa’da verdiği hutbeler ile bazı kamuya açık açıklamalarının “kışkırtma” unsuru içerdiği öne sürülüyor. Savunma ekibi bu suçlamaları reddediyor; yapılan açıklamalarda davanın siyasi gerekçelerle başlatıldığı ve uluslararası hukuka aykırı olduğu vurgulandı.
Kısa özgeçmiş: Şeyh İkrime Sabri, yarım yüzyılı aşkın süredir Mescid-i Aksa’da hutbe veren bir isim olarak biliniyor ve Kudüs Yüksek İslam Heyeti başkanlığı görevini yürütüyor. Daha önce de İsrail makamları tarafından Mescid-i Aksa’ya giriş yasağı ve benzeri kısıtlamalarla gündeme gelmişti.
Kudüs’teki Filistin dini ve ulusal kurumları ile bazı bölgesel kuruluşlar, yargılama kararını “dini otoritelere yönelik baskı” şeklinde değerlendirdi. Savunma heyeti duruşmanın şeffaf olması için uluslararası izleyicileri çağırdı; insan hakları kuruluşlarının da süreci yakından takip etmesi bekleniyor.
İsrail yetkilileri tarafından iddianamenin tüm ayrıntıları resmi olarak paylaşılmadı; medya raporları suçlamaların bugün için “kışkırtma” ve kamu düzenini bozma iddiaları etrafında şekillendiğini aktarıyor. Hukuk uzmanları davanın hem hukuki hem politik sonuçlar doğurma potansiyeline dikkat çekiyor.
Fatihdoganmedya Notu: Bu haber, yerel ve uluslararası ilk rapor ve açıklamalara dayanmaktadır. Duruşma gelişmeleri ve resmi belgeler ulaştıkça haberimiz güncellenecektir.
-
Sağlık1 hafta önceBebek mamalarında botulizm tehlikesi — 13 bebek hastaneye kaldırıldı
-
Sağlık1 hafta önceMilyonlarca Kişinin “Ekmek Düşmanı” Olmasının Suçu Glüten Değil — Melbourne Üniversitesi’nden Çarpıcı Sonuçlar
-
Ekonomi1 hafta önceMilyonları ilgilendiriyor: Yıllık izinlerde yeni dönem başlayabilir
-
Spor1 hafta önceBeşiktaş’ın Antalya zaferi: Abraham, Djalo ve Jota’dan 3 gollü galibiyet!
-
Ekonomi1 hafta önceİzmir’de su krizi: Yer altı rezervleri de tükendi — “Tahtalı’da seviye tarihsel dipte”
-
Sağlık1 hafta önceİskoç bilim insanları Amazon’da “kuduz taşıyan vampir yarasalar” tehdidine karşı sahaya indi
-
Gündem2 gün önceKörfez’de dehşet: Eski eşini darbedip, ilişkisi olduğunu iddia ettiği arkadaşını cadde ortasında bıçaklayarak öldürdü — Şüpheli tutuklandı
-
Spor1 hafta önceSON DAKİKA — Eyüpspor Başkanı Murat Özkaya adliyeye sevk edildi
